A3 Haber

Çim, rock ve rap: İzmir Fuarı kapılarını 91’inci kez açarken tartışılan İHALE

Çim, rock ve rap: İzmir Fuarı kapılarını 91’inci kez açarken tartışılan İHALE

Çim, rock ve rap: İzmir Fuarı kapılarını 91’inci kez açarken tartışılan İHALE
Ağustos 24
07:43 2022

9 Eylül 2022.
İzmir’in emperyalist işgalden kurtuluşunun 100. yılı.
Bu yüzden çok önemli.
Bu önemi bilen İzmir Büyükşehir Belediyesi de 100. yıl için özel program yaptı.
Örneğin 100. yıl anısına görkemli bir anıt yapılacak.
Örneğin 100. Yıl Kurtuluş Müzesi yapılacak.
Örneğin 100. Yıl Marşı hazırlanacak.
Ve belki de en önemlisi 26 Ağustos 2022’de Afyon Kocatepe’den yola çıkılıp 9 Eylül’de Hükümet Konağı’nda bayrağın çekildiği ana kadar 14 günü birebir canlandırılacak.
Hatta bu yürüyüşe CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katılacak.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer 100. yıl kutlamaları için “Muhteşem bir 100. yıl başlıyor. İzmir’den bütün Türkiye’ye 100. yılda güçlü bir mesaj vereceğiz. Muazzam görkemli bir 100. yıl yapacağız. İzmir’in dağlarında çiçekler açtığını göreceksiniz” dedi.

İzmir’in emperyalist işgalden kurtuluşunun 100. yılı aynı zamanda İzmir Enternasyonal Fuarı’nın da 91. kez kapılarını açtığı günlere denk geliyor.
İzmir Fuarı da 2 Eylül’de başlayıp 11 Eylül’de sona erecek.
Kutlamalarda 9 Eylül günü Gündoğdu Meydanı’nda Tarkan Konseri de var.
Bir milyon dolar olduğu söylenen konserin maliyeti için bugüne kadar resmi bir açıklama yapılmadı.
Yapılırsa hepimizin bilgisi olur.

Bu tür “özel” günler/haftalar yapılan programlarda içime sindiremediğim şeyler var.
Örneğin bu kutlamalarda din, millet ve Atatürk üzerinden yürütülen ticaret.
Halkın ortak duyguları üzerinden “dağıtılan” rant.
Örneğin herkesin kendi “yandaş” şirketlerine aktardığı milyonlar.
Bu tür örnekler, halkın perdenin arkasını görmesini de engelliyor.
Bir konser furyasıyla birlikte kutlanması gerek “asıl” gerçeklik örtülüp sanki hoplayıp zıplamayla konunun “içeriği” boşaltılıyor.
Bütün bunları Tarkan konseri üzerinden yazmıyorum.
Dediğim gibi maliyeti de dahil pek çok detay hakkında en ufak bilgim yok.
Ancak bildiğim başka bir “detay” var ki okuyunca siz de hayrete düşeceksiniz.

İzmir’in kurtuluşu ile birlikte her yıl yapılan İzmir Fuarı’ndan söz ediyorum.
Artık “geçmiştekilere” benzemese de fuar İzmirlilerle birlikte Türkiye için de önemli bir etkinliktir.
Fuarın artık gelenek haline gelmiş organizasyonlarından biri de konserlerdir.
Hatta bunların içinde en etkilisi “Çim Konserleri” olarak bilinir.
Geçmişte gazinolarda halkın karşısına çıkan pek çok sanatçı, artık belediye ve fuar organizasyonu ile “ücretsiz” halkla buluşur.
Size bahsedeceğim konu da işte bu konserlerle ilgili.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin büyük ortağı olduğu İZFAŞ (İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri Tic. A.Ş.) 2022 yılı İzmir Enternasyonal Fuarı’nın “renkli” geçmesi için konserler başta olmak üzere pek çok etkinlik için harekete geçti.
Bunların içinde 2-11 Eylül tarihleri arasında 91. İzmir Enternasyonal Fuarı Çim Konserleri ve Rock and Rap Konserleri Organizasyon Hizmet Alımı da vardı.
Doğal olarak İZFAŞ böyle bir organizasyon için ihaleye çıktı.

4734 sayılı İhale Kanunu’nun 3-g maddesine göre ilan verilerek ihaleye çıkıldı.
Nedir 4734 sayılı kanunun 3-g maddesi?
“Bu madde kapsamında mal ve hizmet alımı için yapılacak olan ihale ilanında, ihale konusu alanda faaliyet gösteren ve idarece yeterliği tespit edilen adaylar ile görüşme yapılacağı belirtilir. Gerek ilan yapılan gerekse ilan yapılmayan hallerde, sadece İdarece yeterliği tespit edilenler ile görüşme yapılır.”
Aynen de böyle yapıldı.
Yeterli görülen firmalardan teklifler alındı.
İhalenin içeriğinde Hadise, Gülşen, Özcan Deniz, Bülent Ersoy, Çakal, Tuğba Yurt, Gökhan Tepe, Derya Uluğ, Kardeş Türküler, Haluk Levent, Köfn, Patron, Perdenin Ardındakiler, Sena Şener, Lil Zey, Pentagram, Can Gox, Anıl Piyancı ve Contra gibi sanatçı/grupların sahne ücretlerinin yanında yol, konaklama, yeme içme, ses, ışık, truss, reji, çelik sahne, led ekran, mojo bariyer, jeneratör, VIP tuvalet, normal tuvalet, kulis tefrişatı, ikramlar gibi kalemler bulunuyordu.

Böylesine büyük ve günlerce sürecek organizasyon için “yeterli” görünen firmalar da kendilerince hesap kitap yaparak İZFAŞ tarafından belirtilen 15 Ağustos saat 11.00’e kadar tekliflerini sundular.
Sunulan dosyalar İZFAŞ’ın ihale komisyonu tarafından açılarak incelendi.
Verilen teklifler şöyleydi:

  • Çizgim Ajans 6 milyon 975 bin lira.
  • Akord Organizasyon 8 milyon 65 bin lira.
  • Festival Yayın Yapım 8 milyon 74 bin lira.
  • Fakülte Organizasyon 10 milyon lira.

Yani en az fiyatı Çizgim Ajans vermişti.

18 Ağustos 2022’de Çizgim Ajans’ı önce telefonla arayan, ardından da yazı ile bilgilendiren İZFAŞ yetkilileri, ihaleyi kazandıklarını ve teminat mektubu ile birlikte gerekli evrakları da getirerek sözleşmeyi imzalamalarını istedi.
Firma yetkilileri de hızlıca bankaya gidip teminat mektubunu aldılar.
Bunun yanında 2 milyon liraya yakın kredi de çekerek organizasyonda ismi geçen sanatçıların kaporalarını (ön ödeme) gönderdiler.
Ardından da ellerindeki teminat mektubu ile sözleşmeyi imzalamak için İZFAŞ’ın yolunu tuttular.
Gittiler ama işler “umdukları” gibi değildi.
İZFAŞ yetkilileri, “program ve organizasyondaki değişiklik” gerekçesi ile ihalenin “iptal” edildiğini, elektronik posta yoluyla kendilerinin de arasında bulunduğu ilgili firmalara bilgi gönderdiklerini söylediler.
Çizgim Ajans yetkilileri ne yapacaklarını şaşırmıştı.
Kazandıkları söylenen ihale için yaptıkları harcamaların üzerine “bir bardak su için” demekten başka bir şey değildi bu.
Yaşanan tartışma sonucu değiştirmedi, ihale 18 Ağustos 2022 saat 17.50’de gönderilen elektronik posta ile “iptal” edildi.

İhale iptal edilmişti, peki ya organizasyon?
Elbette iptal edilmedi.
İZFAŞ yetkilileri, hızlıca yeni bir ihale açtılar.
Yeniden alınan teklif mektupları değerlendirmeye alındı.
18 Temmuz 2022’de iptal edilen birinci ihalenin ardından yapılan ikinci ihalenin sonuçları 20 Ağustos 2022 saat 12.24’te yine elektronik posta yoluyla taraflara bildirildi.
İşin ilginç tarafı şuydu:
İki gün içinde yeniden ihale yapan İZFAŞ, ikinci ihale için teklifleri elektronik posta yoluyla almıştı.
Böyle olunca da teklifler “zarf içinde” ve “bilinmez” değildi.
Bunun sakıncası şuydu:
Kimin kaç lira teklif verdiği elektronik postaların gelişlerindeki saat farkı nedeniyle diğer firmalara aktarılarak “rekabet” ortadan kalkmış olabilirdi.
Kimse umursamadı.
İZFAŞ yetkililerinin açıkladığı ikinci ihale sonucu şöyleydi:

  • Festival Organizasyon 7 milyon 170 bin lira.
  • Çizgim Ajans 7 milyon 332 bin lira.
  • Akord Organizasyon 8 milyon 250 bin lira.

Birincisi iptal edilen ihaleyi, bu kez kazanan Festival Organizasyon olmuştu.
Üstelik de ilk ihalede verilen en düşük rakamın 195 bin lira fazlasına.
Yani İZFAŞ’ın yani İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yani vatandaşın cebinden 195 bin lira daha fazla para çıkacak demekti bu.
Aynı zamanda “ücretsiz” denilen konserlerin maliyetinin aslında “halkın cebinden” nasıl çıktığının da ilginç örneğiydi bu ihale.
Bir başka dikkat çeken konu da ikinci ihale sonucunun katılan firmalara gönderildiği elektronik posta adresi.
Kadir Oruç.
Aslında Kadir Efe Oruç.
İZFAŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Daire Başkanı.
Tesadüf mü yoksa ekstra ilgi mi bilemedim?

Çizgim Ajans yetkilileri açıklanan sonuçlara itiraz etti.
İkinci ihale için elektronik posta yoluyla istenen tekliflerin İZFAŞ’a “geliş” saatlerinin kendilerine bildirilmesini istediler.
Elbette reddedildiler.
Firma yetkilileri de yasal haklarını kullanarak Kamu İhale Kurumu’na (KİK) itiraz ettiler.
Oradan gelecek yanıta göre de haklarını mahkemede arayacaklar.
Peki Çizgim Ajans’ın yaptığı başvuru KİK tarafından “kabul” edilip ikinci ihale de iptal edilirse ne olacak?
Ya da “bürokrasiye” takılabilecek itiraz için karar “geç” verilir ve iptal edilirse oluşan zararı kim ödeyecek?

İZFAŞ yetkililerine göre “program ve organizasyondaki değişiklik” gerekçesi ile “iptal” edilen ihalenin kafalardaki onca soruya rağmen tamamlandı.
İlkini 6 milyon 975 bin lira ile kazanan Çizim Ajans yerine ikincisini 7 milyon 170 bin lira ile kazanan Festival Organizasyon tercih edildi.
Peki kimdir “iptal” edilen ihaleyi kazanamayıp ikincisini kazanan Festival Organizasyon?

2 Mayıs 2011 sabahı İzmirliler “operasyon” haberi ile uyandı.
İzmir 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla polis, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZFAŞ da dahil 14 şirket ve birime baskın yaptı.
Aynı operasyon kapsamında ve aynı saatlerde Bayraklı ve Karabağlar Belediyeleri ile Aydın’ın Kuşadası Belediyesi’ne de polisler vardı.
Üst düzey belediye bürokratlarının yanı sıra bazı özel şirket yetkilileri de gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlardan bir kısmı tutuklandı.
22 Kasım 2011’de yeni bir operasyon yapıldı.
Sonuçta 130 kişi hakkında açılan dava 27 Şubat 2017’de “beraat” ile sonuçlandı.
İşte o operasyonlarda gözaltına alınıp tutuklananlardan biri de Mustafa Çakar’dı.
Çakar’a ait Festival Organizasyon, aynı davada “ihaleye fesat karıştırmak” ile suçlanıyordu.
Çakar’ın ilginç bir hikayesi var.
Organizasyon dünyası ile tanışması İzmir Fuarı’nda bulunan Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’ndaki gişede biletçilik ile başlıyor.
Ardından da yükselerek kendi organizasyon şirketini kuruyor.
Çakar tutuklandıktan sonra verdiği ilk ifadede, “1996 yılından bu yana İzmir ilinde biletli sanatçı organizasyon işini yaparım, halen devam ederim, işimizin zorluğundan dolayı sanatçıların bize karşı verdikleri bir değer vardır. Bize verilen bu değerden dolayı dışarıya göre bize verilen fiyatlar her zaman normalden daha düşüktür. Her zaman bu kaşe fiyatlarının çok çok altında fiyat alma yeteneğim vardır. Karabağlar Belediyesindeki Leman Sam, İzmir B.B. Emel Müftüoğlu, Sadık Gürbüz konserleri ile ilgili söylemiş olduğum sanatçılarla ilişkimden dolayı normalin altında fiyatta işleri alırım” dedi.
Mustafa Çakar da aynı davada yargılanan 130 kişi gibi “beraat” etti.

Bu yargılamadan sonra Mustafa Çakar ve Festival Organizasyon uzun süre İzmir’deki “organizasyon” ihalelerinde görülmedi.
Aziz Kocaoğlu yerine Tunç Soyer’in İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmesinin ardından Çakar’ı ve Festival Organizasyon yeniden sahneye çıktı.
Çakar ve şirketi 2020 ile 2022 arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere İZFAŞ ve ilçe belediyelerinden onlarca ihale aldı.
Serbest piyasa ekonomisi.
Koşulları yerine getirip kazanmış, alkışlamak gerekir.

Mustafa Çakar ve Festival Organizasyon son olarak İZFAŞ’ın açtığı Fuar Çim ve Rock and Rap Konserleri ihalesine de girdi.
Birincisini kaybetti ama ikincisini ilkinden 195 bin lira daha fazlasına kazandı.
Gerçekten de İZFAŞ’ın dediği gibi Fuar Çim ve Rock and Rap Konserleri ihalesi “program ve organizasyondaki değişiklik” gerekçesi ile mi iptal edildi?

İzmir’de son iki yıldır hızlanan radyo ve televizyon devirleri içinde Mustafa Çakar’ın “pozisyonu” ne?
Kim kimin parası ile “medya imparatorluğu” kurmaya çalışıyor.
Bu projenin 2023’de yapılacak ve muhtemelen sonrasında CHP’ye “yeni” genel başkan seçmek için kurgulanan senaryolar içindeki yeri ne?
Hedef CHP’nin içinde “sağlam” yer edinerek 2024 seçimlerinde adaylık garantisi mi?
Bilgisayar çantaları içinde kime milyar liralar gitti?
Eski bir CHP’li belediye başkanının bu devirlerdeki payı ne?
Ve her şeyden önemli bir isim.
Kim bu Muhasebeci Rafet?
Hepsi ve daha fazlasını sonraki yazıda/yazılarda anlatayım.

About Author

Serdar Öztürk

Serdar Öztürk

Related Articles

TÜM HABERLER