AKP iktidarının kendine yakın tarikatlar için sunduğu olanaklar her geçen gün artıyor. İktidara verdiği destekle bilinen Yazıcılar cemaatinin Hayrat Vakfı’ndan sonra, şimdi de aynı cemaatin Zekat Vakfı kurmasına izin verildi. Peki kimdir bu vakıf ve devletin sonsuz desteği ile neler yaptı?

İktidara geldiği 2002’den bu yana tarikat ve cemaatlere ait vakıf ve derneklerin kurulması, ekonomik olarak desteklenmesi ve devlet içinde örgütlenmesi için özel çaba harcayan AKP, Kültür Bakanlığı’na bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü eliyle yeni bir tarikat vakfının kurulmasına izin verdi. 

Nur cemaatinin Yazıcılar kolundan Hayrat Vakfı ile yardım derneğinin yöneticileri tarafından oluşturulan Zekat Vakfı, Resmi Gazete’de yayınlanan karar ile ete kemiğe büründü. Vakfın amacı, “Türkiye’de ve uluslararası alanda; İslam’ın şartlarından ve Müslümanlara farz olan zekât müessesesini yaygınlaştırmak ve Türkiye ve dünyada zekâtın doğru bir şekilde toplanması ve doğru alanlarda kullanılması için çalışmalar yapmak” olarak belirtildi.

Kim bu Yazıcılar?

Said Nursi’nin ölümünden sonra Nurcuların bir kesimi, cemaatin başına bir kişinin seçilmesini isterken, kimileri ise “Ağabeyler Konseyi”nin kurulmasını istiyordu. Ağabeyler konseyinin oluşturulması mümkün olmayınca, Said Nursi’nin son dönemlerinde en yakınında olanlardan Zübeyir Gündüzalp lider olarak belirlendi. Zübeyir Gündüzalp’in lider seçilmesi, cemaat içindeki tartışmaları bitirmedi. Said Nursi’nin sağlığında başlayan Yazıcılar-Okuyucular bölünmesi Gündüzalp’in seçilmesi ile açıkça ortaya çıktı.

Yazıcılar, Hüsrev Altınbaşak önderliğinde ayrı bir grup haline dönüştü. Altınbaşak’ın önderliğindeki grup, 1930 ve 1940’lı yıllarda, nur risalelerini bizzat el yazısıyla kaleme alarak çoğalma işini yaptıkları için Nurcular arasında “Yazıcılar” olarak adlandırıldılar. Zübeyir Gündüzalp liderliğinde Bekir Berk gibi isimlerin bulunduğu grup ise Said Nursi’nin eserlerini latin harfleriyle basıp dağıttıkları için de onlara “Okuyucular” denildi.

Kırkıncılar, Kirazlı Mescit Cemaati, başka grupların da oluştuğu Nur cemaatinde Yazıcılar, başta Ege Bölgesi olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında örgütlendiler.

Hüsrev Altınbaşak kimdir?

Hüsrev Altınbaşak

Nurcuların Yazıcılar kolu lideri Ahmet Hüsrev Altınbaşak 1899 yılında Isparta’da doğdu. Kurtuluş Savaşı’nda Batı Cephesi’nde bulundu. 1931 yılında sürgün olarak Isparta’ya gönderilmiş Said Nursi ile tanıştı. Risâle-i Nurların el yazılarıyla çoğaltılarak dağılması işini üstlenen katiplerinden biri oldu. 1935’de Eskişehir, 1944’de Denizli, 1948’de Afyon, 1960’da Isparta va 1971’de Eskişehir’de tutuklandı. Bursa, Bergama, İzmir Buca cezaevlerinde yedi yıl hapis yattı. 1977 yılında İstanbul’da Hayrat Vakfı’nı kurdu. 20 Ağustos 1977 tarihinde İstanbul’da öldü.

AKP iktidarında yükseldiler

Kurulduğu 1977 yılından sonra Risale-i Nur kitapları ve Kuran basımını kendine görev edinen Hayrat Vakfı, daha sonra faaliyet alanlarını genişletmeye ve AKP iktidarı ile büyümeye başladı.

Cemaat vakfına okullarda yardım toplama olanağı verildi

15 Temmuz başarısız darbe girişimi sonrasında iktidarın, yolunu tamamen açtığı Hayrat Vakfı’na, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda yardım toplama desteği bile verildi. Bakanlar Kurulu tarafından 2016’da kamu yararına dernek kabul edilen Hayrat Vakfı’nın okullarda yardım toplama talebi MEB tarafından dört günde kabul edildi.

Hayrat Vakfı ve Hayrat Derneği’nin tarafından hazırlanan projenin bütün okullara duyurmak için genelge yollayan Milli Eğitim Bakanlığı, vakfın gönüllü okul yöneticileri ve eğitimciler koordinasyonunda, gönüllü veliler ve öğrencilerle okullarda yardım kutusu, biletli organizasyon, kermes ve çeşitli etkinlikler adı altında ekonomik kaynak toplamasının da önünü açtı. Vakıf, 2012 yılında Millî Eğitim Bakanlığına bağlı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile imzaladığı protokole göre tüm Türkiye’deki halk eğitim merkezlerinde Osmanlı Türkçesi kursları düzenlemeye başladı.

Dil devrimine saldırıp Osmanlıca kursları düzenlediler

Bu kursların Dil Devrimi’ni değersizleştirdiği yönündeki eleştirilere rağmen AKP iktidarı Hayrat Vakfı ve derneğine desteğini sürdürdü. Hayrat Vakfı da Mart 2016’da patlak veren tarikat yurdunda tecavüz skandalında, Ensar Vakfı’na destek bildirisi yayımlayan 25 sivil toplum kuruluşu arasında yer aldı.
Şubat 2018’de, vakıf ile Millî Eğitim Bakanlığı arasında, vakfın; dini vakıf, okullarda yönetici, öğretmen ve öğrencilere yönelik seminer, panel, konferans, kurs ve tanıtım faaliyetleri gerçekleştirmesine yönelik bir protokol imzalandı.
Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü tarafından 22 Şubat 2018’de yapılan açıklamada, “Genel Müdürlüğümüze bağlı eğitim kurumlarında okutulan Osmanlı Türkçesi dersi ile değerler eğitimi konularında; farkındalık oluşturmak, önemini kavratmak, millî ve manevi değerlerimize katkı sağlamak amacıyla Genel Müdürlüğümüz ile Hayrat Vakfı arasında 19 Şubat 2018 tarihinde eğitimde iş birliği protokolü imzalanmıştır. Genel Müdürlüğümüzde gerçekleştirilen imza törenine Hayrat Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Said Yavuz ile vakıf üyeleri katılım sağlamıştır. İşbirliği protokolü kapsamında; Osmanlı Türkçesi dersinin tanıtımı, teşviki ve değerler eğitimi konularında yönetici, öğretmen ve öğrencilere yönelik seminer, panel, konferans, kurs ve tanıtım faaliyetleri gerçekleştirilecektir” denildi.

Okul bile tahsis edildi!

Milli Eğitim Bakanlığının desteğini sürdürdüğü Hayrat Vakfı’na seminer, panel, konferans, kurs ve tanıtım ve yardım toplama izinlerinin yanında bir de okul verildi. Cumhuriyet‘ten Seyhan Avşar‘ın haberine göre, 2017 yılında İstanbul Sultangazi’de bulunan Orgeneral Eşref Bitlis Ortaokulu, yaz döneminde Hayrat Vakfı’na tahsis edildi. Vakfın duyurusunu yaptığı Kuran kursu okul yaz tatiline girince açıldı. İki saat süren eğitimlere birinci sınıf öğrencileri de katılırken, kızlar ve erkekler ayrı sınıflara alındı.

Velilerden para topladılar 

Kurs devam ederken yöneticiler tarafından velilere gönderilen “Sayın veli, Hayrat Vakfı Kur’an kursumuz tamamen ücretsiz olarak hizmet vermektedir. Fakat okul idaresi hizmetli ücretini (2 bin 200 TL) kursumuzdan talep ettiğinden her öğrenci için yarın 20 TL göndermenizi rica ediyoruz” mesajı tepki çekerken, vakfın para toplamadaki cüretkarlığını da gözler önüne serdi.

İktidara tam destek, hep destek

AKP iktidarı tarafından Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere devlet kurumlarında örgütlenmelerine destek verilen Hayrat Vakfı ve onun bir kolu olarak kurulan Hayrat Yardım Derneği, kendisine destek verenlere her zaman sadık kaldı.

Referandumda “evet” propagandası yaptılar

16 Nisan 2017’de yazılı açıklama yapan vakıf, “Hayrat Vakfı olarak biz Risale-i Nur talebeleri, 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak referandumda Yeni ve Güçlü Türkiye’yi hedefleyen, tarihi ve kültürel yapımıza daha uygun bulduğumuz Cumhurbaşkanlığı Sistemini destekliyor ve aziz milletimizi, memleketimizin selametine vesile olacağına inandığımız bu sivil düzenlemeye EVET demeye davet ediyoruz” dedi.

İktidara desteği bununla da sınırlı kalmayan vakıf, 24 Haziran 2018 seçimleri öncesi, “Hayrat Vakfı camiası Nur Talebeleri olarak küresel güçlerin, dâhili ve harici şer odaklarının ittifak ederek top yekûn tüm değerlerimize hücum ettiği bir vakitte, yerli ve milli, milletin ve ümmetin kabul edilmiş bir duası olarak gördüğümüz Sayın Cumhurbaşkanımızın ve AK Parti’nin yanında durduğumuzu ilan ediyoruz” açıklamasını; Mart 2019’da yapılan yerel seçimler öncesinde de “Hayrat Vakfı Nur Talebeleri olarak küresel güçlerin, dahilî ve haricî şer odakların ittifak ederek her yönden hücum ettiği bir vakitte varlığını milletin bekasına feda eden Sayın Cumhurbaşkanımıza, AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na sahip çıkıyor ve destekliyoruz” açıklamasını yaptı.

TÜGVA yurtlarında kurs

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olduğu ve “Gençliğin Geleceği, Geleceğin Gençliği” sloganıyla 2014’te kurulan TÜGVA ile de sıkı işbirliği içinde olan Hayrat Vakfı, TÜGVA’nın kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra 26 Kasım 2015 tarihinde protokol imzaladı. 340 bini aşkın kayıtlı üyesi, 81 il, 404 ilçe temsilciliği ve 58 ‘Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu’ bulunan TÜGVA ile Hayrat Vakfı arasında imzalanan protokole göre, amaçların bazıları da şöyle belirlendi:

• TÜGVA ve Hayrat Vakfı işbirliği kapsamında; TÜGVA yurtlarındaki öğrencilerin kütüphaneler, arşivler ve diğer kurumlarda mevcut olan Osmanlıca eserleri okuyup anlaması için Osmanlı Türkçesi kursu ve semnerleri verilmesi.
  * TÜGVA yurtlarındaki öğrencilerin manevi eğitimlerine katkı sağlanması.
  * Kuran’ı Kerim okuma Tecvid, Kuran’ı Kerim tefsiri, Kuran’ı Kerim anlama ve yorumlama kursu ve seminerleri verilmesi.

Yardımlarda sınır yok

Vakfın bir kolu olarak kurulan Hayrat İnsani Yardım Derneği de, İçişleri Bakanlığının önerisiyle 2017’de yine Bakanlar Kurulu kararıyla “izin almadan yardım toplayabilen kuruluşlar” listesine eklendi.

2013 yılında kurulan vakıf ve dernek, devlet desteğinin ardından iktidarın yurtdışındaki politikasını destekleyen Türkiye dışına yardım kampanyaları düzenlemeye başladı. Afrika ve Suriye başta olmak üzere birçok ülkede çalışmaya başladı.

İKİNCİ BÖLÜMDE NELER VAR?

• Suriye’deki eğitimin taşeronu…
• İçişleri’nden 72 bin liralık destek…
• Almanya’da Erdoğan’a teşekkür…
• Ha Hayrat ha Zekat fark yok…
• Fikir kimin? Amaç ne?