Boğaziçi Üniversitesi Bilgiler Mühendisliği Bölümü Prof. Cem Say’ın aşı tartışmalarına ilişkin yazdığı yazının Odatv’de yayımlanmamasına dair konuşan aşı karşıtı Soner Yalçın, Say’la ilgili olarak “Lise düzeyinde makaleydi yazdığı oysa, ne cesareti arkadaş?” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi Bilgiler Mühendisliği Bölümü Prof. Cem Say’ın, geçen günlerde yazdığı aşıyı savunan yazı, Odatv tarafından yayımlanmamış, yazı Cumhuriyet gazetesinde yayımlanmıştı.

Say’ın aşılarla ilgili olan yazısı, aşı karşıtı yazı ve kitaplarıyla gündeme gelmesi nedeniyle Odatv’nin imtiyaz sahibi olan gazeteci Soner Yalçın’ın sansürüne uğramıştı.

Aynı zamanda Sözcü’de yazan Soner Yalçın, konu hakkında bugün “Bak şu kurnaza” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

“Herkesin ezbere bildiği paylaşımlar”

Yalçın’ın yazısının ilgili kısmı şu şekilde:

“Bu köşede aşı üzerinden kitabım hakkında kara propaganda yapan küresel ilaç şirketi GSK lobisini deşifre etmeye başladım…

Bu lobinin ‘kankası’ Cem Say’ın bir gün sonra Odatv’ye aşı yazısı göndermesi tesadüf mü? Kırk gündür sosyal medyada yazdıklarını-paylaştıklarını alt alta sıralayıp ‘makale’ adı altında Odatv’ye göndermesinin amacı ne? Odatv’nin özgün-ezber bozan yazılar yayınladığını bile bile, sosyal medyada herkesin ezbere bildiği paylaşımlarını neden bize yazıp gönderdi? Yayınlanmayacağını biliyordu.”

“Lise düzeyinde makaleydi”

“Hemen şunu yaptı:

Odatv’nin yazısını yayınlamadığını belirtip şu tweeti attı:

– ‘Sizce hangi yayın organı aşılarla ilgili yazımı yayınlama cesaretine sahip.’

Sanki ilaç şirketlerinin tekerine çomak soktu! Lise düzeyinde makaleydi yazdığı oysa, ne cesareti arkadaş?”

“BirGün’den Sabah gazetesine ‘sansürcü’ ilan ettiler”

“Cumhuriyet yazıyı yayınlama ‘cesareti’ gösterdi! Şu komik hale bakar mısınız? Yetmedi. Aynı yazı ‘Bilim ve Teknoloji’ dergisinde yer buldu. Ki Cem Say, asıl bu derginin yazarıydı! Odatv’ye iki yılda, iki yazı gönderen Cem Say, aşı yazısını neden köşesinde yayınlamadı? Belli: Lobinin amacı, beni ‘aşı karşıtı’ göstermekti. BirGün’den Sabah gazetesine beni ‘sansürcü’ ilan etmelerine şaşırmak gerekir mi? Ah şu vasat kurnazlık…””