Kurucuları, Nebahat Akkoç, Mustafa Akyol, İbrahim Betil, Ferhat Boratav, Üstün Ergüder, Memduh Hacıoğlu, Osman Kavala, Can Paker, Ayşe Soysal, Murat Sungar ve Binnaz Toprak.
Yönetim kurulunda yer alan isimler ise, Temel İskit, Ferhat Boratav, Üstün Ergüder, Osman Kavala ve Murat Sungar.
Kimden söz ediyorum?
Açık Toplum Vakfı’ndan.
Faaliyetleri 2001’de Açık Toplum Enstitüsü’nün kuruluşuyla başladı.
Açık Toplum Vakfı 2008 yılında kuruldu.
Asıl kurucusu Macar asıllı ABD’li iş adamı George Soros
En çok da AKP ve Erdoğan ile araları iyiydi.
Eski TBMM Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve AKP’nin önemli isimlerinden Bülent Arınç’ın deyimi ile, “O zaman baş tacı ettikleri” sivil toplum kuruluşu.
Yani bir bakıma beraber yürüdükleri arkadaşları.
Hep AKP destekçisi oldular.
Anayasa değişikliği, referandum zamanları televizyon televizyon gezip milleti evet vermeye çağırdılar.
O dönem ki isimleri yetmez ama evetçilerdi.
George Soros Sabancı Üniversitesi’nde verdiği konferansta “Türkiye’nin ihraç etmesi gereken şey ordusudur” bile dedi.
Ondan sonra Ergenekon, Balyoz operasyonları başladı.
Toplum bugün hangi demokratik sıkıntıyı çekiyorsa, çorbaya kattıkları tuz sayesindedir.
Demokrasi savunurken, faşizme doğru kayışımızın mimarlarıdır kendileri.
Yetmişten fazla ülkede faaliyet gösteren vakıfın 2017 yılındaki toplam bütçesi 940,7 milyon dolar.
Türkiye’de 86 projeye 7 milyon ABD doları destek verdiler.
2008-13 yılları arasındaki 5 yıllık dönemi kapsayan faaliyet raporunda denetici İshak Alaton, kaynaklarının çok büyük ölçüde Soros’tan geldiği belirtti.

Sonra ne olduysa araları bozuldu iktidarla.
Özellikle gezi direnişi sonrasında AKP’nin de Erdoğan’ın da hedefi oldular.
Bir zamanların pek muteber isimleri iktidarın hedefindeydi artık.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, en son olarak halen tutuklu bulunan iş insanı, Açık Toplum Vakfı kurucusu ve yönetim kurulu üyesi Osman Kavala’ya atıfta bulunarak, “Gezi olaylarında teröristlerin finans kaynağı olan bir kişi şu anda içeride. Onun arkasında meşhur Macar Yahudisi Soros var” ifadesini kullandı.
Vakıf da üzerindeki baskıyı kaldıramayarak Türkiye’deki faaliyetlerine son vereceğini 26 Kasım 2018’de duyurdu.
Yaptıkları açıklamada, “Bugün geldiğimiz noktada, Açık Toplum Vakfı Yönetim Kurulu, vakıf Senedi’nin 16. maddesi uyarınca, mütevelli heyetine, vakfın tüm faaliyetlerini sonlandırmayı teklif etmiştir. Mütevelli heyeti de son günlerde vakıf hakkındaki asılsız iddia ve ölçüsüz spekülasyonların yoğunlaşmasının, vakfın faaliyetlerini sürdürmeyi imkânsız kıldığı düşüncesiyle, bu teklifi onaylamıştır” denildi.
Aslında bu bir kılıf.
Çünkü ilk kurulduğu yer Macaristan da dahil ona yakın ülkede soruşturma altında.
Çoğundan da yırtacak durumda değil.

Neyse, başa dönelim.
2018’deki yönetim kurulunun tavsiyesi gerçekleşti.
Açık Toplum Vakfı, İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 18 Şubat 2020 tarihinde kesinleşen 12 Aralık 2019 tarih ve 2018/577 esas, 2019/505 kararına göre dağıldı.
Türk siyasi tarihinin tozlu raflarında yerlerini aldılar.

Bir daha dönmezler, dönüp de liberaliz, demokratız diye diye başımıza yeni padişahlar musallat etmezler inşallah…