Site icon A3 Haber

Meryemana Tabiat Parkı’nın sit kapsamından çıkarılması yargıya taşınıyor

Meryemana Tabiat Parkı’nı da kapsayan alanda yapılan değişiklikle bu bölgenin bir bölümü tamamen doğal sit dışında kalmasının ardından Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi harekete geçti. Şehir Plancılar Odası İzmir Şubesi’nden yapılan açıklamada Selçuk’ta eşsiz tarihi ve doğal alanlarda yapılaşmanın önünü açan tüm Sit değişikliklerine karşı yargı yoluna gideceklerini açıkladı.

Selçuk’ta 12’inci Grup Doğal Sit alanlarının koruma statülerinin değiştirilmesinden Meryemana Tabiat Parkı’nın da etkilendiği ortaya çıkmıştı. Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi söz konusu planlara karşı yargı yoluna gideceklerini açıkladı. Sit statüsü değişikliklerinin, kamu yararına, koruma mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Uygulanması halinde ileride doğada telafisi mümkün olmayan yıkımlara neden olacağını dikkate alınarak, TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi olarak söz konusu işlemi yargıya taşıyacağımızı belirtiyor ve başta Selçuk halkı olmak üzere tüm halkımızı ve ilgili kurumları sürece dahil olmaya davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Egeligazete’de yer alan habere göre, konuyla ilgili bir rapor hazırlayan Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, “Bölgede bulunan bir başka koruma statüsüne sahip alan olan “Meryemana Tabiat Parkı”nı kapsayan alanda yapılan değişiklikle bu bölgenin bir bölümünün tamamen doğal sit dışına çıkarıldığı, büyük bölümünde ise daha önce 1.Derece Doğal Sit Alanı statüsünde olan bölgelerin ‘nitelikli doğal koruma alanı’ olarak belirlendiği görülmüştür” tespitlerinde bulundu.

Hukuka aykırı

Korunan alanların tespit-tescil ve yeniden irdelenmesi konusunda hazırlanan mevzuat hükümlerinde, kesin korunacak hassas alanlar için belirlenmiş koruma kriterlerinin bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Büyük bir bölümünü taşıdığı bilimsel çalışmalarla ortaya konulmuş olan doğal habitatı, farklı koruma statüleriyle parçalayarak değerlendiren ve koruma derecesi değiştirilen doğa parçalarının telafisi mümkün olmayacak şekilde tahribata açık ve savunmasız hale gelmesine yol açan bu durum; hukuka, mevzuata, bilime, kamu yararına, koruma esaslarına açık bir şekilde aykırıdır. Koruma statülerini değiştirerek bütüncül koruma yaklaşımını ve geçmişte belirlenmiş süreklilik arz eden koruma statülerini ortadan kaldırmak, yasal boşluklar ve mevzuat eksiklikleri yaratarak karar verici olarak tarif edilen Bakanlık aracılığı ile milyonlarca hektar koruma alanında çeşitli yatırımlar yapılmasının önünü açmak; özellikle dünya genelinde iklim değişikliğinden kaynaklı bir ekolojik hassasiyet süreci yaşanırken, gelecek kuşakların, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını tehlikeye atmak olacaktır” tespitleri yapıldı.

Bilimsel gerekçelerle temellendirilmeli

Doğal sit alanlarının yeniden irdelenmesi çalışmalarının; sermayenin talep ve beklentilerine göre değil de, bilimsel gerekçelere temellendirilerek yapıldığı zaman doğru ve kamuoyunun üzerinde uzlaşabileceği sonuçlar yaratabileceğine dikkat çekilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:

“Parsel ölçeğinde ya da bütünlükten uzak bir şekilde yapılan değerlendirmeler, doğal alanların etkili bir biçimde korunması/yönetilmesi bir yana, hızlı bir biçimde yok olmasına neden olmaktadır. Kültür Bakanlığı döneminde tescil edilen ve büyük bir bölümü bütüncül irdelemelere dayanılarak yapılan doğal sit alanı tescillerinin sorunlu yönlerinin olduğu kabul edilmekle birlikte, bu sorunların çözümü için izlenmesi gereken yol ilgili bilimsel uzmanlık alanlarının katılımıyla gerçekleştirilecek olan analiz ve araştırma süreçlerinin izlenmesi olmalıdır. Söz konusu sit alanlarının yeniden değerlendirilmesi sürecinde, bu sorunların bütüncül ve bilimsel yaklaşımla, şeffaf bir yol izlenerek çözülmesi bu alanların korunabilmesi için temel bir zorunluluktur.”

Şehir Plancıları Odasının İzmir Şubesinin raporunda Selçuk’ta Sit dereceleri değişikliklerinin nelere yol açtığı şöyle açıklandı:

Exit mobile version