A3 Haber

Beş soruda Beyrut patlaması: Nasıl yaşandı, süreç nasıl gelişti, sorumlusu kim, bundan sonra ne olacak?

Beş soruda Beyrut patlaması: Nasıl yaşandı, süreç nasıl gelişti, sorumlusu kim, bundan sonra ne olacak?

Beş soruda Beyrut patlaması: Nasıl yaşandı, süreç nasıl gelişti, sorumlusu kim, bundan sonra ne olacak?
Ağustos 06
10:48 2020

Beyrut’ta en az 135 kişinin yaşamını yitirdiği, 5 bin kişinin yaralandığı patlama tartışılmaya devam ediyor. Patlamaya giden süreçse ihmallerle dolu.

A3 Dış Haberler | Beyrut’ta yaşanan amonyum nitrat patlaması ardından en az 135 kişi yaşamın yitirdi, 5 bin kişiyse yaralandı.

Patlamanın kaynağına dair çıkan “saldırı” iddiaları aksine, olayın devasa bir ihmaller zinciri sonucu altı yıldır kentin ortasında saklanan 2 bin 750 ton amonyum nitrat nedeniyle yaşandığı anlaşıldı.

Peki bu patlama nasıl gerçekleşti? İhmaller nasıl yaşandı?

1. Patlayıcılar neden limanda depolanıyordu?

Patlamanın ardından İsrail saldırısı iddiaları ortaya atılsa da, kısa süre içerisinde olayın aslının güvensiz şekilde kentin ortasında saklanan patlayıcılardan kaynaklandığı anlaşıldı. Peki bu miktarda patlayıcı neden limanda tutuluyordu?

Lübnanlı yetkililerin açıklamalarına göre 2014 yılında bir Moldova gemisinin yüksek miktarda patlayıcı taşıdığı tespit edildi ve bu patlayıcılara el kondu. El konan patlayıcılar liman otoriteleri tarafından saklanmaya başlandı.

Bu süreç içerisinde Lübnan liman otoriteleri altı kez mahkemeye giderek patlayıcılar için “bir şey yapılmasını” talep etti, öneriler arasında patlayıcıların ülke dışına satılması, Lübnan ordusuna verilmesi ya da özel şirketlere satılması yer alıyordu. Ancak mahkeme bu taleplere olumlu yanıt vermeyerek patlayıcıların limanda kalmasına neden oldu.

2. Patlamanın sorumlusu kim?

Lübnan Başbakanı Hasan Diyab, patlamanın ardından yaptığı açıklamada amonyum nitratın 2014 yılından beri “güvensiz şekilde” saklandığını kabul etti.

Lübnan İçişleri Bakanı Muhammed Fehmi’yse,  Lübnan halkının bu miktarda patlayıcının neden limanda tutulduğunu sorması gerektiğini belirterek, sorumlu olarak liman otoritesini gösterdi. İçişleri Bakanı’nın iddiasına karşın liman otoritesi 27 Haziran 2014, 5 Aralık 2014, 6 Mayıs 2015, 20 Mayıs 2016, 13 Ekim 2016 ve 27 Ekim 2017’de yaptığı çağrılarla patlayıcının limandan çıkartılmasını istemişti.

Ekonomik kriz ve siyasi sorunlarla çalkalanan Lübnan’da yetkililerin sorumluluktan kaçarak birbirlerini suçlaması, kimsenin adım atmaya çalışmaması Lübnan’da bürokrasinin ne derece çürüdüğünü gösteriyor.

Beyrut patlaması Lübnan’da siyasi ayrışmayı ve sistemin ne derece işlemediğini bir kez daha gösterdi. Farklı taraflar birbirlerine istifa çağrısı yaparken, patlamanın sorumlusunun “sistemin tümü” olduğu söylenebilir.

3. Patlamanın yarattığı hasar ne boyutta?

Kaynak sırasında başlayan ilk yangının ardından ilk patlama Beyrut yerel saatiyle 18.00’de yaşandı. Havai fişek benzeri ilk patlamanın ardından ikinci ve çok daha büyük patlama 18.08’de oldu.

Beyrut’un tamamını sarsan bu patlama İsrail ve Kıbrıs’tan bile hissedildi. 135 can kaybı ve 5 bin yaralının yanı sıra, yüz binlerce insan evini terk etmek zorunda kaldı.

Patlamanın 120 metre çapında bir krater yarattığı, 10 kilometre mesafeye kadar evlerin etkilendiği ve toplamda 300 bin kişinin patlama nedeniyle evsiz kalabileceği açıklandı.

4. Patlamanın ekonomik etkileri ne olacak?

Zaten ekonomik olarak krizde olan Lübnan’da patlama sonucunda kentin tahıl ve buğday stokları neredeyse tamamen yok oldu.

Ülkenin bir aylık tahıl stoku kaldığı açıklanırken, ekonomik zararın en az 10 milyar dolar olacağı söyleniyor. Kentteki otellerin liman bölgesinde bulunduğu ve otellerin yüzde 90’ının hasar gördüğü aktarılıyor.

Kentteki üç hastane tamamen yok olurken, iki hastane de ağır hasar aldı. Patlamanın ardından hastaneye giden pek çok kişi, hastanelerin gördüğü hasar nedeniyle tedavi için kabul edilemedi.

Kentin en büyük hastanelerinden Saint George hastanesi tamamen yok olurken, ülkenin aşılarının ve ilaçlarının tutulduğu Karantina deposu da büyük zarar gördü. Lübnanlı sağlık çalışanları yüz binlerce doz ilacın yok olmuş olabileceğini aktarıyor.

5. Patlama sonrasında ne olacak?

Lübnan içinde büyük tepkiye neden olan patlamanın ardından hükümete büyük siyasi tepki doğarken, ülkedeki yolsuzluklar ve sistemsel bozukluklar bir kez daha tartışmaların merkezine geldi.

Koronavirüs salgını ve ekonomik kriz sırasında yaşanan patlamanın ülkede yaratacağı uzun dönemli sorunların, Beyrut limanının ülke ekonomisindeki rolü nedeniyle de artacağı öngörülüyor.

İsrail’in de aralarında bulunduğu pek çok ülke Lübnan’a uluslararası yardım teklif etti. Ancak bu yardımların ölçeği patlamanın hasarına oranla çok sınırlı.

Lübnan’da kapsamlı bir siyasal değişiklik için çağrılar çöp protestolarından itibaren gündemde olsa da, hala geniş halk desteği toplayabilecek gerçek bir siyasal alternatif kendisini gösterebilmiş değil.

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER