Lübnanlı güvenlik yetkililerinin geçen ay cumhurbaşkanı ve başbakanı, Beyrut Limanı’nda depolanan 2 bin 750 ton amonyum nitratın bir güvenlik riski oluşturduğu ve patlaması halinde başkenti yok edebileceği konusunda uyardığı ortaya çıktı.

Lübnan tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak kayda geçen ve hükümetin istifasını getiren patlamayla ilgili yeni detaylar gün yüzüne çıkıyor.

Reuters haber ajansının elde ettiği dokümanlara göre, güvenlik yetkilileri, patlamaya neden olan ve Beyrut Limanı’nda altı yıldır güvenli olmayan bir şekilde depolanan 2 bin 750 ton amonyum nitrat konusunda cumhurbaşkanı ve başbakanı geçen ay uyardı.

Devlet Güvenlik Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan rapor, 20 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Mişel Aun ve Başbakan Hasan Diab’a özel bir notla birlikte sunuldu.

“Beyrut’u yok edebileceği konusunda uyardım”

Mektubun içeriğine bizzat ulaşamayan Reuters’a göre, üst düzey bir güvenlik yetkilisi, raporun ‘ocak ayında başlatılan ve kimyasalların derhal güvence altına alınması gereken bir adli soruşturmanın bulgularını özetlediğini’ söyledi. Yetkili, “Soruşturmasının sonundan Savcı Hasan Oweidat nihai bir rapor hazırlayarak yetkililere gönderdi” dedi.

Mektubun yazılma sürecine dahil olan ancak adını vermek istemeyen yetkili, “Bu malzemeyle (amonyum nitrat) ilgili bir tehlike vardı, çalınması halinde bir terörist saldırıda kullanılabilirdi. Patlaması halinde bunun Beyrut’u yok edebileceği konusunda onları uyardım” dedi.

Protestoları büyütebilir

Reuters, yetkilinin açıklamalarını henüz doğrulatamadıklarını vurgularken, taraflardan da bir açıklama yapılmadığını belirtti. Ancak doğrulanması halinde, ihmalkar tutumu nedeniyle patlamadan sorumlu tutulan ve yolsuzluk nedeniyle çok eleştirilen hükümete yönelik kamuoyu tepkisinin daha da büyümesi bekleniyor.

Patlama sonrasında gerçekleşen hükümet karşıtı protestoların ardından dün Başbakan Hasan Diyab hükümetin istifasını sundu.

‘Lübnan’ın Hiroşiması’ olarak anılan patlamada en az 163 kişi yaşamını yitirdi, 6 binden fazla kişi yaralandı. Patlama nedeniyle Beyrut’un önemli bir bölümü adeta savaş alanına dönerken, hükümet binalarının da arasında olduğu en az 6 bin bina yerle bir oldu.