İstanbul İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi 11 Eylül Cuma günü saat 18.00’de Vali Yardımcısı Niyazi Erten başkanlığında olağanüstü toplandı ve şu kararları aldı:

“Gelinen aşamada başta fiziki mesafe kuralı olmak üzere alınan tedbirlere yeterince riayet edilmemesinin hastalığın yayılım hızını artırması ve toplum sağlığını riske atması nedeniyle;
1- Kültür ve Turizm Bakanlığı ve/veya İstanbul Valiliği Günübirlik Deniz Turizmi Kurulunca belgelendirilen ve deniz turizmi hizmetinde gezi, spor, eğlence amaçlı olarak faaliyet gösteren deniz turizm araçlarında, gezi, tur ve restoran teknelerinde, ticari yatlarda, Şehir Hatları işletmesi, Turyol,
Dentur, Avrasya, Mavi Marmara vb işleticiler tarafından gezi, spor, eğlence amaçlı olarak deniz turizmi hizmetinde faaliyet gösteren deniz turizm araçlarında; düğün, nikah, sünnet düğünü, kına gecesi, nişan vb. etkinliklere hiçbir surette kesinlikle müsaade edilmeyecektir.
2- Açık alanlarda yapılacak; konser, gösteri, festival vb. etkinliklere 12.09.2020 tarihinden itibaren hiçbir surette kesinlikle müsaade edilmeyecektir.”

* * *

Fakat ne olduysa oldu, aynı kurul, aynı gün saat 22.00’de tekrar toplandı ve bu kez şu kararı aldı:
“İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisinin 11.09.2020 tarihli ve 89 No.lu kararının uygulanmaya başlama tarihinin 14.09.2020 pazartesi günü saat 08.00 olarak değiştirilmesi,
Kararı alınmıştır.”

* * *

Fakat ne olduysa oldu, İstanbul Valiliği’ne bağlı İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi’nin kararı, İstanbul Valiliği tarafından değiştirilerek açıklandı:

Görüldüğü gibi, Hıfzıssıhha Meclisi ilk kararındaki gün ve saati ertelerken “1’inci veya 2’nci madde” demiyor.
Uygulamayı toptan erteliyor.
Nedense Valilik, kararı resen bozuyor, açıklamasında sadece 2’nci maddeyi konu ediyor.
Tuhaf.
Hafta sonunda zirveyi harekete geçirip, gecenin bir vakti karar değiştirtecek kadar “etkili” bir etkinlik mi vardı, ne?
Fakat asıl önemlisi…
Hıfzıssıhha Meclisi’nin kararları yapboz edilebiliyorsa, o meclise ne gerek var; değil mi yani?