Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden biri olan Marmara Üniversitesi ‘’Külliye’’ oluyor. Çalışmalar bazı fakültelerde “Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi”ne dönüşmek üzere devam ediyor. Eylem çağrısı yapan öğrenciler, üniversiteleri için imza kampanyaları düzenliyor, dayanışma forumları kuruyor.

Geçtiğimiz sene Marmara Üniversitesi Maltepe Kampüsü’nde “Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi Temel Atma Töreni” gerçekleştirilmişti. Başta AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere birçok üst düzey yetkilinin katıldığı temel atma töreninde, bunun bir dönüm noktası olduğu, dağılmış üniversitenin tek bir noktada birleştirilmesinin faydalı olacağı söylendi.

Erdoğan, yapılmakta olan Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi için, “Bu çok büyük bir anlam, büyük bir güç katacaktır. Mimarisiyle tarihimize, kültürümüze, medeniyetimize yakışır bir eser olacaktır.’ ifadelerini kullanmıştı.

KRT’den Melis Önderoğlu’nun haberine göre, Çalışmalar planlandığı gibi giderse 2021 yılının nisan ayında inşaat tamamlanacak. O tarihten itibaren ise fakülteler yavaşça ‘Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi’ne doğru taşınacak.

“Sessiz kalmayacağız”

Bilim yuvası olan üniversiteleri için mücadele eden öğrenciler, ”Üniversiteler Külliye Olamaz” diyerek seslerini duyurmaya çalışıyor.

Dört koldan okullarının külliye olmaması için çabalayan öğrenciler hem dayanışma forumları kuruyor hem de imza kampanyaları düzenliyor, ‘‘Külliye yapılmak istenen üniversitemizde sessiz kalmıyoruz. Marmara Üniversitesi öğrencilerini külliyeye ve öğrenci düşmanı uygulamalara karşı mücadele etmek için Marmara Dayanışması Forumlarına çağırıyoruz’‘ diyorlar.

Konuyu, Marmara Üniversitesi Dayanışma Platformu Yürütme Kurulu’ndan Fırat Çağdaş ile konuştuk. Okullarının Külliyeye dönüşecek olmasından dolayı öğrencilerin oldukça tepkili olduklarını söyledi.

• “Süreci şöyle özetleyebiliriz; Kenan Evren Kışlası, Marmara Üniversitesi’ne yeni bir kampüs inşası için tahsis edildi. Fakat burada kampüs dediğime bakmayın, AKP iktidarının üniversitelere bakışının açığa çıktığı, tek bir örnekte somutlaşmış hali olarak buraya Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi ismi verildi. İlk etapta Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi 2021 yılında tamamlanan binalara geçecek. Rektörlüğün yaptığı açıklamaya göre ise, kampüsün açılış tarihi 29 Mayıs 2023. Tabii ki taşınan tek fakülte Teknoloji Fakültesi olmayacak. Bu ‘’proje’’, bu üniversitelere bir saldırı niteliği taşıyor aslında. Marmara Üniversitesi’nin tüm kampüslerini tek bir yerleşkede toplama amacı güdülüyor. Tabii biz bu külliye kavramına baktığımızda sadece gerici bir bakış açısı görmüyoruz ayrıca Göztepe Kampüsü gibi inşaat patronlarının kâr duygularını kabartan bir yerleşkenin de tasfiye edilip ranta kurban edileceğini görüyoruz. Keza İşletme Fakültesi ve İletişim Fakültesi’nin eski kampüsleri bu kaderi paylaştı geçmişte. Tüm bu taşınma sürecine ek olarak, bugün tüm üniversitelerde yapılmak istenen dönüşümün bir boyutunda da ‘’Kampüsleri şehirlerin uç noktalarına taşıma’’ gayesinin olduğunu görüyoruz. İstanbul Üniversitesi’nin bir bölümünün Hadımköy’e taşınması da buna yansıyan başka bir örnek. Yine rektörün açıklamasına ve yandaş inşaat patronlarına iki defa ihale edilerek verilen projeye göre, burada Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden hareketle fakülteler inşaat edileceği söylendi. Külliye’nin sözlük ve tarihsel anlamı, kısaca cami çevresinde toplanan yapıları ifade ediyor. Bu bakış açısı, bizim üniversitelerde kabul edemeyeceğimiz, aydınlanma mirasına ve üniversite fikrine ters bir anlayışı temsil ediyor.’’

Öğrencilerin tepkisi ne yönde?

• ‘’Öğrenciler rektörlüğün ‘’Yeni yerleşkede neler görmek istersiniz?’’ temalı anketine katılım dahi sağlamadı. Hem bu açıdan hem de çevremize baktığımızda arkadaşlarımızın bu taşınma ve ‘’külliye’’ adlandırmasına şiddetle karşı çıktığını görüyoruz. Gerek sosyal medyada gerekse üniversite sıralarında büyük bir tepki birikmiş durumda.
• Biliyorsunuz ki Haydarpaşa’da Hukuk Fakültesi bulunmaktaydı fakat burası yine AKP iktidarının siyasi hamlelerine kurban giderek Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne verildi ve Göztepe Kampüsü’ne hesapsızca yeni fakülteler inşa edildi. Daha bu fakültelerin taşınmasının üzerinden bir yıl gibi bir süre dahi geçmemişken, bu fakültelerde sıvalar kurumamışken öğrencilerin 2023 yılında yeniden taşınacağı bildirildi. O zaman öğrencilerin akıllarında şu soru yatıyor, sormak istiyoruz. Bu yeni ve hacimli binalar birkaç senelik bir süreyi geçiştirmek için mi yapıldı?’’

Tüm fakültelerin bir arada toplanması söz konusu. Ana kampüs bile bu denli kalabalıkken fakültelerin bir arada toplanmış hali birçok sorunu da beraberinde getirir mi? 

• ’Muhakkak getirir ve getiriyor. Şehir Üniversitesi yine AKP ve Davutoğlu arasındaki hesaplaşmanın kurbanı olarak Marmara Üniversitesi’ne dahil edildi. Bu bile şu an hem öğrenci kapasitesi hem de yeni gelen ve var olan öğrenciler arasında büyük sorunlar oluşturdu. Yani ortada anlayacağınız büyük bir hesapsızlık ve yönetememe durumu var.
• Son olarak biz, 25 Ekim Pazar günü, Külliye saldırısına karşı mücadele etmek ve yol haritamızı belirlemek adına bir forum çağrısı yaptık. Maltepe Nazım Hikmet Kültürevi’nde koronavirüs önlemlerini göz önüne almak üzere toplanacağız. Halkımıza ve öğrencilerimize ‘’Marmara Dayanışması’’na katılmaları için ve okulumuzun külliye olmaması adına mücadele etmeleri için dayanışmaya davet ediyorum.’’

Marmara Üniversitesi Dayanışma Platformu öğrencilerinden çaprı: Külliye değil kampüs!

”AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isminin, üniversitemizin kampüsüne verilmesini kabul etmiyoruz. Ayrıca “külliye” adlandırmasının altında yatan yeni osmanlıcı ideolojik yaklaşımı reddediyoruz.

Üniversitelerin AKP’nin kurduğu yeni rejim çerçevesinde şekillenmesine tam gaz devam edilmektedir. Kampüsler şehirlerden uzaklara götürülmekte, kampüslerin yerleri piyasacı bir iktidar anlayışının gereği olarak ranta açılmaktadır. Müfredatlar, akademik çalışmalar ve üniversitedeki uygulamalar dinsel referanslarla şekillendirilmektedir. Bilimsel kuramlara saldırılar her alanda devam ederken ilerici, yurtsever akademisyenler KHK torbasına doldurularak ihraç edilmiştir. Tüm bunların yerine yüksekokul bile denmeyecek bir medreseleşme garabeti ortaya çıkmıştır. Bu garabet de ‘’külliye’’ adlandırılmasıyla ilan edilmiştir.

İletişim, Hukuk, İşletme fakültelerinin taşınması rezaleti halen ortada durmaktadır. Biz öğrencileri hiç şaşırtmayarak yandaş inşaat şirketlerine 2 defa ihale edilerek verilen projenin bitiş tarihi 29 Mayıs 2023 yılı olarak gösterilmektedir.

Üniversiteler külliye olamaz, üniversite mezunu olduğu tartışma konusu olan Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi bu kampüslere konulamaz!

Tüm öğrenci arkadaşlarımızı, öğrenci düşmanı uygulamalara karşı mücadeleye ve dayanışmaya çağırıyoruz.

• Külliye yerine yerleşke ya da kampüs sözcüğü kullanılmalıdır.
• Kampüslere bilim ve kalkınmaya katkı vermiş, tartışmadan uzak kişilerin isimleri verilmelidir.
• Yeni yapılacak kampüs yerine sosyal imkanlar ve kütüphane geliştirilmelidir.”

Ne olmuştu?

Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi temel atma töreni geçtiğimiz sene 29 Kasım günü, Maltepe Başıbüyük’te gerçekleştirilmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hulusi Akar, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. M. Muharrem Kasapoğlu, Binali Yıldırım, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar gibi çok sayıda üst düzey bürokrat ve yetkili katılmıştı.

Törende Marmara Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Erol Özvar, Recep Tayyip Erdoğan Külliyesinin 136 yıllık üniversite tarihi açısından büyük bir dönüm noktası olduğunu, bu arazi üzerinde, üniversitenin İstanbul’un çeşitli ilçelerine dağılmış birimlerini tek bir çatı altında toplamanın mümkün olacağını belirtmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise ”İnşallah bu üniversitemiz yanında ilkokul, ortaokul, lisesiyle birlikte çok daha anlamlı hale gelecektir. Bunu özellikle de tercih ettik, zira bu çevrede üniversitemiz için bir mütemmim cüz diyebileceğimiz ilkokul, orta, lise bu yok. Ama şimdi üniversitemizle birlikte ilkokul, ortaokul ve lisenin de burada da olması buraya çok büyük bir anlam, çok büyük bir güç katacaktır. Konumu ve mimarisiyle tarihimize, kültürümüze, medeniyetimize yakışır bu eserin üniversitemize kazandırılmasında emeği geçen ve geçecek olan herkese şimdiden teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullanmıştı.