A3 Haber

Fahrettin Koca, vaka artışının yüzde 62 olduğu İstanbul için getirilecek yeni kısıtlamayı açıkladı

Fahrettin Koca, vaka artışının yüzde 62 olduğu İstanbul için getirilecek yeni kısıtlamayı açıkladı

Fahrettin Koca, vaka artışının yüzde 62 olduğu İstanbul için getirilecek yeni kısıtlamayı açıkladı
Ekim 28
19:52 2020

Sağlık Bakanı Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, İstanbul’da salgının artış oranın yüzde 62 olduğunu ve Covid-19 testi pozitif çıkan her 10 kişiden dördünün İstanbul’da olduğunu aktardı. Bakan Koca, “Yeni kısıtlama olacak mı ?”sorusuna, “Özellikle partiler anlamında, gece 12’den sonra müzikli ortamların yasaklandığını biliyoruz. Bunun daha erken saatlere çekilmesiyle ilgili Bilim Kurulu’nun bir önerisi oldu. Önümüzdeki günler bu doğrultusunda İçişleri Bakanlığımız bir öneri yapmış olur” yanıtını verdi.

Salgının başından bu yana Ankara’da düzenlenen Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın beş günlük İstanbul programı kapsamında ilk kez farklı bir ilde gerçekleştirildi. Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri, Sağlık Bakanı Koca başkanlığında saat 17.00’de Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Başhekimlik Toplantı Salonu’nda toplandı. Bakan Koca, toplantının ardından açıklamalarda bulundu. Koca’nın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

  • Covid-19 testi pozitif çıkan her 10 kişiden 4’ü İstanbul’dadır.
  • Koronavirüs Bilim Kurulu’nun Ankara dışında toplanması sıradan değildir. 3 gün önce İstanbul’da vaka sayılarının Türkiye’nin yüzde40’ına ulaştığını açıkladım. Hekim ve hemşirelerden ambulans şoförlerimize kadar bütün sağlık çalışanları teyakkuzdayız
  • Son 7 günde ortalama vaka artışı geçen ayın ortalamasından yüzde 85 fazladır. Oran 16.5 milyon nüfusla birlikte düşünüldüğünde korkutucudur. Artış İstanbul’a gidiş-gelişlerin fazla olduğu şehirlerde de yüksektir. Balıkesir ve Tekirdağ’da yüzde 95, Düzce ve Bilecik’te yüzde 99 …. Sadece sayılan iller değil, tüm Türkiye İstanbul’un temaslısıdır
  • Gelişme salgınla mücadelede 83 milyonu ilgilendirmektedir. İstanbul’da durumu kontrol altına alamazsak salgın baş edilebilir olmaktan çıkacaktır.
  • Bu duruma neler yol açtı? İstanbul dünyanın en kalabalık kenteleri arasında 14. sırada. Mesafe kuralına uymayı zorlaştıran bir şeyi iç içe yaşıyoruz. Virüsün yayılmasına çok elverişli hayat şartlarına sahibiz. Kışı burada geçirmek üzere yoğun dönüşler oldu.
  • Kurallara uyumun azalmasıyla birlikte İstanbul’da salgın hızla tırmandı.
  • Karşılaştığımız ve tüm ülkeyi riske atacak durumun tarifi budur. Salgınla savaşta disipline ve uzun süreli başarıya ihtiyacımız var.
  • Kurallara uyabilmek için baş etmekte en çok zorlandığımız engel kalabalıktır. Sosyal mesafe kuralının uyguluanabilir hale gelmesi pek çok durumda şartların iyileştirilmesine bağlıdır. Geçtiğimiz 6 gün boyunca bu konuda çalıştık.
  • Sorun teşkil eden konuları ele aldık. Toplu taşıma, pazar yerleri, alışveriş ortamları ve çeşitli kent ortamlarında kurallara uyulması için planlamaya gidilmesin.
  • Toplu taşıma, pazar yerleri, alışveriş ortamları ve çeşitli kent ortamlarında kurallara uyulması için planlamaya gidilmesini istedik.
  • Toplu taşımaya ek seferler konması, kamu kurumlarında OSB’ler dahil özel sektörde iş saatlerini yine sosyal hareketlilik temasını azaltacak şekilde yeniden düzenlenmesi ele alınan konular arasındadır.

“İstanbul’da üçte bir kuralı gerek”

  • Sosyal mesafenin korunamadığı toplu ulaşım en büyük risk kaynaklarındandır. Hareketlilik şu an olduğu gibi devam ederse bu durumda artış 1’ken 2, 2’yken 4 şeklinde olmayacak, 1’ken 3, 3’ken 9 şeklinde tam bir tırmanış olacak. Çünkü virüs bir kişiden ortalama 3 kişiye bulaşıyor.
  • Çözüm artışın nedenini kontrol altına almaktır. Hareketliliği azaltmaktır.
  • Virüs 1 kişiden ortalama 3 kişiye ulaşıyorsa biz de hareketi ve teması 3’te 1’ine indireceğiz.
  • Dışarı çıktığımızda 3 yere uğruyorsak bunu 1’e indireceğiz. Günde 3 kişiyle görüyorsak 1 kişiyle görüşeceğiz. İsteğim, hareketi ve teması 3’te 1’ine indirmenizdir.
  • Kendimizi disipline sokalım. Sonsuza kadar değil, salgını kontrol altına alana kadar
  • Dışarıya 3 kere çıkmak yerine 1 kere çıkın derken hayatınıza sınırlama getirmenizi talep ettiğimin farkındayım.

“Hareketliliği ve teması azaltın”

  • Eğer maske, mesafe, temizlik kuralına uymaya çalışmazsanız, hareketliliği azaltmaya çalışmazsanız sağlık çalışanlarımız yasal hakları olan izinlerini uzun süre kullanamayacak. Hareketliliği ve teması azaltın. Dışarı çıkmanız halinde tedbirden taviz vermeyin.
  • İşverenlere sesleniyorum: esnek mesai sistemine geçiş için elinizden geleni yapın. Şartlarınız uygunsa vardiyalı çalışma sistemini tercih edin.
  • Vardiya sisteminde risk azalır. Salgınla savaş, tek başına kurumların gücü veya hastanelerle kazanılamaz.
  • Mecburiyetiniz yoksa dışarı çıkmayın. Zorunlu olmayan ziyaretlerden kaçının. Hastalığa yakalanmayı göze alacağınız ziyaretleri yapın. Zorunlu olmayan seyahatleri yapın. Kalabalık ortama girecekseniz bunun hastalığa yakalanmaya değip değmeyeceğini düşünün.
  • Maskenizi çıkarmayın. Sosyal mesafe kuralına uymak mümkünden kurala uyun. Uymuyorsanız hastalığı göz ardı edecek kadar güçlü bir sebebiniz olmalıdır.
  • Testi pozitif çıkanlar temaslılarını filyasyon ekiplerine eksiksiz bildirsin. Zorunlu olmadıkça akrabalarla bir araya gelmeyin. Zorunlu olmayan kutlama ve törenleri erteleyin.
  • Sağlık sisteminde sistemin tıkanmasına yol açacak bir sorunumuz yok. Sağlık ordumuzla riske karşı organize olduk.
  • Her kapasitenin sonuçta bir sınırı vardır. Bu sınırı zorlamamak, tedbirleri uygulamanıza bağlıdır. Tedbirler hayattan mahrum kalmak anlamına gelmiyor. Hayatı mantıklı şekilde yönetmek anlamına geliyor. Mevcut şartlara karşı hareketliliği 3’te 1’e indirmektir. Biliyoruz ki Kovid-19 sadece kişilerin değil, toplumların maruz kaldığı bir hastalıktır
  • Sağduyunuza güveniyoruz. İstanbul tüm yönetim birimleriyle harekete geçmiştir. Kararlı bir şekilde bizimle beraber olursanız salgını geriletmeyi başaracağız.

İstanbul’da yatak doluluk oranları

  • Özellikle son dönem bahsettiğim şekliyle Türkiye’nin ortalama vaka sayısının yüzde 40’ının İstanbul’da olduğunu söylemiştim ve her geçen gün ağır hasta sayımızın arttığını da biliyoruz. İstanbul’da bildiğiniz gibi sağlık altyapımız çok güçlü. Ciddi bir yatak kapasitemiz söz konusu. Özellikle son dönem 7 bine yakın yatak ilave söz konusu oldu. Yeni hastaneler devreye girdi.
  • Şu dönemde bu anlamda bir sorun olmadığını söyleyebilirim. İstanbul’da toplam yatak sayımız 48 bine yakın, yoğun bakım yatak sayımız ise 9 bine yakın. Şu an İstanbul’da servis yatak doluluk oranımız yüzde 55. Yoğun bakım doluluk oranımız ise yüzde 66. Bu erişkin yoğun bakım yatakları. Solunum cihazları için dolunum oranı ise yüzde 33.
  • 9 binin yüzde 34’ü şu an boş. Yani 3 bin yatağın boş olduğunu söyleyebilirim. Hem üniversite hastanelerimizle, hem vakıf hastanelerimizle, hem de özel sektörle görüşmeler yaptık. Özel sektör bundan sonraki süreçte özellikle yüzde 25’ini ayırmak şeklinde bir yaklaşım oldu. Ama bu vaka sayısının 2 veya 3 katına çıkması durumunda farklı tablolar karşımıza çıkabilir. Salgın sadece sağlık bakanlığının çözebileceği bir sorun değil.
  • Kamu kurumları olarak, devlet olarak, bakanlıklar olarak üzerimize düşeni yaptığımızı ve yapmaya çalıştığımızı ifade etmek istiyorum. Vatandaşımızın da maske, mesafe ve temizlik noktasında çok hassasiyet göstermemiz, kalabalık ortamlara karışmamamız, eve de misafir almadan bu dönemde teması azaltan bir yaklaşım içerisinde olmayı önemle istiyoruz.

Kısıtlama olacak mı?

  • Özellikle partiler anlamında, gece 12’den sonra müzikli ortamların yasaklandığını biliyoruz. Bunun daha erken saatlere çekilmesiyle ilgili Bilim Kurulu’nun bir önerisi oldu. Önümüzdeki günler bu doğrultusunda İçişleri Bakanlığımız bir öneri yapmış olur.

İmamoğlu’nun davet edilmemesine yönelik tartışmalar

  • Bu toplantı bir pandemi toplantısı değildi. Bu toplantı bir İl Hıfzısıhha Kurulu toplantısı da değildi. Bu toplantı, sağlık teşkilatımızla ilçe sağlık müdürlerimizin ve başhekimlerimizin katıldığı İstanbul’un durumunu, hastane kapasitelerini ve filyasyonu değerlendirme toplantısıydı.
  • Bu 1 hafta boyunca İstanbul’da olmam nedeniyle devamında yerel yöneticiler dahil, üniversiteler dahil olmak üzere birtakım toplantıları da yapmak üzere de plan yapılmıştı.
  • İstanbul’da ilçe, belediye başkanlarıyla görüşüp büyükşehir Belediye Başkanı’yla görüşmeme durumu olabilir mi?
  • Büyükşehir Belediye Başkanımız bu arada bir rahatsızlığı oldu. Tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Aşı çalışmalarında son durum

  • 16 yerli aşımızın çalışması devam ediyor. Bu aşılardan faz çalışmasına, insan çalışmasına çok yakın olan 3 tane aşı olduğunu daha önce söylemiştim. Bugün özellikle bizim ida dediğimiz deneysel araştırma laboratuvarımızı da bugün ziyaret ettim. Bu aşıların çalışmalarının yapıldığı bir yer. Hafta sonu için sterilize ve standardizasyon çalışmaları bitecek 1 aşı için. İstenen şekilde tamamlanırsa gelecek hafta muhtemelen ilk insan uygulamaları başlayabilir. Ama ondan önce 5 gün karantinaya alım süreci var ve bununla ilgili muhtemelen gelecek haftaya karantinaya alım süreciyle birlikte ilk insan uygulaması başlayacak.
  • Yurt dışından faz-3 çalışması yapılan iki aşı var. Serhat Hocam yakından takip ediyor. Ben genel olarak söyleyebilirim ki şu ana dek ciddi bir yan etki yok. Muhtemelen kasım sonunda bağışıklıkla ilgili bir bilgimiz olur.
  • Aralık ayında virülansı azaltılmış olan Çin aşısıyla ilgili eğer istediğimiz şekilde sonuç alınırsa 5 milyon aşı uygulanmış olacak.
  • Bizim aşımız da muhtemelen nisan ayı itibarıyla devreye girer diye düşünüyoruz her şey normal giderse. O zaman dek en az 3-4 aşının devreye gireceğini tahmin ediyorum.

Seyahat kısıtlaması gelecek mi?

  • Şu an böyle bir kısıtlama düşünmüyoruz. Özellikle alınması ve uyulması gereken tedbirlere uyum gösterme noktasında bir kararlılık içerisinde olursa biz bunun üstesinden geliriz. Bunu 1.5 ay öncesinde Antep’te, Diyarbakır’da, Urfa’da, Mardin’de, Batman’da, Ankara’da yükselmişti. Benzer tedbirleri alarak sonuç aldık. Ankara bu tedbirlerle geriledi.

Test sonuçlarının hızlı öğrenilmesi mümkün mü?

  • Testlerin erken sonuçlanması son derece önemli. Erken sonuçlanmasıyla birlikte aynı gün filyasyonu yapmak istiyoruz. Eğer bunu gerçekleştiremezsek o zaman diliminde pozitif olabilme ihtimali olan kişini bulaştırdığı söz konusu olur. Bunun için başarılı olmak açısından öncelikle testlerin en erken dönemde sonuçlandırmamız gerekiyor. İstanbul’da da test kapasitesini çok artırdık. Şu an 60 binin üzerinde test yapıldı.
  • Şu an 37 saatten 27 saate inmiş durumda. Biz bunu ortalama 8-10 saate indirmek istiyoruz, numunenin alındığı zaman diliminden itibaren.
  • Bundan sonraki süreçte şöyle bir durum da söz konusu olacak: Numune alındığından itibaren 4 saatten sonra 20 saatlik zaman diliminde HES kodunda kısıt getirmiş olacak.
  • O dönem eğer ne kadar uzarsa, bulaştırılıcılığı söz konusu olduğu için, bu bulaştırılıcılığı azaltmak açısından, 4 saatten sonra 20 saat boyunca HES koduna riskli olarak işlenmiş olacak. O kişinin ulaşım ve benzeri seyahat dahil olmak üzere riskli görünerek kısıtlama yapılmış olacak.

Grip aşısı temini

  • Grip aşısı bir sonraki yılın aşısı, bir yıl önceden sipariş edilir. Dünyada aşı arzı yüzde 20 oranında arttı. Yani herkesin aşı yaptırma imkanı zaten mümkün olamaz.
  • Bizde ise bu anlamda 1 milyon 350 bin bir sipariş vermiştik. Bazı ülkelerin daha yüksek dozda aşı temin ettiği söylenir. Mesela Almanya: 26 milyon. Ama geçen yıl Almanya’nın yaptırdığı aşı 21 milyon. Yani yüzde 30’u geçmiyor.
  • İngiltere 30 milyon bu yıl temin etti. Ama geçen yıl İngiltere’nin temin ettiği aşı 25 milyon. Oran olarak yüzde 20. Biz 2.2 milyon temin ettik. Şimdi 3 milyonun üzerinde temin etme çabası içerisindeyiz.
  • Diğer ülkeler en fazla yüzde 30 artış şeklinde oldu. TEB ile ilgili söylediğiniz, ortada olmayan bir aşının olduğu ifade edildi, çok net söylüyorum. Bu aşıyla ilgili firmalarla başından beri görüşüldü ama ortada bir aşı yoktu. Ruhsatlı olan aşıyı herkes getirebilir. Türkiye’de ruhsatı olmayan aşıyı Halk Sağlığı alabilir. Ama ortada olmayan bir aşıyı pazarlamasınlar. Aşıyı elde etmek, temin etmek için de ilk günden itibaren yoğun bir çaba içerisinde olduğumuzu bütün vatandaşımız bilsin. Emin olun, parasına da bakmıyoruz.

“Öncelikle sağlık çalışanlarımızı aşılayacağız”

  • En önce en hassas olanınızı korumanız gerekiyor. Doz gelecek ama elinize gelmeden zorunlu olarak böyle en hassaslara başlandı. Sağlık çalışanlarımızı aşılayacağız özellikle. Önümüzdeki hafta riskli alanda çalışan sağlık çalışanlarımızdan başlamış olacağız. Altı maddenin ilk 2’si sağlık çalışanları ile gebeler.
  • Bağışıklık haritasını 1.5-2 ay içerisinde sürekli tekrarlamak istiyoruz. Geçen hafta başlandı ve sanırım bağışıklık haritasıyla ilgili hane halkı tespit edilmişti. Gelecek hafta bitmiş olur. Hem genel hem de il il açıklamak mümkün olacak.

İstanbul’da hangi ilçeler riskli

  • Son 1 hafta içerisinde vaka artış oranı yüzde 62. Birkaç ilçeyi söyleyeyim: Büyükçekmece yüzde 123, Sarıyer yüzde 120, Bakırköy yüzde 104, Beylikdüzü yüzde 104, Bayrampaşa yüzde 99, Şişli yüzde 98… İlçelerde yüzde 29’a kadar artışın özellikle son 1 haftalık artış hızından bahsediyorum. Türkiye’deki hasta sayısının yüzde 40’a yakını İstanbul’da. Ağır hasta sayısı ise yüzde 30 civarında.

İstanbul’daki artışın nedeni

  • İstanbul dünyanın 14. nüfus yoğunluğu olan kenti. Virüsün mutasyona uğrama durumuyla ilgili virülansını herhangi bir değişikliği olmadığını biliyoruz. Mutasyon daha çok bulaştırıcılığı artması şeklinde karşımıza çıkıyor. Daha önce 15-20 dakika bir arada bulunulduğunda bulaşan virüsün artık daha kısa sürede bulaşması söz konusu. Maskenin kısa süreli devre dışı kalması bile o bulaştırıcılığı sağlıyor. Virüsün bulaştırıcılığı arttı.
  • Kalabalık ortamlardan da mutlaka kaçınmamız gerekiyor. Bir araya gelmelerin 6-8 kişiden fazla olmamasına dikkat ediyor olmalıyız.
  • Yurt dışı – yurt içi uçuşlar dahil olmak üzere HES uygulamasının zorunluluğu getirdik. Her geçen bu uygulamayı yaygınlaştırma çabası içerisinde olacağız. Hareketliliğimizi en az 3’te 1 oranında azaltmamız gerekiyor çünkü en az 3 kişiye bulaşıyor.

Okulların açılması

  • Okullarla ilgili şu an ciddi bir artışın olmadığını biliyoruz. Toplumun genelinden farklı bir artış yok. Önümüzdeki günler salgının seyriyle birlikte diğer sınıfların kademli bir geçiş olması daha önce konuşulmuştu. Kademeli geçişin olup olmayacağı önümüzdeki dönem salgının seyri belirleyecek. İstanbul için şu an yeni bir kademe önerisinin olmadığını söyleyebilirim. Açılan sınıflarda da ortalamadan farklı bir durum yok. Tercihe bağlı ve 2+5 şeklinde bir eğitim sürüyor. Önümüzdeki haftalar Bilim Kurulu’nun kademelendirmeyi devam ettirme şeklinde bir önerisi yok.

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER