Tunceli’de tarikat örgütlenmelerine vatandaşların itirazları artıyor. Tunceli Emek ve Demokrasi Platformu kentte bugün eylem yaptı. Platform açıklamasında “Küçük bir Alevi kenti olan Tunceli’de, Munzur Üniversitesi’nin asıl görevlerini bir tarafa bırakarak, tarikat ve cemaat yapılanmalarıyla toplum üzerinde yaratmış olduğu huzursuzluk tahammül edilemeyecek boyutlara ulaşmıştır. Tunceli’nin aydınlığını karartmayın” denildi.
SES Tunceli Şubesi, BES Tunceli Şubesi, EĞİTİM SEN Tunceli Şubesi, TÜM BEL-SEN Tunceli Şubesi, GENEL-İŞ Tunceli Şubesi, EMEP, HDP, SMF, ESP, CHP, Tunceli Barosu, İHD, Yenigün Kadın Dayanışma Derneği, Tunceli Kültür Ve Doğa Derneği, DEDEF, PSAKD, DAD, DAM, tUNCELİ Sanat İnisiyatifi’nin oluşturduğu Tunceli Emek ve Demokrasi Platformu, Munzur Üniversitesi’nde cemaat yapılanmasına tepki gösterdi. Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nunda katıldığı platform üyelerinin bugün gerçekleştirdiği eylemde Rektör Ubeyde İpek’in Munzur Üniversi’nde tarikatların örgütlenmelerine izin verdiği belirtildi. Tunceli Emek ve Demokrasi Platformu adına EMEP İl Başkanı Ergin Tekin’in yaptığı açıklama şöyle:
- Üniversiteler kuruldukları şehirlerin sosyal, kültürel, ekonomik yaşantısına olumlu yönlerde katkı sunması gerekirken, küçük bir Alevi kenti olan Tunceli’de, Munzur Üniversitesi’nin asıl görevlerini bir tarafa bırakarak, tarikat ve cemaat yapılanmalarıyla toplum üzerinde yaratmış olduğu huzursuzluk tahammül edilemeyecek boyutlara ulaşmıştır. Daha önce FETÖ soruşturması kapsamında açığa alındığı bilinen ve yakın bir zamanda hiç geciktirilmeden profesörlüğe yükseltilen Mehmet Ateş’in, yakın bir zamanda FETÖ soruşturması kapsamında yine açığa alınması, bu ilişki ağı içinde nasıl barındıklarının en somut örneğidir.
Menzilciler, Süleymancılar üniversitede
- Rektör Ubeyde İpek eski rektör Durmuş Boztuğ mirasını da devralarak, üniversiteyi tamamen tarikatların merkez üssü konumuna getirmiştir. Bilimin ve aydınlanmanın merkezi olması gereken Munzur Üniversite’sinin, FETÖ’cülerin, Menzilcilerin, Süleymancıların, Milli Görüşçülerin sayısız vakıf ve dernekle cirit attığı ve kadro kaptığı bir çiftlik haline getirilmesi asla kabul edilemez. Kurulan bu vakıflar üzerinde alınan projelerin, harcanan paraların haddi hesabı yoktur.
Birlik Vakfı üyesi öğretim görevlisi taciz olaylarında
- Munzur Üniversitesi’nde Birlik Vakfı yöneticisi olduğu bilinen bir öğretim görevlisinin adı taciz olaylarıyla anılıyor, yine Ensar Vakfının taciz ve tecavüz gerçeğine dair sabıkası da oldukça kabarık. Tacizlerin, yolsuzlukların, usulsüzlüklerin daha çok bu ilişki ağları içinde ortaya çıkması, bu yapıların hangi amaçlarla kullanıldığının da bir göstergesidir. Munzur Üniversitesi’nde öğrenci sayısının her yıl azalmasının en önemli nedenlerinden biri de üniversitenin toplumda oluşturmuş olduğu bu kötü imajdır. Taciz-tecavüz üzerinde şekillenen bu imaj sadece üniversiteye değil, kentimizin kültürel dokusuna da zarar vermektedir. Bu da toplumda üniversiteye karşı oluşan antipatiyi giderek büyütmektedir.
Kamu kurumlarında cemaatleşmenin önünü açıyorlar
- Rektör Ubeyde İpek, Munzur Üniversitesi’nde öğrenci alamadığı bölümlere, birimlere baskı uygulayarak, neredeyse asıl kontenjanın üçte birine denk gelen sayıda yabancı uyruklu öğrenci kontenjanı ilanı vermiştir. İl merkezi ve ilçeler için açılan bu kontenjanlara yüzlerce yabancı uyruklu öğrenci başvurmuştur. Yabancı uyruklu öğrenci kontenjanının özel bir politika olduğu gayet açıktır. Bu tehlike aynı zamanda bizlere bir zamanlar “Ne istediler de vermedik!” denilerek yaltaklanan Fetö’nün dönüştüğü tehlikeli durumu da hatırlatıyor. Cemaat örgütlenmeleri ile kamu kurumlarında kadrolaşmanın önünü açan AKP ve küçük ortağı MHP, gelecekte FETÖ benzeri örgütleri halkın başına bela edeceklerini öngörmelidir.
Rektör hemşericilik yapmakta
- İlimizin ihtiyacı olan yetişmiş insan gücünü kaçırtıp, yerini, üniversitenin ihtiyacı olmadığı halde hemşerileri ile dolduran Ubeyde İpek, mutlaka gitmeli, akademik personel alımında hemşericilik gibi ilkel değerler üzerinden değil, liyakat üzerinden hareket edecek ve kentin kültürel dokusuna saygılı, bilimden yana yeni bir rektör atanmalıdır.