Almanya’da “bozkurtlarla” ilgili tartışmalar tekrar gündemde. Prof. Kemal Bozay ve ekibince hazırlanan bir araştırma, bu grubun, Almanya’daki ırkçı parti NPD’nin üç katı büyüklüğünde, hatta ülkenin en büyük aşırı sağcı yapılanması olduğuna işaret ediyor. Ülkücü örgütlenmenin, AKP, ATİB (Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği), MHP, mafya bağlantılarına da dikkat çekiliyor.

Yeni Posta gazetesi Almanya’daki “bozkurtlar” grubuna ilişkin hazırlanan bir raporu haberleştirdi. Raporda, ülkedeki ülkücü örgütlenmenin AKP, ATİB (Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği), MHP, mafya bağlantıları dikkat çekiyor.

Geçen yıl Kasım’da Almanya’da ülkücü örgütlenmelerin yasaklanmasına ilişkin bir teklif Alman Meclisi’nde oy çokluğuyla kabul edilmişti. Şimdi de Amerikan Yahudi Komitesi Berlin (AJC Berlin) ülkücü hareketin üstüne kararlılıkla gidilmesini talep ediyor.

AJC Berlin’in hazırlattığı “Türkischer Rechtsextremismus in Deutschland – Die Grauen Wölfe” (Almanya’da Türk Aşırı Sağı-Bozkurtlar) başlıklı yeni bir araştırmaya göre, Almanya’da ülkücü hareketin 18 binden fazla üyesi var. MHP ve dolayısıyla da AKP bağlantıları da dillendirilen Almanya’daki ülkücü örgütlenmelerin yasaklanması yönündeki teklif geçen Kasım’da meclisten geçmişti. Ancak meclisin kararı sadece bir öneri niteliği taşıyor. Asıl karar federal hükümete, dolayısıyla Federal İçişleri Bakanlığı’nın takdirine bırakılmış durumda.

Amerikan Yahudi Komitesi de devrede

AJC Berlin Başkanı Remko Leemhuis, Prof. Kemal Bozay ve ekibine hazırlatılan bir araştırma ile “ülkücü hareketin yasaklanması” tartışmalarına katıldı.

Araştırmanın kamuoyuna tanıtımında bir açıklama yaparak Almanya’daki “aşırı sağcı bozkurt hareketinin” üstüne kararlılıkla gidilmesini isteyen Leemhuis, Avrupa Türk-İslam Kültür Dernekleri Birliği’nin (ATİB) iç istihbarat tarafından izlenirken Müslümanlar Merkez Konseyi (ZKD) üyeliği nedeniyle federal hükümetin muhatabı olmasını “endişe verici” olarak niteledi.

Kemal Bozay: ATİB ile ülkücüler arasında yakın bağlantı var

Araştırma medyada da yakından izleniyor ve çelişkilere dikkat çekiliyor. Nitekim Die Welt gazetesinde geniş yer verilen haberde “Almanya’da Türk Sağ Aşırıcılığı – Bozkurtlar” adlı araştırmayı yapan sosyal bilimci Kemal Bozay, Anayasayı Koruma Dairesi’nin, ATİB ile ülkücü hareket arasında yakın bir bağlantı gördüğüne işaret etti. Bozay, hareketin yelpazesinde “rocker” kulüplerinin yanı sıra Türk rapçilerin de bulunduğunu, bunların Yahudi düşmanı, milliyetçi ve Kürt karşıtı şarkı sözlerinin Almanya’da Türkiye kökenli gençler arasında tutulduğunu kaydetti.

Irkçı NPD’nin üç katı büyüklüğünde

Anayasayı Koruma Dairesi, Almanya’daki ülkücü hareketin yaklaşık 11 bin üyesi bulunduğunu tahmin ederken, Bozay, bu sayının en az 18 bin 500 olduğunu bildirdi. Prof. Bozay, “Bu rakamlara baktığımızda ülkedeki en güçlü aşırı sağcı akımlardan biri, yani NPD’nin üç katından fazla” ifadelerini kullandı.

Alman aşırı sağcılarıyla ideolojik yakınlık

Bozay’ın araştırmasına göre, bozkurtların ideolojisi anti-semitizm, ırkçılık ve azınlık nefreti ile karakterize ediliyor. Yahudiler, Kürt, Alevi ve diğer topluluklar için bu hareketin önemli tehlikeler oluşturduğu konusunda uyarıda bulunan sosyal bilimci Bozay, “bozkurtların” Alman aşırı sağcılarıyla ideolojik yakınlığına da işaret ediyor.

Cem Özdemir: Bozkurtlar militan aşırı sağcılardır

Öte yandan geçen Kasım’da Cem Özdemir, Die Welt gazetesinin sorularını yanıtlarken “Ultra milliyetçi Türklerle” ilgili sert belirlemelerde bulunmuştu. Özdemir “Bozkurtlar dünyanın her yerinde kendi kötülüklerini yayan ve Avrupa’da sürekli hep şiddet olaylarıyla gündeme gelen militan aşırı sağcılardır” diye konuşmuştu.

“Bozkurtların çatı örgütü ADÜTDF”

“Anayasayı Koruma Teşkilatı Bozkurtların en büyük çatı örgütünün, 170 dernek ve 7 bin üyesi olan Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu (ADÜTDF) olduğunu varsayıyor” diyen Cem Özdemir, bazı kaynaklara göre bu hareketin Almanya’daki varlığının 20 bin kişi kadar olduğunu hatırlatmıştı.

Yeşil politikacı, “bozkurtların” Almanya’daki en büyük aşırı sağcı örgütlenme olabileceğine de dikkat çekerken, AKP ile bu grup arasında yakın “ideolojik bağ” olduğunu savunmuş ve AKP’li siyasetçilerin seçim mitinglerinde bozkurt işareti yaptıklarını hatırlatarak, “Bozkurtların organize suç ve mafya gruplarıyla bağlantıları olduğu halde, bunu yapıyorlar” diye konuşmuştu.

Sevim Dağdelen: ADÜTDF anayasa düşmanı bir örgüt

O dönemde Sol Parti de ADÜTDF’nin yasaklanmasını istemişti. ADÜTDF’nin Almanya’daki “en büyük aşırı sağcı, anayasa düşmanı örgütlerden biri” olduğunu savunan Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen oluşumun “Kürtlere, Ermenilere, Alevilere, Yunanlara ve Yahudilere karşı tahriklerle Almanya’da kutuplaşmaya ve parçalanmaya hizmet ettiğini” ileri sürmüştü.

18 Kasım 2020’de teklifin meclisten geçmesinin hemen ardından Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu’ndan (DİDF) bu girişime destek gelmişti. DİDF kararla ilgili “Yetmez, tüm ırkçı örgütler yasaklansın” talebinde bulunmuştu. DİDF özetle şu açıklamayı yapmıştı:

DİDF: Tüm faşist örgütler yasaklansın

• Irkçılık, milliyetçilik, faşistlik bir millete indirgenemeyeceği gibi farklı milletlerden pek çok ırkçı-faşist örgüt halen Almanya’da faaliyetlerine devam ediyor. Bunların başında ise Alman ırkçı parti ve örgütleri geliyor. Faşist NPD’nin yasaklanması için yapılan bütün girişimler sonuçsuz kaldı. Başta AfD olmak üzere pek çok ırkçı-faşist örgüt halen devlet kaynaklarından beslenerek ülkedeki göçmenlere karşı her gün nefret körüklüyor, şiddet olaylarına başvuruyorlar. Kısa bir süre önce antifaşistlere saldıran ve meclisi basmaya çalışanlar da bu örgütlerdi.
• Bu nedenle federasyon olarak, etnik kökeninden bağımsız bütün faşist örgütlenmelerin ve propagandanın derhal yasaklanmasını talep ediyoruz. Meclisten çıkan kararın sulandırılmadan uygulanması, ardından bütün ırkçı örgütlerin yasaklanması Almanya’da yerli ve göçmen emekçilerin barış içerisinde bir arada yaşaması açısından büyük bir önem taşıyor.
• Alman hükümeti bu meseleyi, Türkiye ile ekonomik ve siyasi pazarlıklara malzeme, şantaj aracı yapmamalıdır. Bugüne kadar yaşanan birçok olayda her iki hükümet de, kendi çıkarları için vatandaşların mağdur olmasına neden olmuş, Alman ve Türkiyeli emekçiler arasında önyargıların derinleşmesini, kutuplaşmayı körüklemişlerdir.

Yasak için önerge

Geçen Kasım’da Federal Meclis, Hıristiyan Demokrat ve Sosyal Birlik (CDU/CSU), Almanya Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Birlik’90/Yeşiller partileri tarafından, federal hükümeti “ülkücü hareket yasağını” incelemeye çağıran ortak bir önergeyi onaylamıştı.

Alman iç istihbaratına göre “bozkurtlar milliyetçi, aşırı sağcı fikirlerin taşıyıcıları ve yayıcıları.”

İstihbarat, Almanya’daki ülkücü örgütlenmenin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partisi AKP ile ittifakta olan MHP ile de bağları olduğuna da dikkat çekiyor.