İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Sedat Peker’in açıklamalarının ardından Habertürk televizyonunda katıldığı yayında ilginç bir gönderme yaptı.
Soylu, 17-25 Aralık operasyonları döneminde, evine operasyon yapılan dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler için “Benden önceki içişleri bakanlarının oğluyla ilgili birtakım şeyler var, para sayma makineleri filan” ifadelerini kullandı.
Birkaç gün konuşulup kaynadı gitti.
Tıpkı Peker açıkladıktan sonra şaşkınlık ifadeleriyle karşılanan onlarca olayda olduğu gibi.
Ortalıkta onlarca iddia var bir teki bile araştırılmıyor, soruşturulmuyor.

Sedat Peker’in iddiaları arasında geçen isimlerden biri de Susurluk kazasında İçişleri Bakanı olan Mehmet Ağar’ın oğlu, şimdinin AKP Elâzığ Milletvekili Tolga Ağar.
Peker’in Ağar hakkındaki ilk iddiası Elâzığ’da 28 Mart 2019’da evinde ölü bulunan Kazakistan uyruklu üniversite öğrencisi Yeldana Kaharman ile ilgiliydi.
Peker, Yeldana Kaharman’ın ölümünün araştırılmasını ve Tolga Ağar ile ilişkisinin soruşturulmasını istedi.
Tolga Ağar iddiaları kesin bir dille yalanladı.
Elâzığ Cumhuriyet Başsavcılığı da yaptığı açıklamada, “Başsavcılığımızca yürütülen soruşturma kapsamında asıya bağlı gelişen asfiksi sebebiyle vefat ettiği, müteveffayı intihara azmettiren, teşvik eden, intihar kararını kuvvetlendiren veya intiharına herhangi bir şekilde yardım eden kimsenin bulunmadığı tespit edilerek 16/10/2019 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır” denildi.

Sedat Peker ikinci olarak Tolga Ağar ve babası Mehmet Ağar’ın bir dönem Azerbaycan kökenli Türk iş insanı Mubariz Mansimov’a (Gurbanoğlu) ait Bodrum Yalıkavak’taki marina yönetimiyle ilgili iddialarda bulundu.
Peker’in açıklamalarının ardından Mehmet Ağar marinanın yönetim kurulu başkanlığından, oğlu Tolga Ağar da yönetim kurulu üyeliğinden istifa etti.

Sedat Peker üçüncü iddiasında ise, Mehmet Ağar’ın marina yönetiminden ayrılmasının yeterli olmadığını, marinanın içinde bulunan MAG Petrol’ü de Mehmetçik Vakfı’na bağışlamasını isteyerek aksi taktirde yaptıkları petrol kaçakçılığını açıklayacağını söyledi.

Peker’in üçüncü iddiası için henüz bir gelişme yok.
Ne Ağar cephesi ne de Peker cephesi bu konuya bir daha değinmedi.
Peki gerçekten böyle bir petrol istasyonu var mıydı?
Hem de LUKOİL’in temsilcisi olarak.
LUKOİL nedir, kimindir ve dünyadaki etkisi nedir sorularının yanıtlarını “Putin’in oligarkları Türkiye’de ne kadar etkin?” başlıklı yazımda bulabilirsiniz.
Yalıkavak Marina’nın internet sitesine göre, MAG Petrolcülük yat limanında bulunan işletmelerden biri.

MAG Petrol aslında İstanbul Üsküdar’da 6 Şubat 2007’de kurulmuş AG İnşaat Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin isim değiştirmiş hali.
AG İnşaat Tekstil şirketinin kurucuları Zülfü Tolga Ağar ve Mustafa Mert Işık.
250 bin lira sermayeli şirketin yüzde 99 hissesi Zülfü Tolga Ağar’ın yüzde birlik hissesi ise Mustafa Mert Işık’ın.
İşletmelerinden biri de 7 Ağustos 2007’de İstanbul İstinye Park Alışveriş Merkezi içinde açtıkları Burger King restoranı.
AG İnşaat Tekstil şirketi 5 Ekim 2007’de hem is im değiştirmiş hem de ortaklarını.
Şirketin yüzde 99 hissedarı Tolga Ağar, hisselerinin bir bölümünü Meral Sancaktepe’ye, bir bölümünü ise annesi Emel Ağar’a devretmiş.
Diğer ortak Mustafa Mert Işık’ın da hissesini Meral Sancaktepe’ye devretmesi sonucu yeni ismi ile AG Gıda İnşaat Tekstil olan şirketin ortakları Zülfü Tolga Ağar, Emel Ağar ve Meral Sancaktepe’den oluşmuş.
Tarih 12 Mart 2019’u gösterdiğinde ise AG Gıda İnşaat Tekstil şirketinin adı ortaklar kurulu kararıyla MAG Petrol Gıda İnşaat olarak değiştirilmiş.
Yani Sedat Peker’in sözünü ettiği MAG Petrol gerçekten de Bodrum Yalıkavak Marina içinde akaryakıt istasyonu var ve çoğunluk hissesi de anne oğul Ağar ailesinin.
Mehmetçik Vakfı’na devrederler mi, yoksa Sedat Peker dediği gibi akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili yeni bilgiler açıklar mı onu önümüzdeki günlerde göreceğiz.

AKP’nin Elazığ Milletvekili Zülfikar Tolga Ağar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin internet sitesine göre 8 Aralık 1975’de doğmuş.
Yani 46 yaşında.
MAG Petrol şirketinin ilk kuruluşu olan AG Gıda kurulduğunda 32 yaşındaymış.
Azerbaycan kökenli Türk insanı Mubariz Mansimov (Gurbanoğlu) Bodrum Yalıkavak’taki marinayı ne zaman satın aldı?
2011’de.
Marinanın tamamını ne zaman sattı?
2016’da.
Zülfikar Tolga Ağar’ın AG Gıda şirketi ne zaman MAG Petrol oldu?
2019’da.
Demek ki Ağar ailesi MAG Petrol şirketi Yalıkavak Marina’ya Anar Alizade’nin RSR Holding’ine geçtikten sonra taşınmış.
Zaten baba-oğul Ağar ailesinin marina yönetimine girmesi de o tarihlere denk geliyor.
Hem marinayı yönet hem de marina içindeki akaryakıt istasyonunu.
Herkese nasip olmaz…

Zülfikar Tolga Ağar ticaret hayatında basamakları hızla çıkarken, Elazığ Milletvekili olarak TBMM’de aynı başarıyı gösterememiş.
Milletvekili olduktan sonra meclis kürsüsüne dört kez çıkmış.
Birinde milletvekili yemini etmiş.
Birinde ailesi ile ilgili söylenen sözlere üzüldüğü için söz almış.
Birinde bütçenin özelleştirme idaresiyle ilgili konuşmuş.
Sonuncusunda ise imzasının bulunduğu kanun teklifi ile ilgili söz almış.
Ticari hayatı ise başladığı gibi hızla sürmüş.

AKP Elazığ Milletvekili Zülfikar Tolga Ağar, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’a göre Muğla’daki araç muayene istasyonlarının da sahibi.
Sözcü yazarı Aytunç Erkin’e konuşan CHP’li Başarır, “Kamuoyunun da bildiği gibi 2007 yılında, tüm Türkiye’deki muayene istasyonlarının işletme hakkının özelleştirilmesini 613,5 milyon dolar karşılığında AKFEN-Doğuş-TÜVSÜD Ortak Girişim Grubu, 20 yıllığına aldı. Grup bazı yerlerin işletme haklarını pazarlıkla taşeron şirketlere devretti. Bunlardan Muğla ve 12 ilçesinin işletme hakkını da Mehmet Ağar’ın oğlu AKP Milletvekili Tolga Ağar, 20 yıl için 30 milyon dolar karşılığında aldı” dedi.
İhalenin yapılışı, sonucu, kaç liraya alındığı konusunda resmi bir belgeye ulaşamadım.
O yüzden de CHP Milletvekili Başarır’ın sözlerine dayanarak gündeme getirdim

Ancak Tolga Ağar’ın ticari hayatı elbette bununla sınırlı değil.
Bulabildiğim İki şirketi daha var.
Bunlardan biri önceden MAGKİMPLAST adını taşırken TAO GRUP Restoran Hizmetleri’ne dönüşen şirketi.
İstanbul Bağcılar’da 18 Eylül 2009’da Zülfü Tolga Ağar ile İlhami Elbir tarafından MAGKİMPLAST’ın kuruluş sermayesi 30 bin lira.
Adından da anlaşılacağı üzere plastik, kimyevi temizlik malzemeleri alım satım ithalat ve ihracatı ve pazarlamasını yapmak üzere kurulmuş.
Mayıs 2010’da ise şirketin amaçları arasına her türlü petrol türevinin boşaltma, depolama, dağıtım, dolum tesisi ve akaryakıt istasyonları açmak da eklenmiş.
Aradan iki yol geçtikten sonra Haziran 2012’de MAGKİMPLAST ismi ortakların kararı ile TAO GRUP Restoran Hizmetleri’ne dönüştürülmüş.
Aynı zamanda şirket ortağı İlhami Elbir bütün hisselerini Ali Can Duran’a devrederek ortaklıktan ayrılmış.
Bununlar kalmamış.
Zülfikar Tolga Ağar da şirketteki hisselerinin bir bölümünü Ali Can Duran’a devretmiş.
Haziran 2016’da şirket sermayesi 30 bin liradan 750 bin liraya yükseltilirken, büyük ortaklık da Ali Can Duran’a geçmiş.
Sermaye artırımı durmamış.
Şubat 2019’da bu kez sermaye 3 milyon 750 lira olarak belirlenmiş.
Ve Sedat Peker’in iddialarının ardından Haziran 2021’de Zülfikar Tolga Ağar şirketteki bütün hisselerini Cem Özcan’a devrederek ortaklıktan ayrılmış.

Zülfikar Tolga Ağar’ın ticari hayatında gıda sektörünün önemi olduğu açık.
Nereden mi biliyoruz?
MAGKİMPLAST’ı TAO GRUP Restoran’a çeviren Ağar, aynı zamanda KAB RESTORAN Hizmetleri şirketinin de sahibi.
İstanbul Ayazağa’da 100 bin lira sermaye ile kurulan KAB Restoran Hizmetleri’nin de ortaklarından biri Zülfikar Tolga Ağar.
Ersel Kahyaoğlu ile birlikte kurdukları şirketin amaçları arasında restoran, kafe ve lokanta tesisleri kurmak, işletmek ve kiraya vermek de var.
Haziran 2018’den bu yana ise şirketin tek sahibi Zülfikar Tolga Ağar.
Doğal olarak da 2019’da yapılan yönetim kurulu toplantısına göre yönetim kurulu başkanı da Zülfikar Tolga Ağar.

Sedat Peker’in iddialarıyla gündeme gelen AKP Elâzığ Milletvekili Tolga Ağar’ın genç yaşına rağmen hızla büyüdüğü ticari hayatının kısa özeti şimdilik böyle.
Sedat Peker Ağar ailesi hakkındaki iddialarını sürdürür ve petrol kaçakçılığı ile ilgili yeni bir açıklama yapar mı belli değil.
Zengin ol da nasıl olursan ol devrinde, kimsenin “nasıl” diye sormadığı, işimizin Sedat Peker’in açıklamalarına kaldığı zamandayız.
Aslında herkes her şeyi biliyor.
Herkes her şeyi bilirken kimse bir şey bilmiyor.
Asıl önemlisi de kimse bir şey bilmezken herkes nasıl oluyor da her şeyi biliyor?