Site icon A3 Haber

Anayasa profesörü Kaboğlu’ndan ‘Dördüncü Yargı Paketi’ değerlendirmesi: Bu bir tuzaktır, tehlikelidir

CHP İstanbul Milletvekili, TBMM Anayasa Komisyonu Grup Sözcüsü İbrahim Kaboğlu, Dördüncü Yargı Paketi’nde yer alan, “çocuğun cinsel istismarı’ suçunun da bulunduğu katalog suçlarda ‘somut delil aranması” şartı için “Çocuğun cinsel istismarında somut delil aramaya kalkmak, bunu cezasız bırakma iradesini ortaya koyar. O bakımdan bu bir tuzaktır, tehlikelidir” dedi.

CHP İstanbul Milletvekili, TBMM Anayasa Komisyonu Grup Sözcüsü, Anayasa Hukuku Profesörü İbrahim Kaboğlu, TBMM Genel Kurulu görüşmeleri haftaya ertelenen 4. Yargı Paketi’ni ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi.

“Dağ fare doğurdu”

Kaboğlu, “4. Yargı Paketi’nde getirilen hususlar, onlara göre reform bize göre değil, reform adını vermek zor, ‘dağ fare doğurdu’ diyebilirim. Bazı ufak tefek, çok ürkek adımlar ve iyileştirmeler söz konusu olmakla birlikte birtakım tuzakları da beraberinde getiren bir metin. Komisyonda özellikle vurguladım, bizim yaptığımız reformdu. Bizim toplam 189 maddeden oluşan, 12 ayrı yasa önerisi reformdur. Bizimki reform ise öbürü fare bile değildir” dedi.

Nikahlı nikahsız kadın ayrımı yapılıyor

Nitelikli suç kapsamına boşanmış eşe karşı işlenen suçların da alınmasına ilişkin şunları söyledi:

“Ayrımcı yaklaşımları örtüşüyor”

“Somut delil aramaya kalkmak, cezası bırakma iradesini ortaya koyar”

İçinde “çocuğun cinsel istismarı’ suçunun da bulunduğu katalog suçlarda “somut delil aranması” şartını taşıyan teklifin, iki çocuğun cinsel istismara maruz bırakıldığı Elmalı davasının gündeme gelmesiyle haftaya ertelenmesi için Kaboğlu, şöyle konuştu:

Çocuğun cinsel istismarında somut delil aramaya kalkmak, bunu cezasız bırakma iradesini ortaya koyar. O bakımdan bu bir tuzaktır, tehlikelidir. Bizim bu kadar uzun muhalefet şerhi yazmamızı nedeni; bu tür tuzaklara dikkat çekmek ve Genel Kurul’da aşırı aykırılıkları ayıklama yönünde ciddi bir mücadele vermek ya da çocuk istismarı sonucu işlenen suçları bir biçimde çocuk yaşta doğum yapan kişilerin partnerlerinin affedilmesine yönelik kapı aralayacak düzenlemelere karşı çıkmak. MKE, hesapta yokken bir anda Genel Kurul gündemine getirildi. O zaman kuşku acaba biz burada parti olarak da Türkiye o kadar adalete susamış bir ülke ki o kadar yoğun, yaygın, sistematik insan hakkı ihlalleri var ki yargı o derece çökmüş ki varsa olur ufak tefek adımları bile destekleyebilecek konumdayız. Çünkü bu konularda iktidar, Türkiye’de her gün yeni bir trajedi yaşatıyor. Elmalı olayında olduğu gibi.  Bu açıdan uyanık olmamız gerekiyor, gelecek haftaya yönelik olarak. ‘Acaba bu paketi bir gece yarısı operasyonlarla geçici madde ya da ekleme maddelerle bu konuya ilişkin düzenleme yapılacak mı.’ Çocuk istismarında somut delil koşulunun uygulanmaması gerektiğini… Çocuklar, gencecik kızlar belki ömür boyu konuşamayacaktır, belki 50 yıl sonra konuşacaktır, belki 5 yıl sonra karikatürlerle anlatacaktır. Siz şunu mu söyleyeceksiniz? ‘Hadi bana delil göster.’ Böyle bir şey olabilir mi? Utanç vericidir. Bir de bu konulara bakış açısının ne kadar sakat olduğunu göstermektedir.

Exit mobile version