Site icon A3 Haber

Sendikalı oldukları için işten çıkarılan Uğur Tekstil işçileri: Boyun eğmediğimiz için atıldık

Şanlıurfa’da işten çıkartılan yaklaşık 300 Uğur Tekstil işçisi, eylemlerini işe geri alınıncaya kadar sürdüreceklerini duyurdu. İşçi Zehra Cecan, “Şu kış gününde bizi işsiz bırakıp kapının önüne atmalarına karşıyız. Biz haksızlığa boyun eğmediğimiz için, dimdik durduğumuz için bugün bizi kapının önüne attılar” dedi.

Şanlıurfa’da, DİSK Tekstil sendikasının yetki başvurusunun ardından işten çıkarılan 300 işçi, işe geri alınma talebiyle Rabia Meydanı’nda toplanarak basın açıklaması yaptı. İşçiler, “Uğur Tekstil şaşırma sabrımızı taşırma” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları attı. DİSK Tekstil Şanlıurfa Temsilcisi Mehmet Türkmen, işçiler geri alınıncaya kadar fabrika önünde nöbete devam edeceğini açıkladı.

DİSK Tekstil Şanlıurfa temsilcisi Mehmet Türkmen’in, işçilerin sendikalaştıkları için karşılaştıkları sorunlara ilişkin yaptığı açıklama şöyle:

Sadece patronlar değil aynı zamanda bu kentin yetkilileri bile işçilerin sendikalaşmasına engel olmak istiyorlar. Anayasaya göre suç olan cezası olan bir suç işliyorlar. Bu ülkenin bu kentin mülki amiri arkadaşlarımıza ‘Niye sendikalı oldunuz? Niye DİSK’e gittiniz? Bu adamlar buraya yatırım yapmış kapatsın gitsinler mi ne işiniz var sendikada’ diyorlar. Mülki amirlerin yetkileri bu mudur? Bu kentte yetkililerin halka karşı işlediği suçların hiç sorulmayacak bu yargı hep böyle yandaş yargı olacak sanıyorlar. Ama yanılıyorlar. Bu düzen değişecek bu devran dönecek.

“Haksızlığa boyun eğmediğimiz için kapının önüne konulduk”

İşçiler Zehra Cecan ve Murat Çalışkan da konuya ilişkin taleplerini duyurdu. Açıklama sırasında “Gerçekten heyecanlandım” diyen Cecan’a arkadaşları, “Rahat ol çünkü bize yapılan çok saçma bir şey olduğu için buradayız” diye slogan ve alkışlarla destek oldu. Cecan taleplerini şöyle anlattı:

Biz haksızlığa boyun eğmediğimiz, Uğur Tekstil’de yapılan büyük bir haksızlıktır. Orada ekmeğimizin peşindeydik başka hiçbir şeyin peşinde değildik. Onlar bizim arkamızda durma gibi niyetleri yokmuş. Çünkü bizi işten attılar. 2-2,5 yıldır orada çalışıyorum. Pazar günü gelen mesajla şoka uğradım. Çünkü ben ev geçindiren bir ablayım, kızım, evde çalışan tek kişiyim. Şu an nasıl yapacağım ne edeceğim bilmiyorum. Kardeşimi daha dün üniversiteye gönderdim diğer kardeşimi de babam bana güvenerek dershaneye yazdırdı. Onların geçimini nasıl sağlayacağım bilmiyorum. Kara kara oturup düşünüyorum babama nasıl söyleyeceğim ben işten ayrıldım diye.

Çalışkan da, “Sanki yasa dışı bir iş yapmışız gibi davrandılar. Tam tersine Anayasal hakkımızı kullanarak DİSK’e üye olduk. Gelin görün ki bugün hiçbir yetkili yanımızda yer almıyor. Yanımızda yer alsaydı bugün fabrika kapanmazdı” diye konuştu.

DİSK Tekstil: Açık bir sendika düşmanlığı var

Öte yandan sendikadan yapılan yazılı açıklamada da konuyla ilgili şu ifadelere yer verildi:

İşletme, kısa süre öncesinde ise bazı yöneticilerin kadın işçilere yönelik tacizleriyle gündeme gelmişti. Şimdi ise işçilerin sendikamızda örgütlenmelerinin ardından önce toplu sözleşme hakkını önlemeye dönük adımlar atıldı, ardından işçiler yine hukuksuz bir şekilde işten çıkarıldı. İşverenin attığı bütün adımlar; öncelikle 4857 sayılı İş Kanunu, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na aykırıdır. İkinci olarak işverenin sözleşme ile bağlı olduğu küresel markaların davranış kuralları ve üst örgütümüz IndustriALL Global Union (Küresel Sendika) tarafından markalarla imzalanan Küresel Çerçeve Sözleşmelerin hükümlerine de aykırıdır. Ortada açık bir sendika düşmanlığı vardır ve işverenin gözünde işçinin hiçbir hakkı yoktur. İşçinin tek hakkı, işverenin ağzından çıkana razı olmak veya verdiğinle yetinmekten ibarettir. Bu asla kabul edilemez.

Exit mobile version