A3 Haber

İşten çıkarılan PTT çalışanları yaşadıkları mobbing ve baskıyı anlattı

İşten çıkarılan PTT çalışanları yaşadıkları mobbing ve baskıyı anlattı

İşten çıkarılan PTT çalışanları yaşadıkları mobbing ve baskıyı anlattı
Aralık 20
22:12 2021

PTT son zamanlarda yine mobbing, angarya ve çalışanlara yönelik psikolojik baskılarla adından söz ettirmeye başladı. Kasım başından bu yana PTT çalışanları, yönetimin politiklarından ve yönetmeliğinden hayli şikayetçi. Kasım başından beri işten çıkarılan işçiler, yaşadıkları mobbingi ve süreci A3’e anlattı…

A3 Haber Merkezi | Adlarını vermek istemeyen PTT çalışanları, yaşadıkları mobbingi, iş yükünü ve psikoloijk baskıyı A3’e anlattılar.

İşte o PTT çalışanlarının yaşadıkları…

“Vatandaş evde yoksa da, ne yapın edin teslim edin”

Ç.A.: Bir pazartesi sabahı toplantı yapıldı merkezimizde. Müdürümüz ve şefimiz dedi ki, “artık ihbarlamak yok.” Yani biz dağıtıcılar, dağıtıma çıkardığımız gönderileri vatandaşı evde bulamadığımızda kapılarına yapıştırdığımız kağıtlarla iletişim sağlıyoruz. Buna ihbarlamak deniyor. Vatandaş evde yoksa bile teslim odaklı çalışacaksınız dediler. Nasıl yani diye sorduk. Sonra anladık ki genel müdürlük bize “Ne yapın edin teslim etmeden dönmeyin” diyor. Nasıl yaparsanız yapın, mutlaka teslim edin demeye getiriyorlar. Edemiyor musun? O zaman hakkında tutanak tutarım, sen de savunma yazarsın. Kasım ayının başından beri ulaşamadığm, adresinde buamadığım için teslim edemediğim gönderiler yüzünden dört tane savunma yazmak zorunda kaldım. Hak mı bu?

“Gelmeyen  ya da olmayan postayı mı dağıtacağım?”

P.E.: Arkadaşımızın söylediği gibi her şey tam olarak böyle başladı. Aradan bir hafta geçtikten sonrada her dağıtıcı en az 60 adet gönderiyle dağıtıma çıkacak baskısı başladı. Benim çalıştığım şubede beş gün yoğun gönderi gelmedi ve ben 60 adet gönderinin altında dağıtıma çıktım diye işime son verildi. Gelmeyen ya da olmayan postayı ben nasıl dağıtıma çıkarayım? Ekonomik kriz almış başını yürüyorken, işsiz bıraktılar beni hiç yok yere. Bunların hiçbir halttan anladığı yok. Güvenlik görevlisini AKP’li diye müdür yaparsan, damat Berat’ın kuzeni diye genel müdür yaparsan ben böyle işsiz kalırım işte. Yönetim baştan aşağı değişmeli. İşten anlamıyorlar.

“Gönderi biriksin diye haftada iki gün izin almak zorunda kaldım”

T.Ç.: Neymiş efendim, her dağıtıcı aylık bin 600 gönderi dağıtmalıymış. Memurlara dokundukları yok ama en fazla geliri bizim üzerimizden kazandıkları halde bizim tepemize çöküyorlar. Gönderisi az gelen arkadaşlar işten atılmayalım diye her hafta en az iki gün izin almak zorunda kalıyor. Gönderim biriksin de çalıştığım günlerde 60 gönderinin altında dağıtıma çıkmayayım diye. Sonra halk bizi eleştiriyor, gönderilerimiz erken gelmiyor, kaç gündür şubede bekliyor diye. Hangi şartlar altında çalıştığımızı bir görseler halimize acıyacaklar.

K.E.: Bu durumların tek sorunu var. İşçilerin birlik olmaması. Bu asalak yöneticiler, işçilerin örgütsüzlüğünden yararlanıyorlar. Bakın Samsun’da üç, Ankara’da 14 işçiyi işten çıkardı PTT. İşten çıkarılan 17 işçi örgütlü olsa, biz sizinle şu anda adımız gidecek korkusu altında konuşmuyor olurduk. Asgari ücret 4 bin 250 TL oldu diye şükredenler de var, orası ayrı mesele tabii. PTT tasarrufa gidecekmiş. O zaman kurumda en fazla maaş alan müdürlerimizin elinden müdürlük yetkilerini alıp gişe memuru ya da güvenlik görevlisi yapın. Alın size tasarruf. Gerçek yüzlerini o zaman görürüz. Ama yapmazlar. Yapamazlar. Aynı bağın gülleri birbirlerinin kuyruğuna basmaz. Ee işçiler de hem şükredip hem de örgütsüz olunca böyle tepemize binerler işte. Ben şükür edilecek hiçbir şey göremiyorum. Ve ben bize bugünleri yaşatanları affetmeyeceğim. Bir kargo dağıtıcısı bir günde ücretli gönderilerden topladığı ücretle hem dağıtım yaptığı aracın bir aylık yakıt masrafını çıkarıyor hemde bir aylık maaşını. Ne tasarrufu? PTT’nin zarar etmesi imkansızken, imkansızı başarıyorlar. Söylemek istediğim son şeyse gidecek birileri varsa o ben değilim, bu asalaklar.

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER