HDP İzmir il başkanlığı binasına silahla saldıran ve Deniz Poyraz’ı katleden Onur Gencer’in yargılanmasına devam edildi. Onur Gencer hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Gün boyu görülen duruşmanın ardından dava 29 Nisan’a ertelendi.

Duruşma öncesinde adliye önünde HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP milletvekilleri Ayşe Acar Başaran, Serpil Kemalbay, Nuran İmir, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İzmir Kadın Platformu, Barış Anneleri ve Poyraz ailesinin katıldığı bir açıklama yapıldı.

Adliye önünde konuşan Sancar şunları söyledi: “17 Haziran’da Deniz Poyraz’ın kanı akıtıldı ama saldırının tek hedefi Deniz Poyraz değildi. Saldırı aynı zamanda HDP’ye’ydi. Saldırı aynı zamanda demokratik siyaseteydi, Türkiye’deki kadın ve demokrasi mücadelesine, barış mücadelesine yönelikti. O kurşunlar barışı demokrasiyi, kadın mücadelesini, emek mücadelesini hedef almıştı. Arkasında güçlü bir örgütlü plan vardı, sistemli bir cinayet hazırlanmıştı ve belki de onlarca kişinin katledilmesi hesaplanmıştı. Ama savcılık, emniyet, Bakanlık bu sistemli cinayeti münferit bir cinayet gibi gösterdiler, ellerindeki gücü örgütlü kötülüğü örtbas etmek için kullandılar. Bu örgütlü kötülüğü ancak örgütlü iyilikle yenebiliriz.”

İzmir Kadın Platformu: Geri adım atmayacağız

Sancar’ın konuşmasının ardından İzmir Kadın Platformu açıklama yaptı. Platform adına konuşan Günseli Kaya şöyle dedi: “Katliamı gerçekleştiren Onur Gencer’in en ağır cezayı almasını talep ediyoruz ama yetmez. Bu katliama yol verenin, hedef gösterenlerin, mahkeme salonunda güç verenlerin yargılandığı güne kadar mücadelemiz sürecek. Bilsinler ki ne yaparlarsa yapsınlar bizler mücadelemizden bir adım geri atmayacağız. Birbirimizi yaşatmak için faşizme erkek devlet şiddetine karşı yan yana, omuz omuza olacağız. Deniz’e sözümüz olsun hayalini kurduğun barışın, özgürlüğün ülkesini kuracağız.”

Duruşmadan notlar şöyle: 

• İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülecek olan Deniz Poyraz davası duruşmasına müdahale talepleri olan kurum temsilcilerine ve duruşmayı izlemek isteyen yurttaşlara adliyeye girişte zorluk çıkartılıyor.
• Duruşma salonu önünde DenizPoyraz’ın ailesi, avukatlar ve HDP milletvekilleri ve temsilcileri duruşmaya girmek için bekliyor. Mahkeme Başkanı savunma grubundan avukatlar ile ön görüşme yapıyor.
• Duruşmayı HDP, CHP milletvekilleri ve temsilcileri takip ediyor.
• Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim ve Emekçi Hareket Partisi sözcüsü Özge Akman da Deniz Poyraz duruşmasını takip ediyor.

Üç saatlik gecikme

• Salon kapasitesinin yetersiz olmasından ötürü duruşma üç saat geç başladı. Salona 100 kişi alındı. İlk duruşmada da aynı problem yaşandığı için mahkeme heyeti duruşmayı daha geniş olan 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi salonuna almıştı.
• 12.30 itibarı ile duruşmaya başlamak üzere belirli sayıda kurum temsilcisi ve avukat salona alındı. Taraf yoklamasına başlandı.
• Katılma taleplerinin alınması üzerine söz alan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Bu davaya katılma talebimiz vardır. Bu acı öncelikle bizim acımızdır, bu öfke öncelikle bizim öfkemizdir. Bu dava bizim davamızdır” dedi. Sancar, sanığın suçu tasarlayarak işlediğine ilişkin soruşturmadaki beyanlarına değinerek, saldırının sadece belli bir kişiyi hedef almadığını saldırının partiyi ve partinin temsil ettiği milyonlarca seçmenini hedef aldığını belirtti. Sancar, “Biz parti üyemizi, çalışanımızı, canımızı kaybettik. Bu nedenle bizim yalnızca mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığı yönünden mağduriyetimiz olduğu tespiti yerinde değildir. Mahkemenizin sorumluluğu yalnızca bize karşı değil tüm insanlığa karşıdır. Bu saldırı siyasi iktidarın HDP’yi hedef göstermesinin sonucudur” dedi.
• İnsan Hakları Gündemi Derneği Başkanı Av. Özlem Yılmaz söz alarak müdahillik talebinde bulundu: “Devlet yaşam hakkını ihlal etmemekle birlikte yaşam hakkını korumakla da yükümlüdür. Biz hem yaşam hakkı hem örgütlenme özgürlüğünün etkin soruşturulması için bu davada yer alıyoruz.”
• Çağdaş Hukukçular Derneği adına müdahillik talebinde bulunan Av. Erdoğan Akdoğdu: “DenizPoyraz ın katledilmesi sanki iki kişi arasındaki bir vaka gibiymiş gibi davranılıyor. Ancak Deniz, Kürt ve kadın kimliği sebebiyle bir faşist tarafından katledildi.”
• Genç LGBTİ+ Derneği adına söz alan Av. Mahmut Şeren davaya katılma talebinde bulundu.
• Türkiye İşçi Partisi adına Av. Aytekin AKTAŞ katılma talebinde bulundu.
• Avukatlar silahlı kolluk kuvvetinin duruşma salonundan çıkarılmasını ve silahların altında konuşmak istemediklerini beyan etti. Heyet güvenlik gerekçesiyle kolluğun salondan ayrılmasına izin vermedi.
• İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, “Bu suç bu kentte işlendi. Bu suç yalnızca bir insanın başka bir insanı öldürmesinden ibaret değildir. Bu suç bir arada yaşama iradesine yönelik işlenmiş bir suçtur. Baroların insan haklarını koruması kollaması kanunla tanınmıştır. Bu nedenle bu ihlalin olduğu her süreçte baroların da zararı doğmuştur. Katılma talebimizi kabul etmeniz gerekmektedir. Varsın bu kararı istinaf bozsun bu ayıp onların olsun” diye konuştu.
• Ayrıca Yalova, Bingöl, Bursa, Trabzon, İstanbul, Şırnak, Muş, Mardin, Diyarbakır barolarının yöneticileri de te tek söz alarak davata katılma taleplerini dile getirdiler.
• HDP İzmir milletvekili Serpil Kemalbay, “Biz bu davaya yalnızca Deniz Poyraz ile birlikte, bizim de katledilme olasılığımız olduğu için değil demokratik siyaset ve barış savunucusu olduğumuz için de katılıyoruz. Türkiye tarihinde katliamlar Mustafa Suphiler’den, Vartinis’ten, Kemal Kurkut’tan bu yana devam ediyor. Bu ülkede kim mücadele ediyorsa bu devlet tarafından ötekileştirilip katlediliyor. Biz bu tetikçilerin arkasındaki karanlık güçlerle yüzleşmezsek bu katliamların devamı gelecektir. Barış içerisinde yaşamak için bu davaya katılmak istiyoruz çünkü öldürülmek istenen geleceğimizdir” dedi.
• Mahkeme heyeti, Deniz Poyraz’ın ailesi, HDP milletvekilleri ve HDP İzmir il başkanlığı yöneticilerinin katılma talebinin kabulüne, diğer kurum ve kişilerin katılma taleplerinin reddine karar vererek duruşmaya 16.00’a kadar ara verdi.

 Deniz Poyraz’ın katili Gencer: “Beş dakika önce orada bulunsaydım bol leşli bir saldırı yapacaktım”

• Sanık Onur Gencer’in sorgusu yapıldı. Sanık sorgusunda savunma yapmaktan ziyade, aileyi ve avukatları tahrik eden söylemlerde bulundu. Gencer savunmasında, “Saldırıyı içimi soğutmak için yaptım. Pişman değilim. Kimseden yardım almadım. 16 Haziran günü içim içimi yiyordu, heyacandan uyuyamadım. Beş dakika önce orada bulunsaydım bol leşli bir saldırı yapacaktım. Abdullah Öcalan, Selahattin Demirtaş özel ilgi alanım. Onun dışındakilerin hepsi benim için aynı. Ha Deniz Poyraz, ha Murat Çepni keşke o da arada kaynasaydı” dedi.
• Gencer’in konuşmalarının ardından salonda yeniden gerilim yaşandı.  Avukatlar Gencer’in savunma yapmadığını, tahrik edici, suç unsuru barındıran cümleler sarfettiğini söylediler.  Mahkeme başkanının sanığın konuşmalarına müdahale edilmesini istediler.
• Daha sonra Gencer, yeniden savunmaya geçti. Gencer, yeniden tahrik edici cümleler sarf edince mahkeme başkanı tepki gösterdi.

Deniz Poyraz’ın anne ve babası da söz aldı

• Baba Abdülillah Poyraz şikayetlerini kürtçe tercüman aracılığı ile beyan ederek, sanığın IŞİD üyesi olup olmadığını bilmediğini, sanığın bir katil olduğunu ve hiç bir şekilde hiçbir kadına el uzatmaya hakkı olmadığını dile getirdi. Baba Poyraz, “Kızımın öldürüldüğü gün orada bulunan polisler bizi koruması gerekirken sanığı korudu. Bu nedenle bu davada katliamın arkasında bulunan karanlık güçlerin açığa çıkarılmasını istiyorum” dedi.
• Anne Fehime Poyraz şikayetlerini Kürtçe ve Türkçe olarak dile getirdi. Anne Poyraz, “Ben bir anneyim hiç bir anne böyle bir acı yaşamasın, biz barış istiyoruz, anneler ağlamasın, babaların yürekleri yanmasın. İlaçlarla yaşıyorum, gece kabuslar görüyorum. Biz barıştan yanayız, biz kan dökülmesini istemiyoruz. Ama biz barıştan vazgeçmeyeceğiz. Burada barışın temsilcisi olanlar bizleriz. Terörist ise bu katil ve zihniyetidir. Arkasındaki karanlık güçlerdir. Savunmasız bir kadını öldürüp ölü bedenine işkence eden bu katilin cezalandırılmasını istiyorum. Benim kızım Deniz, karıncayı incitmeyen bir insandı. Ben davamı halkıma bırakıyorum. Buradaki herkes benim için Deniz’dir” dedi.
• DenizPoyraz’ın kardeşleri Rahşan Poyraz, Yıldız Poyraz ve Kardelen Poyraz sanıktan şikayetçi olduklarını, en ağır cezayla cezalandırılmasını talep ettiklerini belirtti.

Av. Arslan: Deliller karartıldı

• Tanık ifadelerinin ardından Avukat Türkan Arslan, saldırgan Gencer’e yöneltecekleri sorular öncesinde sanığın babası, kızkardeşi ve diğer yakınlarının bugün için dinlenmemesini talep etti. Mahkeme heyeti ise, sanığın yakınları olan tanıkların dinlenmesine karar verdi. Heyetin bu kararının üzerine Avukat Arslan, “Maddi gerçeğin açığa çıkmasına engel oluyorsunuz, böyle devam edeceksek biz çekilelim, iddianamedeki istenilen ceza doğrultusunda siz davayı karara bağlayın” dedi. Türk Telekom Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılmasını, çalışanlarına psiko teknik belgesi alma zorunluluğu getirilip getirilmediği, bunun için İzmir ilinde herhangi bir şirketle anlaşma yapılıp yapılmadığını sorulmasını talep etti. Arslan, eminiyete de müzekkere yazılmasını, olay yeri kamera görüntülerinin ham hali, niçin kesik görüntüler alındığı, olay yerinde kaç ekip olduğu, terörle mücadele dışında hangi ekiplerinin bulunduğunu sorulmasını istedi. Arslan,  “Delillerin karartıldığı, eksik toplandığı, toplanmasını yönünde ciddi şüphelerimiz var” dedi.

29 Nisan’a ertelendi

• Mahkeme heyeti, tanık ifadelerini de dinledikten sonra sanığın tutukluluk halinin devamı ile duruşmanın 29 Nisan 2022 tarihi saat 09.00’a bırakılmasına karar verdi.

Geçen ayki ilk celsede ne olmuştu?

29 Aralık 2021’deki ilk celsede Deniz Poyraz ailesinin avukatları şu hususları öne çıkarmışlardı:

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından etkin soruşturma yürütülmemiştir. Katil saldırganın, sanık sandalyesinde tek başına oturmasının temel sebebi saldırının ve cinayetin arka planının aydınlatılması konusundaki siyasi iradenin eksik olmasıdır.

Aynı zamanda İzmir CBS ve ona bağlı kolluğun maddi gerçekliğin tüm detayları ile ortaya çıkarılması konusundaki irade eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bu irade eksikliği delillerin gereken özen, titizlik ve hassasiyetle toplanmamasına ve delillerin karartılmasına neden olmuştur.

İzmir CBS Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından soruşturmanın yürütülmesinin, maddi gerçekliğin tüm yönleriyle ortaya çıkarılmasına hiçbir katkısı olmamıştır. Savcılığın elindeki yasal imkan ve olanaklar saldırının arka planının ortaya çıkarılması için kullanılmamıştır.

Aksine, maddi gerçekliğin tüm yönleriyle açığa çıkarılmasını manipüle etmek üzere kullanılmıştır. Soruşturma sayısız taleplerimizle genişletilmiş ancak Savcılığın ve kolluğun kasıtlı yaklaşımı nedeniyle derinleştirilmemiştir.

Yakalanan sanıkla sınırlı, yüzeysel ve göstermelik bir soruşturma yürütülmüştür. Çünkü, saldırının mağdurunun HDP ve HDP’li Deniz Poyraz olması nedeniyle Savcılık adına delilleri toplayan, muhafaza eden, ifadeleri alan, delil analizleri yapan, delilleri yorumlayan, kendisine göre delilleri ayıklayan birim olan İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi tarafsız ve bağımsız hareket etmemiştir.

İlgili haberler

• Deniz Poyraz davası 24 Ocak’a ertelendi
• HDP binasına saldırıp Deniz Poyraz’ı öldüren Onur Gencer hakkında ağırlaştırılmış müebbet istemi