TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) Ankara Şubesi, Atatürk Orman Çiftliği’ne 1928 yılında inşa edilen Ankara Çimento Fabrikası ve arazisinin, değiştirilen imar planlarıyla ranta açılmasıyla ilgili açıklama yaptı.
Atatürk Orman Çiftliği’ne 1928 yılında inşa edilen Ankara Çimento Fabrikası ve arazisi geçen günlerde değiştirilen imar planlarıyla ranta açıldı. TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) Ankara Şubesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Atatürk Orman Çiftliği’ne ilişkin hazırladığı imar planlarına yönelik bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, imar planlarının beşli çeteden Limak Holding için değiştirildiğinin altı çizildi.
Limak Holding’in çıkarları için değiştirilen imar planlarıyla Atatürk Orman Çiftliği arazisi üzerine konut ve ticaret alanı inşa edilmesinin önünün açıldığına vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
- Alan üzerinde bulunan tarihi Ankara Çimento Fabrikası ve arazisi 1989 yılında özelleştirilmiş ve yabancılara satılmış, 25 Mart 2011 tarihinde Limak Holding’e bağlı Limak Batı Çimento Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne devredilmişti. Ankara Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu 24 Mayıs 2019’da fabrika alanında imar planı yapılmasına onay vermiş ve geçtiğimiz yıl haziran ayında aynı bölgenin imar planı değişikliği gündeme gelmiş; ancak açılan davalar ve gelen tepkiler üzerine değişiklik sağlanmamıştı.
- Ayrıca Asbest Söküm Uzmanları Derneği arazi üzerinde bulunan Çimento Fabrikası’nın yıkımına dair halk sağlığını tehdit edebilecek bir durumun söz konusu olduğunu belirtmiş ve asbest ve benzeri malzemelerden arındırılmadan ana yıkıma geçilmesine kesinlikle izin verilmemelidir uyarısında bulunmuş ancak ilgili kurum ve kuruluşlardan bu durum için ne gibi önlemler alınacağı ile ilgili herhangi bir açıklama gelmemiştir.
“Ranta hazır hale getirildi”
Atatürk Orman Çiftliği’nin geçen yıllarda kaçak Saray, millet bahçesi, Ankapark gibi projeler için talan edildiği de hatırlatılan açıklamada, “Çiftlik arazisine yapılan her müdahaleye HKMO Ankara Şubesi olarak karşı çıktık, davalar açtık ve sürecin takipçisi olduk. Yıllar içinde yapılan özelleştirme ve devir işlemleri ile ranta hazır hale getirilen bu bölgede olduğu gibi kamunun yararına olmayan, ranta ve sömürüye zemin hazırlayan, hiçbir yasal zemini bulunmayan her durumun tam karşısında olacağımızı, süreci takip etmeye devam edeceğimizi basına ve kamuoyuna saygıyla duyururuz.”