İzmir Konak’ta Atatürk’ü, İsmet İnönü’yü, Tevfik Rüştü Bey’i ağırlayan, birçok İzmir Valisi’ne konut olan, yüzlerce özel davete, kokteyle ve törene ev sahipliği yapan 130 yıllık Vali Konağı harabeye döndü. İzmirli dört avukat, ilgili kurumların metruk yapıya dönen tarihi binaya yönelik sorumluluklarını yerine getirmesi için çağrı yaparak başvuruda bulundu.

A3 Haber Merkezi | İzmir Konak’ta Mithatpaşa Caddesi ile Mustafa Kemal Sahil Bulvarı arasında yer alan ve Vali Konağı olarak kullanılan tarihi bina metruk yapıya dönüştü. Tarihi binanın atıl durumda olması kamuoyunun tepkisini çekerken resmi kurumlar senelerdir konu hakkında birçok açıklama yapmasına rağmen ne zaman somut bir adım atılacağı merak konusu oldu.

İzmirli Avukatlar Murat Fatih Ülkü, Hilal Elbüken, Uluğ İlve Yücesoy ve Ahu Tahmilci; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Konak Belediyesi ve İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun tarihi binaya yönelik sorumluluklarını yerine getirmesi yönünde çağrıda bulunarak hukuksal süreci başlattı.

Avukatların yayımladığı açıklama şu şekilde:

“Vali Konağı sahipsiz değildir”

Tüm İzmirlilerin bildiği üzere, “Vali Konağı” binası, yapılış süreci, kent tarihindeki anlamı, Cumhuriyet’in kurucusu ulu önder Atatürk’ün konaklamış olması, bu binanın/yapının simgelediği değerler ve kavramlar ile birlikte, yapılmasından bu yana geçen 130 yılda İzmir ile bütünleşmiş, “İzmir”in ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir.

“Vali Konağı” bir bina olmanın çok ötesinde İzmir’in geçmişi, tarihidir, kent kültürünün bir parçasıdır. Bu doğrultuda “Şu haliyle olduğu gibi Vali Konağı’nın bir viraneye dönmesine izin vermek İzmir’den, İzmir’in tarihinden ve İzmirlilikten bir şeyler koparmak demektir. Yüz yıldan fazladır varlığını sürdüren bu özgün yapının kurumlar arası elden ele dolaşarak atıl durumda bırakılmasına dur demek ve gelecekte de varlığının devamını sağlamak ise hepimizin sorumluluğudur.” diyerek İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Konak Belediyesi ve İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ na görev ve yetkileri gereği; Katip Çelebi Üniversitesi’nin de kendisine tahsis edilmiş olması anlamında sorumlulukları bulunduğundan bu kurum ve kuruluşlara; “Vali Konağı”nın, geçen yıllar içinde gerekli önlemlerin alınmaması, korunmaması ve gerekli bakımların yapılmaması nedeniyle; düştüğü bakımsız, sahipsiz ve yıpratılmaya uygun, savunmasız halinden kurtarılarak; kendi tarihi, kültürel, sosyal konumuna uygun biçimde değerlendirilerek yeniden İzmir’e kazandırılması konusunda işlem/işlemler tesis edilmesi” istemiyle başvuruyoruz.

“TÜM İZMİRLİLERİN VALİ KONAĞI’NA SAHİP ÇIKACAĞINA İNANIYORUZ”

Avukatlar örnek başvuru dilekçesini de paylaştı: