A3 Haber

Kılıçdaroğlu’ndan “ya bana katılın, ya yolumdan çekilin” açıklaması

Kılıçdaroğlu’ndan “ya bana katılın, ya yolumdan çekilin” açıklaması

Kılıçdaroğlu’ndan “ya bana katılın, ya yolumdan çekilin” açıklaması
Mayıs 01
10:10 2022

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı, “Ya bana katılın, ya yolumdan çekilin” çıkışıyla ilgili açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığı açıklaması olduğu yönünde yorumlara neden olan sözleriyle ilgili, “Bu bir adaylık açıklaması değil, bu bir manifesto” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’deki grup toplantısı sırasında sarfettiği “Ya bana katılın, ya yolumdan çekilin” sözlerinin, cumhurbaşkanlığına aday olduğu şeklinde yorumlanmasıyla ilgili açıklama yaptı.

Kılıçdaroğlu, sözlerinin bir manifesto olduğunu, adaylık açıklaması olmadığını dile getirdi. Kılıçdaroğlu, “Bu çok kısa, içi dolu dolu bir manifesto. Bu manifestonun tarihsel değeri var, aynı zamanda Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu da gösteriyor ve bu manifesto aynı zamanda sağduyulu bütün insanların hangi partiden olursa olsun göreve davet edilmesi manifestosudur. Bütün vatandaşlarımızın bana katılmalarını istiyorum çünkü bana katıldıkları zaman şunu söylüyorum; onlara daha güzel, herkesin iş güç sahibi olduğu, daha uygar, itibarı olan, demokrasisi gelişmiş bir Türkiye, 5’li çetelere çalışan değil kendi halkına hizmet eden bir iktidar vaat ediyoruz. Bana katılmayacaksanız yolumuzdan çekilin çünkü biz iktidara yürüyoruz” ifadelerini kullandı.

Sözcü’den Ruhat Mengi’ye konuşan Kılıçdaroğlu, Gezi Davası’ndan çıkan hukuksuz hapis kararlarıyla ilgili de, “İnsan hakları ihlalleri artık bir ülkenin değil bütün dünyanın ortak sorunudur. Dolayısıyla bunu bir ülkenin kendi sınırları içine hapsetmek ve dünyanın görmesini engellemek artık mümkün değil. Siz insana da, doğaya da, çevreye de saygı duymak zorundasınız ve hakkını teslim etmek zorundasınız. Erdoğan’ın Gezi olayları dolayısıyla intikamcı bir tavır takınmasının temeli Gezi’de gençlerin gösterdiği tepkiye karşı diz çökmesidir” diye konuştu.

“Erdoğan, yaptığı haksızlığı biliyordu, Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilmesine karşı, adaletsizliğe karşı toplumda biriken öfkenin dışa yansımasıydı bu bir anlamda, dolayısıyla Gezi eylemleri sadece Türkiye’deki gençlerin değil bütün dünyanın takdirini topladı, insanların doğaya olan bağlılıklarını ortaya koydu ve Gezi eylemlerinde siyaseten sadece bir grup insan yoktu” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Nazi mahkemesi gibi”

  • “Ak Partili de vardı, MHP’liler de vardı, CHP’liler de vardı, yaşlılar da, gençler de vardı, iftar sofraları kuranlar, namaz kılanlar da vardı, yani toplumun ortak tepkisi orada dile geldi. Erdoğan bu eylemin kendisine geri adım attırmasını bir türlü hazmedemedi ve bir şekliyle onlardan intikam almak istedi. Gezi olayları dolayısıyla kurulan mahkemenin Almanya’daki Nazi mahkemelerinden bir farkı yok, orada da insanlar nasıl mahkum edildiyse benzer olaylar burada da oldu. Siz herhangi bir davada yargılanıyorsunuz, beraat ediyorsunuz, aradan bir süre geçiyor beraat ettiğiniz davadan yeni mahkeme geliyor, Saray’dan aldığı talimatla müebbet hapse mahkum ediyor. Bu insanlar kendilerini hiçbir zaman suçlu görmediler, çünkü bu insanlar hiçbir zaman bireysel çıkar peşinde koşmadılar, tek arzuları demokrasiydi, güzel bir Türkiye’de, özgürlükçü bir Türkiye’de yaşamaktı, buydu talepleri. Hatta dava görülüyor diye yurt dışından geldiler, siz bunları aldınız mahkum ettiniz. Dolayısıyla bu haksızlığı sokaktaki sade vatandaş da biliyor, dünyada vicdanı olan herkes de biliyor. Mısır’da darbe yapıldığı zaman Erdoğan karşı çıktı değil mi işine gelince başka bir ülkede olan darbeye karşı çıkıyorsunuz ki karşı çıkabilirsiniz, bu hakkınız.”

“Altılı masa karar verecek”

Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda kesin kararlı olup olmadığı sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu, kararın 6 muhalefet partisi liderinin yer aldığı masadan çıkacağına vurgu yaparak şunları söyledi:

  • “Gerçekten büyük bir samimiyetle söylüyorum, kararı 6’lı masa olarak beraber alacağız, bir kişinin çıkıp ‘ben adayım’ demesi asla doğru değil. Son yayınladığımız bildiride cumhurbaşkanı adayının niteliklerini saydık, bu niteliklere sahip olan birini seçeceğiz. 6 liderin tarihsel bir sorumluluğu var, hiçbirimiz kendi partimizin gözüyle olaylara bakmıyoruz, hepimiz ortak olarak Türkiye’nin geleceğini düşünüyoruz.”

“21’inci yüzyılda 10 milyon kişi karanlıkta”

Fahiş zamlara karşı protesto başlatarak faturalarını ödemeyen ve elektriği kesilen Kılıçdaroğlu, elektriğe zam beklentisiyle ilgili değerlendirme yaptı. “Tekrar eylem mi yapacaksınız?” sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

  • “Milletvekillerinin soru önergelerine verilen yanıtta 2021 yılında 3 milyon 447 bin hanenin elektriği kesilmiş bu resmi bir rakam. 5 kişiden, 100 binden, 1 milyondan söz etmiyorum, 3 milyon 447 bin abonenin elektriği kesilmiş. Her abone 3 kişiden oluşursa ki 5-6 kişilik aileler var, yaklaşık 12 milyon eder. 12 milyon kişinin elektriğinin kesildiğini, karanlığa gömüldüğünü ben değil onlar söylüyorlar. Daha önce bu sayı medyada hiç haber olmadı ama en az 10 milyon kişinin 21.yüzyılda karanlığa mahkum edildiğini benim geniş kitlelere anlatmam gerekiyordu, bunun yolu benim elektriğimin de kesilmesiydi, o nedenle eşimle karar aldık, ödemedik ve bizim elektriğimiz de kesildi. Dağıtım şirketlerinin sahibi olan 5’li çeteye, Cengiz Holding’e hizmet eden bir yapı yaklaşık 4 milyon abonenin elektriğinin kesilmesine yol açtı.”

“Hepsinin evine ziyarete gideceğim”

Elektriği kesilen ailelerin evine ziyarete gitmesinin ardından karşı karşıya kaldığı “O evin elektriği aslında kesik değildi” polemiği ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, “Elektriği kesilen evlere gittim, doğru. ‘Hayır bu ailenin elektriği hiç kesilmedi’ diyebiliyorlar mı, demiyorlar. O ailenin çocukları da var ve gittiğimizde elektrikleri kesikti. Sonradan tabii, ben gittim ya, hemen elektrik faturaları ödeniyor, elektrikleri açılıyor. Bilsem ki faturaları ödeyeceksiniz hepsinin evine tek tek ziyarete gideceğim” diye konuştu.

“Bu sene elektriği kesilen abonelerin sayısı geçen yılkinden 30 bin daha fazla” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu bir insan hakkıdır, insanlıktan çıkan bir yönetim insan hakkını anlayamaz. İnsanlıktan çıkmışlar bunlar. Evdeki küçük çocuk karanlıkta nasıl duracak, kışın nasıl duracak, gittiğim bazı evlerde sadece elektrik değil doğalgaz da kesikti. Gittiğim evlerden birinde 3 çocuk annesi diyor ki ‘Çalışsam asgari ücret alacağım, çocuklarımı bırakacağım kreşe yetmeyecek’ Biz o ailenin iş ve kreş sorununu çözdük ama böyle milyonlar var. Sosyal devlet dediğimiz devletin bu ailelere bakması, karanlıkta bırakmaması lazımdı” ifadelerini kullandı.

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER