MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na Van’daki konuşması üzerine “bölücülüğün tarafına geçti” diyerek “Ben Demirtaş, Kavala olmadan yaşayamam diyorsan, sen de kendine orada boş bir ranza bulursun” diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin haftalık grup toplantısında açıklamalarda bulundu. MHP liderinin gündeminde Atatürk Havalimanı’na yapılan millet bahçesi, terör sorunu, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği başvurusu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Van’daki ‘Belediye Başkanları Çalıştayı’ndaki konuşması vardı. Bahçeli, ana muhalefet liderinin konuşmasını “vahim” diye adlandırarak, iktidar olması durumunda tutukluluğu devam eden HDP eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılacağı açıklamasına tepki gösterdi.
“Yeni bir Gezi yaratamazsınız”
Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
- Geçtiğimiz Pazar günü bir yandan İstanbul’un fethinin yıl dönümünü kutlarken diğer yandan Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi açılışını yaptık. Çok şükür yer gök bayrakla süslenmiştir. Hem İstanbul’un fethini kutladık hem de İstanbul’un nefesi olacak fidanları sizlerle buluşturduk. Bunları çekemeyen CHP ve aynı zihniyetliler yine kaybedecektir. Bunların gündemi ağaç, çevre değildir. Tek gayeleri Türkiye’nin önüne taş koymaktır. Kimin sorumlu kimin suçlu olduğu herkesin malumudur. Şunu söyleyeyim ki Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nden yeni bir Gezi Parkı yaratabileceklerini düşünmesinler. Su testisi su yolunda kırılır.
“İsveç ve Finlandiya’nın ikna çabaları boşuna”
- Özgürlükte terör iki karşı kutuptur. Demokrasi, terörün sığınağı olamayacaktır. Terörü insan hakları olarak görmek kabul edilemez. Türk milleti engin bir basirete sakindir, bu nedenle düşmanlıkları şuurla tespit edebilir. Bizi tanımayanlara tarihimize bakmalarını tavsiye ederim. Biz namertleri biliriz, nimet bilmezleri tanırız. Terörle mücadelemiz zalimlerle, emperyalistlerle mücadeledir. Bunlar Türkleri Anadolu’dan çıkarmak isteyenlerdir. İsveç ve Finlandiya’nın NATO konusunda bizi ikna çabaları boşunadır çünkü bu ülkeler samimi değildir. Arayan dervişi tekkede, hacıyı Mekke’de, aranan teröristleri de bu ülkelerin başkentlerinde bulabilirsiniz. İsveç ve Finlandiya terörler arasına mesafe koymadan nasıl NATO’ya girecektir? Olacak iş midir bu? Bu, hangi mantığa, ahlaka sığabilecektir? Bu iki ülke kırmızı kart sevdalısıdır. PKK’ya tavır alıp da YPG’yi kollamak olmaz. İkisi de aynıdır, ikisi de bölücü terör örgütüdür. Birliğine saldırılan ülke İsveç, Finlandiya değil Türkiye’dir. Ayrıca ABD’nin tahrik ve tertipleri, terör örgütlerine silah, mühimmat ve eğitim sağlaması söz konusudur. Tüm bu olanların sinsi bir planın parçası olduğu bellidir.
“Miçotakis’in canı denizin dibini çekiyor”
- Atina yönetiminin silahlanma yarışına girmesi de bizi gösteriyor ki, Miçotakis’in denize dökülen dedeleri ders olmamıştır, canları yine denizin dibini çekmektedir. Yunanistan’ın F-35 savaş uçağı talebi ve Türkiye’ye yönelik tavrı barışçıl bir tavır değildir. 12 ada hala içimizde bir yaradır. Bu adalar elimizden haksızca alınmıştır. Bugünkü şartlarda Türkiye’ye 12 ada üzerinden silah gösterilmiştir. İç ve dış işgalciler şunu bilsin ki çalınan mal, sahibine mutlaka geri döner. Ya seve seve ya da zorla… Yunan hükümeti her anlamda kaypaktır. Türkiye’nin, Yunanistan’ın yayılmacı politikasına müsaade etmesi mümkün değildir. 12 adayı unutmadık, unutmayacağız, bir gün geri alacağız.
“Terörle mücadelede icazet alacak değiliz”
- Terörle mücadelede altın bir dönem yaşıyoruz. Terörün belini kıracağız. Dünyayı başlarına yıkacağız. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı gibi tüm bölgelere sık sık saldırı girişimi olmaktadır. Bugünlerde çoğalmıştır. Türkiye’ye, Ankara Mutabakatı’na uyma çağrısı yapılması anlamsızdır. Oyalama süreci Türkiye’ye hep kana mala olmuştur. Teröristlerin yuvalandığı her yer bizim için hedeftir. Türkiye’nin Suriye veya Irak’ın toprağında gözü yoktur. Tam aksine biz, sınırlarımıza sıralanan yılanların başını koparacağız. Teröristler neredelerse bulup yok edilecektir. İcazet alacak değiliz. Bağımsızlığımızı ve toprak bütünlüğümüzü riske atmayacağız. Gazabımız mübarek olsun. Vur Memed’im, Hak için vur! Sen bayraksın, sen vatansın. Vur ki, dünya utansın!
“Darbe mi yapacaksın Kılıçdaroğlu?”
- Bugün milli meselelerde bile ihtilafa düşen bir muhalefet karşımızdadır. Ülkemize hizmetlerde bulunan iş adamlarımıza ‘beşli çete’ diyen Kılıçdaroğlu, hain arıyorsa teröristlere bakmalı ve haddini bilmelidir. Kılıçdaroğlu’nun Van’da yapmış olduğu vahim konuşma göstermiştir ki, Kılıçdaroğlu bölücülüğün tarafına geçmiştir. Demirtaş’ın, Kavala’nın serbest bırakılmasını istiyorsanız bana oy verin demiş. Dedik, dedik anlamıyor. Sanırsın yüzü kösele derisi. Kaç kez söyledik, Demirtaş teröristtir, Kavala muhbirdir. Darbe mi yapacaksın? PKK ile beraber devleti mi ele geçireceksin? Amacın ne? Biz emperyalizmin kurşun askeri Kılıçdaroğlu’na mı inanalım? Terörist savunanın terörist olduğunu bilmiyor musun? Siyasi endişeler seni ne hale getirdi! CHP’yi götürüp Kandil mağaralarına çürümüş ceset gibi bırakmaya utanmıyor musun? Ben Demirtaş, Kavala olmadan yaşayamam diyorsan, sen de kendine orada boş bir ranza bulursun. CHP tarihi itibarını kaybetmiştir. Bu tablo zillet değil midir sorarım size? Gelmiş biz mücadele vermiş bir partiyiz diyor, o parti bu parti değildir. Atatürk’ün CHP’si ile şimdi ki CHP aynı değildir. Zorlama boşuna, senden Cumhurbaşkanı falan olmaz.
“Altılı masanın bildirisi tutarsız ve gündemden uzak”
- Altılı masa bir de reklam çekmiş, vatan sevgisi demiş. Bir de 10 maddelik ilkeler listesi açıklamış. Tutarsız, birbiriyle çelişen, ülkemizin gündemiyle alakası olmayan şeyler. Bu masa, bölücülerin ekmeğine yağ süren bir çarpıklıktır. Biz bunlara boşuna zillet demiyoruz. PKK’nın ele başlarının bunlara destek açıklamaları şaşırtmıyor artık. Bu zillet ittifakı tezkereye hayır dedi mi, dedi. Terörle mücadeleye kaşı çıktılar mı, çıktılar. Bilgilendirin deyip gerçek niyetlerini saklıyorlar. Türkiye zillete yenilmeyecektir.”