A3 Haber

SGK ile anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarında vatandaştan tahsil edilen ücrete yüzde 40 zam yapıldı

SGK ile anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarında vatandaştan tahsil edilen ücrete yüzde 40 zam yapıldı

SGK ile anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarında vatandaştan tahsil edilen ücrete yüzde 40 zam yapıldı
Ağustos 26
09:47 2022

SGK’nin tüm sağlık hizmeti sunanlardan satın aldığı hizmetlerle ilgili fiyat tarifesi güncellendi. Özel sağlık kuruluşlarında vatandaşan alınan bedel de yüzde 40 oranında zamlanmış oldu. Dr. Ergün Demir ve Dr. Güray Kılıç, kişisel bloglarında, yüzde 40’lık bu zammın ayrıntılarını analiz ettiler…

Dr. Ergün Demir – Dr. Güray Kılıç | Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), sözleşme/protokol yaptığı tüm sağlık hizmet sunucularından satın aldığı sağlık hizmetleri için fiyat tarifesini güncellemiştir. Buna göre tanıya dayalı cerrahi operasyon ve özellikli işlemlerin bedellerinde yaklaşık yüzde 40 oranında artış yapılmıştır. Bu durumda da özel sağlık kuruluşlarında vatandaştan alınan SUT bedelinin yüzde 200’üne kadar olan ilave ücret miktarı da böylece yüzde 40 zamlanmıştır. 25 Ağustos 2022 tarihli ve 31934 1. Mükerrer Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılmasına dair tebliğ ile;

a) Bazı ilaçlar bedeli ödenecek ilaçlar listesine ilave edilmiş, bazı ilaçların katılım payı muafiyeti ile geri ödeme kriterlerine ilişkin güncellemeler, yatarak tedavileri kapsamında sağlık hizmeti sunucuları tarafından kullanılan bazı tıbbi malzemelerin de geri ödeme bedellerinde değişik oranlarda artış yapıldı.
b) Finansmanı sağlanan sağlık hizmetlerinde ise tanıya dayalı işlemler (paket işlemler), diğer bir deyişle, operasyon ve özellikli işlemlerin fiyat uygulamalarına yüzde 40 oranında artış yapılmıştır. Bu durumda vatandaşların özel hastanelerde yasal (legal) olarak ödedikleri ilave ücrette de yüzde 40 daha artış olacaktır.

SGK, genel sağlık sigortası (GSS) kapsamında genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişilere, hak sahiplerine sunulan sağlık hizmetlerini kamu-özel ayrımı yapmaksızın tüm sağlık hizmet sunucularından (kamu-özel-üniversite sağlık hizmet sunucuları, eczaneler ve optisyenler) sağlık hizmeti satın alım sözleşmesi/protokolü yapılması suretiyle satın almaktadır. Kurum ile sözleşmeli/protokollü sağlık hizmeti sunucularından alınan sağlık hizmetlerinin bedelleri ise genel sağlık sigortası fon gelirlerinden karşılanmaktadır.

Tanıya dayalı işlemlere yapılan bu artış vatandaşa nasıl yansıyacak?

İlave ücret, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 73. Maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Kurumla sözleşmeli vakıf üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) belirlenen sağlık hizmetleri bedeline ek olarak, kişilerden bu bedelin iki katına kadar (yüzde 200) ilave ücret alınabilmektedir.

Tanıya dayalı işlemler (paket işlemler) diğer bir deyiş ile operasyon ve özellikli işlemlere zam yapılması ile Kurum’la sözleşmeli/protokollü tüm sağlık kurum ve kuruluşları, müracaat eden genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişilere sundukları sağlık hizmetlerin bedelini SGK’dan yüzde 40 artmış olarak alacaktır. Böylece de vakıf üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarının da legal olarak bu kişilerden talep ettikleri ilave ücrete yüzde 40 zam yapılmış olmaktadır.

Örneğin en sık yapılan operasyonlardan örnekler:

Maalesef özel hastanelerin çoğunda yasal olarak ödenmesi gereken ilave ücretin çok ötesinde bedel talep edilmektedir.
Birçok özel hastane ve sağlık kuruluşu, her türlü tıbbi işlem için SUT bedellerinin yüzde 200’ü ve çok daha ötesi olan bedeli ilave ücret adı altında vatandaştan almaktadır. Daha çok cerrahi işlemlerde olmak üzere kayıt dışı olarak elden ödeme şeklinde uygulamalar çok hızlı bir şekilde artmaya başlamıştır. SGK’dan özel kurumlara yapılan ödemeler ise adeta sübvansiyon niteliğinde olup, bu SUT değişikliği ile birlikte bu miktar da artmış olacaktır.
SGK’nın bu artışla birlikte zaten yapması gereken denetimleri sıkılaştırması ve cezaları arttırması, ihlal yapan özel hastaneler ile sözleşmesini iptal etmesi gerekmektedir. Oysa SGK’nın 5510 sayılı Kanun ve buna bağlı sözleşmelerle belirlenmiş denetim mekanizmasını yeterince ve etkin biçimde kullanmadığı aşikardır.

Sonuç olarak…

Kamu hastanelerinde muayene ve ameliyat randevusu alınamaması önemli bir sorundur.
Hastalar birçok branşta ve yan dalda Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevu alamadıkları için kamu sağlık hizmetine ulaşamamaktadır. Bu durumda parası olanlar veya borç para bulabilenler özel sağlık kuruluşlarına yönelmektedir.
Sağlık Bakanlığı, SGK ile tüm kamu hastaneleri adına sağlık hizmetlerinin bedeli için anlaşma yapmakta ve yılda bir kez karşılıklı pazarlıkla global bütçe belirlenmektedir. Sağlık Bakanlığı hazırladığı yönetmelik ile de global bütçeden hangi hastaneye ne kadar finansman ayıracağını saptamaktadır. Yapılan bu son düzenlemenin kamu üniversite ve devlet hastanelerinin yaşadığı finansal sıkıntıyı atlatabilme ve borçlarını ödeyebilme imkanı sağlayabileceği ön görülebilir. Ancak asıl kazananın hem doğrudan SGK’den kaynak aktarımı hem de “sağlanan hasta-müşteri”den alacakları ilave ücret bedelinin artması ile özel hastaneler olacağı da aşikardır.
Kamu üniversite ve devlet hastanelerinde muayene, tetkik, ameliyat randevusu alamayan Kurum’la sözleşmeli vakıf üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaat etmek zorunda kalan vatandaşlar ise ilave ücret ödeyebilmek için daha fazla elindeki avucundaki satmak, borç para bulabilmek veya kredi çekmek zorunda kalacaklardır.

About Author

Ergün Demir

Ergün Demir

Related Articles

TÜM HABERLER