Cumhuriyet’in birinci sayfasında “başyazı” olarak yayımlanan ve editoryal olarak gazete yönetiminin görüşlerini yansıtan “Olayların Ardındaki Gerçek” başlıklı köşede, “Türkiye’nin ileride Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üye olmasının, ulusal çıkarlarına uygun olduğu” görüşü savunuldu.

Eskiden “Şanghay Beşlisi” olarak da bilinen örgütün zirve toplantısına AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan katılmıştı. Erdoğan’ın katılımının ardından Cumhuriyet gazetesinde “Şanghay Örgütü’nün önemi” başlığıyla yayımlanan yazıda, “Bu örgüte katılan ülkeler demokrasi ile yönetilmiyor, Türkiye’nin bu örgütte yer alması sakıncalıdır iddialarının, dünyadaki gelişmelerle ters düştüğü” iddia edildi. Yazıda, “ABD, bütün dünyada otoriter devletlerle işbirliği yapıyor, milli çıkarları için her türlü model ülke ile içli dışlı ilişkiler içinde bulunuyor” denildi.

“Olayların Ardındaki Gerçek” başlıklı köşedeki yazıda “Türkiye’nin demokrasi yaşamında karşılaştığı iki gerici faşist darbe (12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980) ve 15 Temmuz 2016 casusluk kalkışması, ABD’nin denetim ve desteği ile gerçekleşti. Bütün dünya tarafından bilinen bu durum hiçbir zaman unutulmamalıdır” ifadelerine yer verildi.

Cumhuriyet gazetesi “Çin’in ekonomik açıdan ABD’yi yakalarken, aynı zamanda onunla bir hesaplaşma evresine girdiğini” yazdı ve “ABD liderliğinde, NATO ve AB ülkeleri Rusya’ya ambargo uygularken ve ABD, Çin’i çembere almak isterken Çin ve Rusya devlet başkanlarının birlikte olmaları ve karşılıklı konuşmaları dikkate alınmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Yazının ilgili bölümü şöyle:

• Bu aşamada, bir NATO üyesi olarak Türkiye’nin Avrasya’yı temsil eden böylesi bir toplantıya katılması ve ileride bu örgüte üye olması, ulusal çıkarlarına uygundur. Bu örgüte katılan ülkeler demokrasi ile yönetilmiyor, Türkiye’nin bu örgütte yer alması sakıncalıdır gibi iddialar, dünyadaki gelişmelere ters düşmektedir. ABD’nin demokrasi modeli olarak görülmesi de yanlıştır. ABD, bütün dünyada otoriter devletlerle işbirliği yapıyor, milli çıkarları için her türlü model ülke ile içli dışlı ilişkiler içinde bulunuyor.
• Şu soru unutulmasın: NATO dünyaya demokrasi mi ihraç ediyor? Türkiye’nin demokrasi yaşamında karşılaştığı iki gerici faşist darbe (12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980) ve 15 Temmuz 2016 casusluk kalkışması, ABD’nin denetim ve desteği ile gerçekleşti. Bütün dünya tarafından bilinen bu durum hiçbir zaman unutulmamalıdır…
• Türkiye’nin ulusal çıkarları dış politikada hiçbir yararı olmayan ideolojik saplantılara yer vermeden geniş bakış açısıyla ilişkilerini sürdürmesine bağlıdır. Türkiye, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve özgürlüklerden ödün vermeden, dünyanın gerçeklerine sırt çevirmeden ulusal çıkarlarının gereklerini yerine getirmek zorundadır.

Erdoğan “Hedefimiz üyelik” demişti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Semerkant’taki Şangay İşbirliği Örgütü Liderler Zirvesi dönüşünde gazetecilere Türkiye’nin örgüte üye olmayı hedeflediğini söylemişti.

“Şimdi bundan sonraki süreç ise bu işin en ileri kademesine doğru atılacak bir adımdır. Bu adım da tabii önümüzdeki dönemin ev sahibi olacak Hindistan’daki görüşmelerde belki gündeme daha ileri seviyede gelecek. Üye olmak-olmamak hepsi ayrı ama bizim bu ülkelerle olan münasebetlerimiz, bu atılan adımla çok daha farklı bir konuma taşınmış olacaktır” diyen Erdoğan, kastettiğinin, Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üyelik olup olmadığı sorulduğunda, “Tabii. Hedef o” demişti

ŞİÖ’nün mevcut üyeleri arasında Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, Tacikistan, Özbekistan, Hindistan, Pakistan, İran ve Belarus bulunuyor.