A3 Haber

Galip Öztürk’ün tutuklanmasında yeni olasılık: Kim bu aracı?

Galip Öztürk’ün tutuklanmasında yeni olasılık: Kim bu aracı?

Galip Öztürk’ün tutuklanmasında yeni olasılık: Kim bu aracı?
Kasım 16
07:51 2022

Metro Holding’in sahibi Galip Öztürk 1996’da işlenen bir cinayete ilişkin yargılandığı davada ağırlaştırılmış müebbet cezası Yargıtay tarafından onaylanınca Gürcistan’ın özerk Acara Bölgesi’nin başkenti Batum’a kaçmıştı.
Batum’da ticari faaliyetlerini sürdüren ve son olarak Metro City isimli dev alışveriş merkezi/otel yatırımı yapan Öztürk, Gürcistan polisinin Mayıs 2022 sonunda düzenlediği operasyonda gözaltına alınıp çıkarıldığı mahkeme tarafından da tutuklandı.

Türkiye’nin “kırmızı” bültenle aradığı Galip Öztürk, yirmi yılı aşkın Batum’da herkesin gözü önünde yaşamasına, ticaret yapmasına rağmen operasyon neden 2022’nin Mayıs ayı sonunda yapılmıştı.
Gürcistan Başsavcılığı operasyondan sonra yaptığı yazılı açıklamada Galip Öztürk için “Gürcistan Maliye Bakanlığı Soruşturma Servisi, 31 Mayıs 2022’de Batum’daki dairesinde yapılan arama sonucu vergi kaçakçılığı, sahte ödeme belgelerinin hazırlanması ve kullanılması, kara para aklama gibi muhtemel olaylarla bağlantılı malzemeler ile 7 kilo 215,9 gram uyuşturucu kokain ele geçirildi” dedi.
Öztürk’ün evinde yapılan aramada bulunduğu iddia edilen uyuşturucu miktarı daha sonra 7,215 gram olarak düzeltildi.
Galip Öztürk’ün İstanbul Topkapı Otogarı’nda çay ocağı işleterek başladığı ve milyon dolarlık servete ulaştığını “Vekalet savaşı” başlıklı yazımda anlattım.

Aradan aylar geçti.
Galip Öztürk hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi.
Öztürk’ün davası Batum Şehir Mahkemesi’nde görüşülmeye başlandı.
İddianamenin şaşırtıcı ilk yönü, Galip Öztürk’ün daha önce savcılığın açıkladığı “mali suçlar” bulunmuyordu.
Öztürk’ün hâkim karşısına “uyuşturucu” suçlaması ile çıktığı anlaşıldı.
Öztürk’e yapılan operasyonun nedeni olarak gösterilen “büyük miktarda verginin kasıtlı olarak kaçırılması, sahte ödeme belgelerinin üretilmesi ve kullanılması ve yasadışı gelirin yasallaştırılması” soruşturmasının ise sürdüğü açıklandı.
Bu da Galip Öztürk’ün önümüzdeki aylarda “uyuşturucu” dışında “mali” suçlarla ilgili de mahkeme karşısına çıkma olasılığını ortaya çıkardı.

Peki “uyuşturucu” ile ilgili süregelen duruşmalarda ne oldu?
Temmuz ayında yapılan duruşmada ilginç anlar yaşandı.
Polis, Galip Öztürk’ü gözaltına aldıktan üç gün sonra “idrar” örneği almış ve bunu da incelenmesi için uzmanlara teslim etmişti.
Duruşmada dinlenen tanıklardan uzman narkolog Lela Davitadze, idrar örneğinden ilacın 1 ila 7 gün arasında belirlenebileceğini belirterek, “Kim uzun süredir kullanıyorsa 7 gün içinde ortaya çıkar, metabolizması var, iç organlarının durumu var” dedi.
Mahkemenin dinlediği bir başka uzman kimyager Shorena Mukhashavraia ise, “52 araştırma nesnesi vardı. 169 tablet durumunda psikotrop bir madde içerdikleri doğrulandı” dedi.
Mahkemeye sunulan adli raporda ise Galip Öztürk’ün kanında “uyuşturucu ve psikotrop” maddeye rastlanmadığı denildi.
Kısacası polis Galip Öztürk’ün evinde “uyuşturucu” madde bulmuştu ama “kanında” yapılan incelemede uyuşturucu bulunamamıştı.
Uzmanlara göre de Öztürk 1-7 gün içinde “uyuşturucu” kullanmış olsa bu ortaya çıkardı.
Duruşmalar sürüyor.
Galip Öztürk “uyuşturucudan” suçlu bulunursa 20 yıla kadar veya müebbet hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak.

Galip Öztürk’e 20 yıldan fazla süredir yaşadığı, ticaret yaptığı, siyasilerle ve üst düzey bürokratlarla çok iyi ilişkileri bulunduğu Batum’da böyle bir operasyon niye yapıldı?
Kıbrıs’ta öldürülen kumarhaneler kralı Halil Falyalı, yasa dışı bahis çetesinin önemli isimlerinden Veysel Şahin’in sağ kolu Derkan Başer ile ilişkileri hep sorgulandı.
Derkan Başer de Batum’da yaşıyor,
Hatta Galip Öztürk ile ortak bir AVM’nin de sahibi.
Aynı zamanda kumarhane ve sanal kumar konusunda da “ortak” oldukları biliniyor.
Bütün bu ilişkiler Galip Öztürk’ün Batum’daki lüks hayatının sonu mu olmuştu?

Bütün bu varsayımlara geçtiğimiz günlerde ulaşan bilgiyi de ekleyerek Galip Öztürk’ün Gürcistan ve Batum macerasına yeni bir pencere açayım.
2002 Mart’ında Galip Öztürk’ü Batum’daki işyerinde Türkiye’den geldiğini söyleyen ve önemli bazı isimleri de “referans” gösteren “biri” ziyaret eder.
Hal hatır sorulur, çaylar kahveler içilir.
Konu dönüp dolaşıp Türkiye’ye, siyasete, iktidara ve 2023 seçimlerine gelir.
Be seçimin önemine vurgu yapan “ziyaretçi” seçimi kazanabilmek için sadece manevi değil “maddi” desteğe de ihtiyaç bulunduğunu söyler.
Galip Öztürk bu isteğe “olumlu” bakar.
Ne de olsa Türkiye’de iken iktidarın önemli destekçilerindendir.

Güzel dilekler, geleceğe ait planlar ve yatırımların da konuşulduğu sohbette bir anda ortalık sessizliğe gömülür.
Türkiye’den gelen misafirin Galip Öztürk’e çıkardığı fatura 30 milyon dolardır.
Yanlış okumadınız tamı tamına 30 milyon dolar.

Galip Öztürk “yardım etmeye” hazırdır ama telaffuz edilen rakam onun bile inanamayacağı boyutlardadır.
Ve bu talebi “bildiği” yöntemlerle çözmesi ya da reddetmesi imkansızdır.
Sistemin nasıl işlediğini iyi bilen Galip Öztürk talebi reddetmez, ancak biraz zamana ihtiyacı olduğunu, çözmek için elinden geleni yapacağını söyler.
Ziyaretçi için bunun anlamı açıktır.
Galip Öztürk “tamam” demeyerek ipe un sermiştir.
Sohbet sürer, yemekler yenir, ziyaretçi geldiği gibi Türkiye’ye geri döner.
Galip Öztürk için “karar” zamanıdır.
Türkiye’de “güvendiği” isimleri arar.
Gelen yanıtlar canını sıkar.
Çünkü ziyaretine gelen önemli bir “tahsilatçı” konumundaki isimdir.

Öztürk için karar vermek gittikçe güçleşmektedir.
Gürcistan’da işleri söylendiği gibi çok da iyi gitmemektedir.
Orada da devlet içindeki çeteler Galip Öztürk’ü “para” için sıkıştırmakta, ancak üst düzey devlet görevlileri ile olan ilişkileri nedeniyle dokunamamaktadır.

Tarih 7 Nisan 2022.
Gürcistan hükümeti basın servisi medyaya haber servis eder.
Gürcistan Başbakanı Irakli Garibashvili Türkiye’den önemli bir konuğu kabul etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu.
Yapılan açıklamada, “Gürcistan’ın en güvenilir dostlarından birinin Türkiye olduğuna, Gürcistan ile Türkiye arasındaki stratejik ortaklığın üst düzeyde olduğuna ve mevcut iş birliğinin daha da derinleştirilmesinin önemine vurgu yapıldı” denilir.
Aynı gün benzeri bir ziyaret de Gürcistan İçişleri Bakanlığı’na yapılır.
Gürcistan İçişleri Bakanı Vakhtang ile Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu arasında gerçekleşen görüşme sonrası yapılan açıklamada ise, “Toplantıda iki ülke arasındaki dostluk ve ortaklık ilişkilerine değindiklerine dikkati çeken Bakanlar, düzensiz göç, terör, siber, organize, sınır aşan suçlar, yasadışı bahisle mücadele; kolluk eğitimi, insani yardımlar konularında görüşmeler gerçekleştirildikleri” açıklanır.

Gürcistan polisi, Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ziyaretinden iki ay sonra, 20 yılı aşkın zamandır Batum’da yaşayan Galip Öztürk’e “operasyon” yapar.
“Mali suçlar” nedeniyle yapıldığı söylenen operasyon “uyuşturucu” suçlamasına döner.
Öztürk önce gözaltına alınır, sonra da tutuklanır.
Türkiye, tutuklanmasının ardından Galip Öztürk’ün “iadesini” istemez.
Öztürk, Gürcistan “adaletinin” kucağına bırakılır.

İşte size Galip Öztürk’ün Gürcistan’da “tutuklanması” hikayesinde yeni bir pencere.
Gürcü polisi, Türk İçişleri Bakanı’nın “ziyaretinin” kendileri için “izin” anlamına geldiğini düşünerek mi operasyon yaptı, yoksa Türkiye’den gelen “ziyaretçi” Galip Öztürk’e “gözdağı” vermek için Gürcü polisinin içindeki “ortaklarını” mı kullandı?
Bunu öğrenmenin iki yolu var.
Birincisi Galip Öztürk’ün duruşma salonunda “gerçeği” açıklaması.
İkincisi de mal varlığında oluşacak” devrin” kim ya da kimlere gideceği.
Galip Öztürk adına Türkiye’de neden vakıf kuruldu, şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Bütün bu iddiaları Galip Öztürk’ün yakınındaki isimlere sormaya çalıştım.
Batum’daki kaynaklarım “iddiaları” duyduklarını ve bunun sokakta açık açık “konuşulduğunu” söylediler.
Türkiye’de ise elbette “konuşmak” istemediler.
Zamana bırakalım öyleyse, seçime ne kaldı?

About Author

Serdar Öztürk

Serdar Öztürk

Related Articles

TÜM HABERLER