A3 Haber

Belgeselci Sibel Tekin’in tutuklanmasına büyük tepki: “Tutuklayan mahkeme örgüt adı bile veremedi”

Belgeselci Sibel Tekin’in tutuklanmasına büyük tepki: “Tutuklayan mahkeme örgüt adı bile veremedi”

Belgeselci Sibel Tekin’in tutuklanmasına büyük tepki: “Tutuklayan mahkeme örgüt adı bile veremedi”
Aralık 18
20:20 2022

Belgeselci ve gazeteci Sibel Tekin’in tutuklanmasına “silahlı terör örgütüne üye olma” iddiası gerekçe yapıldı ancak kararda Tekin’in hangi örgüte üyelikle suçlandığının yazmadığı ortaya çıktı. Avukatı, “Hiç bu kadar basit bir tutuklama görmedim” dedi.

Belgesel yönetmeni, gazeteci ve akademisyen Sibel Tekin, Ankara’da yaz saati uygulamasıyla ilgili bir belgesel çekimi sırasında polis aracının görüntüye girdiği gerekçesiyle gözaltına alındı ve “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan tutuklandı. Ancak tutuklama kararında, Tekin’in hangi terör örgütüne üye olmakla suçlandığının yazmaması dikkat çekti.

Sibel Tekin, yaz saati uygulamasıyla ilgili bir belgesel için Ankara’nın Tuzluçayır semtinde çekim yaparken aracı görüntülenen polislerin şikayeti üzerine, cuma günü evinde gözaltına alınmıştı. Polis, Tekin’in evinde arama yapmış ve evde bulunan dijital malzemelerle görüntü arşivine el koymuştu. Tekin, savcılık sorgusunun ardından dün akşam saatlerinde sevk edildiği Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği tarafından “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan tutuklanmıştı.

Tekin, hakimlikte yaptığı savunmada, sinemacı olduğunu ve Ankara’da belgeselcilik yaptığını, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı BSB Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin üyesi olduğunu belirtti. Tekin, evinde bulunan “Kobani’ye Gitmek” adlı kitabın da kendisine hediye edildiğini ve üzerinde Kültür Bakanlığı tarafından onaylanan bandrol bulunduğunu vurguladı. Tekin, hiçbir terör örgütüyle bağlantısı bulunmadığını ve suçlamayı reddettiğini söyledi.

Tutuklayan hakimlik, örgüt adı bile söyleyemedi!

Sibel Tekin’i “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan tutuklayan hakimlik, Tekin’in hangi örgüte üye olmakla suçlandığını açıklamadı. Hakimlik tarafından açıklanmayan örgüt ismi, karar tutanağına da yansımadı. Hakimlik, 25 yıldır aynı adreste ikamet eden ve Ankara’da belgeselcilik yapan Tekin’in “delilleri karartma şüphesi olduğunu” da tutuklama gerekçesi yaptı.

Avukatı: Hiç bu kadar basit bir tutuklama görmedim

Tekin’in avukatı Mehtap Sakinci Coşgun, “Biz, hangi terör örgütü ile ilişkilendirildiğini bilmeden nasıl savunma yapabiliriz? Sırf tutuklamak için gerekçe yaptılar. Hiç bu kadar basit bir tutuklama görmedim hayatımda. Terör örgütü üyeliği suçu meselesi, artık bu kadar basite indirgendi. Tahammül sınırımızın çok üstünde bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bu hukuksuzluğun da bir an önce sonlandırılacağı umudu taşıyorum. Yanlış hesabın Bağdat’tan dönmesi gerekiyor” dedi.

Tutuklamaya tepki yağdı

Sibel Tekin’in tutuklanması, başta belgeselcilerin ve gazetecilerin olmak üzere çok sayıda sosyal medya kullanıcısının tepkisine neden oldu. Kullanıcılar hesapları üzerinden Tekin’e destek olarak, serbest bırakılmasını talep etti.

15 Aralık Perşembe günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında Ankara’daki evinden gözaltına alınan Tekin, Ankara’da kış ve yaz saati uygulamasıyla ilgili yoksul bir mahalle olan ve “Küçük Moskova” ile anılan Tuzluçayır Mahallesi’nde işçi ve öğrencilerin günlük yaşamını çekiyordu. Çekimde polis servis aracının da göründüğü gerekçesiyle Ankara’da bulunan evine polis baskını yapılarak iki gün önce gözaltına alınmıştı. Tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilen Tekin,, ‘terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla tutuklanarak Sincan Cezaevine gönderildi.

Tekel Grevi, Gezi ve 10 Ekim’in de aralarında olduğu çok sayıda toplumsal olay ve eylemi kamerasıyla kaydederek belgeseller hazırlayan Tekin, Ankaralılar tarafından ‘kentin hafızası’ olarak anılır.

Tekin’in tutuklanma nedeni de sosyal medyada gündem oldu. Twitter kullanıcıları yaptığı paylaşımlarda Tekin’in serbest bırakılmasını talep etti.

Kazım Kızıl: Sibel hocamızı bırakın

Belgeselci Kazım Kızıl, “Sibel Tekin hem belgeselci, hem haberci, hem Hacettepe’de öğretim görevlisidir. Hakkındaki iddialar tutuklanması için uydurulmuş bahaneden başka bir şey değildir. O Ankara’nın, biz de onun tanığıyız. Sibel Hocamızı bırakın” diye yazdı.

Belgesel Sinemacılar Birliği, Tekin’in tutuklanmasını kınadı

“Belgeselciler arkadaşlarını geri istiyor” başlıklı açıklamada, “Onlarca yıllık arkadaşımız, üyemiz, belgesel sinemacı ve akademisyen Sibel Tekin gözaltına alınıp tutuklandı, hapse atıldı. Çekim yaparken polis aracı kadrajina girdi, polisler şikâyetçi oldu, dediler, iş örgüt üyesi olduğu iddiasına kadar vardı! Sibel, meslek birliğimiz Belgesel Sinemacılar Birliği’nin ve akademinin üyesidir. Bunca yıldır her yaptığı göz önünde olan, mesleğinin gereklerini yerine getiren arkadaşımız, tanıyan herkesin sevdiği, değerli bir insandır” denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

  • Gece 02.00 civarında evinin basılması, ekipmanına, arşivine elkonması, harddiskleri hızla taranarak ‘suç unsuru’ bulunması ve üyemizin apar topar tutuklanıp cezaevine konması, Sibel’in, muhtemelen benzerlerini daha önce yaşadığımız kurgulardan birine kurban edilebileceği endişesini yaratıyor. Belgeselcilere yönelik son zamanda artan şiddet endişemizi büyütüyor.
  • Sibel, on sekiz yıl boyunca, dünyanın her yerinden gelen yüzlerce filmle Türkiye’deki izleyicileri buluşturduğumuz Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali’ne ve birliğimizin her türlü faaliyetine gece gündüz emek vermiş, güleryüzü ve sıcak enerjisiyle yanındakilere hep moral kazandırmış, kendi çalışmalarımızı da çekip belgelemeyi hiç ihmal etmemiş, yorulmak bilmeyen bir arkadaşımız. Ve gelecek kuşaklara bilgi-belge aktarma görevini gönüllü olarak üstlenmiş bir belgeselci. Çocuklarımız, gençlerimiz için iyi birşeyler yapmaya çalışan herkesi cezalandırmak zorunda mıyız?
  • Haber verme-alma özgürlüğüyle birlikte kamusal alanda çekim yapma ve yayma hakkımız Anayasa’nın 26. ve 27. maddelerinde düzenlenen hükümlerle güvence altına alınmıştır. Çektiklerimizi, kurguladıklarımızı, ulaştığımız belgeleri gelecek kuşaklara aktarmak için arşivlemek mesleki sorumluluğumuzdur. Sibel, kimse adına değil hakikat adına bu sorumluluğu yerine getiriyor. Bu sorumluluğa sahip çıkmazsak kendimize belgesel sinemacı diyemeyiz.
  • Sibel Tekin ile ilgili hukuki süreci gözümüzü ayırmadan izleyeceğiz. Ne suçlama yapılırsa yapılsın kabul etmeyeceğiz, çünkü Sibel’i tanıyoruz. İnsanların hayatlarıyla oynamak bu kadar kolay olmamalı. Sibel Tekin derhal serbest bırakılmalı, elkonan bütün ekipman ve arşivi eksiksiz geri verilmeli.

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER