Bundan tam 50 yıl önce, 1970 yılının Haziran ayında bu topraklar bir “insanlaşma”ya tanık oldu. O zamanlar, bu coğrafyanın insanlarının “dili”, “umudu”, “geleceğe olan inançları” vardı. 15-16 Haziran günlerinde Türkiye işçi sınıfı, sınıf bilinciyle, muhteşem bir kalkışmayla, erdemli bir itirazla ayağa kalktı. Sendikal haklarının gasp edilmesi karşısında yurdun dört bir
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinin yönetim kurulu üyeleri kimdir? Asıl işleri nedir? Ne kadar ücret alıyorlar? Şirketlere katkıları nedir? Bunca bürokratın yönetim kurulu üyesi yapılması doğru mudur? Bu sorulara birkaç gündür yanıt arıyoruz. En sonda yazmam gerekeni en başta yazayım. İşimiz gazetecilik yapmak. Bu yazıdan kim, neden ve nasıl alınacak gibi
Türkiye’de memur sendikalarının örgütlenme ve toplu sözleşme yapmasının önünde 12 Eylül darbesi sonrası devasa engeller vardı. Emekçi memurlar örgütlenerek büyük oranda aştılar. Oldukça önemli kazanımları zaman zaman ağır bedeller ödeyerek aldılar. Geldiğimiz noktada özellikle CHP’li belediyelerde memurlar toplu sözleşme yapabiliyor, sosyal denge tazminatı, ikramiye gibi ekonomik hakların yanında sosyal haklar
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortaklaştığı bir nokta var. İkisi de yürümeyen bürokrasiden şikayetçi. CHP lideri, bu konudaki tavrını “Belediyede siyaset yapacak olan kişi sadece belediye başkanıdır. Yardımcılarınız, müdürleriniz ben de siyaset yapacağım diyorsa onları kapının önüne bırakabilirsiniz” sözleriyle anlatır. Erdoğan
Türkiye’de halkçı belediyecilik var mı? Bu soruya genelde pek çoğumuz 1980 öncesi Fatsa’da bağımsız belediye başkanlığı yapmış, bilinen adıyla Terzi Fikri yani Fikri Sönmez’i örnek gösteririz. Doğrudur da… Yaptıklarını yaşamış biri olarak, halkçılığın nasıl bir şey olduğunu biliyorum. Size çok bilinmeyen başka bir örnek anlatayım. Hem de Cumhuriyet Halk Partisi’nden.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisi tarafından 26 Temmuz 2019’da Afyonkarahisar’da düzenlenen CHP’li Belediye Başkanları Çalıştayı’nın açılışında konuşma yaptı. En önemli açıklaması, CHP’nin yedi maddelik yerel yönetimler ilkesiydi. İlkelerin içinde en önemlisi altıncı madde. Kılıçdaroğlu o maddeyi şöyle açıkladı: “Yönetici atamalarında liyakat esasına mutlaka uyunuz. Partizanca uygulamalardan kesinlikle kaçınınız. Halkçılığın
Türkiye Cumhuriyeti’nde toplanan vergiler iki yolla vatandaşa yatırım olarak döner. Birincisi merkezi yönetim. Yani iktidar olanın elinde olan genel bütçe ile yapılan yatırımlar. İkincisi de yerel yönetimler. Her ne kadar yerel yönetimlerin yatırım bütçelerinin büyük bölümü merkezi yönetim tarafından belirlense de, Türkiye’de bu yapı özellikle Turgut Özal’ın Başbakan ve Cumhurbaşkanı