A3 Haber

Devlet zorla kanımızı alabilecek!

Devlet zorla kanımızı alabilecek!

Devlet zorla kanımızı alabilecek!
Kasım 25
08:26 2019

TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşülen torba kanun teklifinde, sağlık kurulu raporu almak için, devletin istemesi halinde kişinin 20 gün süreyle hastaneye yatırılabilmesi öngörülüyor. Bu süre içerisinde vücuttan kan veya benzeri, kıl, tükürük, tırnak örnekleri alınabilecek.

TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşülen torba kanun teklifi, devlete, kötü yaşam koşulları, kötü yönetim ve akıl sağlığının yerinde olmamasını gerekçe göstererek vatandaşlarını 20 gün hastanede yatırabilme ve bu süre içinde vücudundan kan ve benzeri, kıl, tükürük ve tırnak örneği alma hakkı getiriliyor.

AKP’li vekiller tarafından TBMM’ye getirilen 95 maddelik torba yasa teklifine göre, 4721 sayılı Medeni Kanun’un 409 ve 436. maddelerinde değişiklik öngörüldü. Teklifin gerekçesine göre, “kişinin alınan kararların icrası için, gerektiğinde ilgili kişi hakkında zor kullanılabilmesi ve sağlık görevlilerinden gerekli tıbbi yardım alınabilmesi” gösterildi.

Medeni Kanun ne diyor?

Torba yasa ile değiştirilmesi istenen 4721 sayılı Medeni Kanun’un 409. maddesi, “Bir kimse dinlenilmeden savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetimi veya isteği sebebiyle kısıtlanamaz. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlamaya ancak resmi sağlık kurulu raporu üzerine karar verilir. Hakim, karar vermeden önce, kurul raporunu göz önünde tutarak kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebilir” derken; 436. maddenin 5. fıkrasında ise, “Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arz eden bulaşıcı hastalığı olanlar hakkında, ancak resmi sağlık kurulu raporu alındıktan sonra karar verilebilir. Vesayet makamının daha önceden bilirkişiye başvurmuş olması halinde denetim makamı bundan vazgeçebilir” deniliyor.

Değişiklikle ne oluyor?

AKP’li vekiller tarafından meclise getirilen torba yasadaki değişikliğe göreyse, kişilere kısıtlama getirilebilmesi için şart koşulan sağlık kurulu raporu şartı ile, denetim makamının vazgeçme hakkı kaldırılıyor.

Düzenleme ile bunun yerine şu uygulama getiriliyor: “Resmi Sağlık Kurulu raporunun alınabilmesinin temini amacıyla; kişinin vücudundan kan veya benzeri biyolojik örneklerle, kıl, tükürük, tırnak gibi örnekler alınabilir, kişiye gerekli tıbbi müdahaleler yapılabilir ve gerektiğinde kişi, hekim ön raporu üzerine en fazla yirmi gün süreyle sağlık kuruluşuna yerleştirilebilir.”

Kısıtlama kararını alacak hakimin kişiyi dinleme hakkının da kaldırılmasının istendiği düzenlemede, sağlık kurulu raporu için gerektiğinde değişikliğin uygulanabileceği belirtildi.

Anayasaya aykırı uyarısı

AKP’li vekiller tarafından meclise getirilen ve İçişleri Komisyonu’nda görüşmeleri devam eden torba yasadaki bu değişiklik için Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili ve Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu eleştirilerde bulundu.

Kaboğlu İçişleri Komisyonu’nda yaptığı konuşmada şöyle dedi: “Resmî Sağlık Kurulu raporunun alınabilmesini temin amacıyla kişinin vücudundan kan veya benzeri biyolojik örneklerle kıl, tükürük, tırnak gibi örnekler alınabilir, kişiye gerekli tıbbi müdahaleler yapılabilir ve gerektiğinde kişi, hekim ön raporu üzerine en fazla yirmi gün süreyle sağlık kuruluşuna yerleştirilebilir.” Bu da özellikle Anayasa madde 17 açısından çok ciddi bir sıkıntı yaratmakta, kişinin bedensel bütünlüğüne müdahale teşkil etmektedir çünkü esasen, burada, rızadır. Bu 55’inci maddeye eklenen (6)’ncı fıkranın da değiştirileceği, gözden geçirileceği umut ediyorum.”

Anayasa Madde 17

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 17. maddesine göre, “Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz. Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya çarptırılamaz.”

About Author

Serdar Öztürk

Serdar Öztürk

Related Articles

TÜM HABERLER