Çeşme’deki hafta sonu mesaisi gözlerinizi yaşartacak
Asıl adı BAYSAN.
29 Mart 2022’de ismi İZTARIM olarak değiştirildi.
Şirketin merkezi Ödemiş Yolu üzeri No: 5 Bayındır/İZMİR.
İlk iş olarak 94 milyon 633 bin lira olan sermayesi 163 milyon 241 bin liraya yükseltildi.
Yetmedi…
Sermayesi 15 Mayıs 2022’de 263 milyon 241 bin liraya, 2 Aralık 2022’de 313 milyon 241 bin liraya, 3 Şubat 2023’de 413 milyon 241 bin liraya, 9 Haziran 2023’de 548 milyon 241 bin liraya, 3 Kasım 2023’de ise 748 milyon 241 bin liraya yükseltildi.
Neredeyse milyar liralık sermayeli belediye şirketi.
Bu sermaye artışlarını ceplerinden yapıyorlar sanmayın.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ne bir “öneri” geliyor, meclis çoğunluğunun onayını alıyor ve İzmirlinin cebinden ödenen paralarla sermaye artışı yapılmış oluyor.
Bu arada İZTARIM’ın Ağustos 2022’de “iştigal” konuları arasına gıda ve marketçilik de eklendi.
Hani “Halkın Bakkalı” ya da “Kahve Dükkanları” var ya onlar hepimizin cebinden ödediği vergiler ile açılan yerler.
Bir başka değişle aslında “bizim” dükkanlarımız.
İZTARIM’ın Bayındır’daki süt fabrikası da dahil yatırımları var.
Hem Bayındır yöresinde hem de İzmir merkezde.
İzmir’de Doğanlar, Bornova Erzene, Gültepe, Girne, Gediz, Balıkçılar, Buca, Özkanlar, Alsancak, Balçova, Çamdibi, Konak Kahve ve Ocak 2024’de Bornova Kahve ile Bozyaka şubeleri sessiz sedasız “keyfimiz yerine gelsin” diye açılıp durdu.
İZTARIM ile ilgili yakın zamanda yazdığım yazı başlıklarını anımsatayım.
“Başka ne mümkün?”
“Yağma Hasan’ın böreği…”
“Süt Kuzusu’ndan mağduriyet çıkar mı?”
“Manda yuva yapmış İzmir’e”
Bu yazılar, yakın zamanda İZTARIM da neler olduğuna dair örnekler içeriyor.
Hem de Silivri’den ithal yöneticilerin İzmir’in tarımını ne hale getirdiğine dair ibretlik hikayeler anlatıyor.
Normal şartlarda bunca yazı, uyarı ve eksikliğin vurgulanmasından sonra ne olur?
Belediyenin etkili/yetkili isimleri devreye girer.
Ne olduğunu, nasıl olduğunu, doğruluğunu, alınacak tedbirleri belirler ve uygulamaya koyar.
Böylece de yanlış gittiği görülen işler, yapılan hatalar düzeltilir.
AKP’yi iktidarda olması nedeniyle eleştiriyoruz, haklıyız da.
En çok şikâyet ettiğimiz konuların başında da adam kayırma/liyakatsizlik geliyor.
Peki en çok şikâyet eden muhalefet de aynını yapıyorsa ne yapacağız?
Gidip derdimizi Marko Paşa’ya anlatacağız anlaşılan.
Neden böyle söylüyorum?
Bunca eleştiriden sonra İZTARIM da ne oldu biliyor musunuz?
Yönetim kurulundaki bazı isimler değişti.
Peki yerlerine kimler geldi?
5 Aralık 2023’de yapılan toplantı sonunda İZTARIM’ın yeni yönetim kurulu üyeleri 9 Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nden emekli Prof. Ahmet Uhri ile gazeteci “eskisi” Nedim Atila oldu.
Yanlış okumadınız.
Tarım ile ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketi İZTARIM’ın yeni yönetim kurulu üyeleri emekli arkeolog ile gazeteci eskisi.
Belki olumlu yanından bakmak gerekir.
Bir arkeolog yapacağı/yaptıracağı kazılar ile binlerce yıllık ata tohumları bulabilir.
O tohumlarla daha sağlıklı ekmekler üretebiliriz.
Gazeteci “eskisi” ne işe yarar henüz bulamadım ama vardır bir yararı değil mi?
Haydi gelin bırakalım son birkaç yıldır olanları.
Belki de iyi şeyler de vardır diye bakalım.
Aslında anlatayım/yazayım siz karar verin iyi mi kötü mü diye.
“Halka sormak en iyisi” değil mi sizce de?
Geçtiğimiz hafta sonu bütün Türkiye sınır ötesi operasyon bölgesinde şehit olan dokuz askerine üzüldü.
Askerlerimizin eksi 14 derecede “vatanları” için görev yaptığı sırada, İzmir’de de “vatan” göreve yapanlar vardı.
Farkları, askerler eksi 14 derecede görev yaparken, onlar artı 20 derecede, son derece konforlu Çeşme Altınyunus Tatil Sitesi’nde vatan görevi yapıyorlardı.
Kimdi bunlar?
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin şirketi İZTARIM’ın 37 yöneticisi.
Tamamına yakını “makam” araçlarının konforu ile Narlıdere üzerinden çevre yolu aracılığı ile otobana bağlandı.
Bildiğim keyifli bir yolculukla Çeşme’ye vardıkları.
Peki yılın son gününde ne işi vardı bu 37 yöneticinin Çeşme Altınyunus’ta?
Onun da nedeni belli.
Bir yıl boyunca “çok çalışıp” yorulduklarını, Mozerella peynirden pek çok uluslararası fuara koşup durduklarını hatta ABD’de marketlere “İZMİRLİ” markasını nasıl soktuklarını, bundan sonra benzeri “atlatmaları” nasıl yapacaklarını konuşmak için toplanmışlardı.
En doğal hakları.
Kolay mı o kadar yol git, fuara katıl, Basra Körfezi sıcağında dolaş, denize gir falan filan.
Can mı dayanır bu koşuşturmaya?
Elbette bir yılın muhasebesini de Çeşme Altınyunus’ta yapacaklar…
Onca sermaye artırımı yetmeyip yakın gelecekte 45 milyon liralık kredi borcuna imza atacak olmak için “moral” depolamak gerekli değil mi?
Siz de çok dedikoducusunuz…
Kaldıkları Çeşme Altın Yunus’un iki kişilik oda fiyatı gecelik 7bin 300 liraymış.
Ne olacaktı?
Basmane’de ara sokak otellerinde mi kalacaklardı yani?
Üstelik Çeşme Altınyunus’ta limitsiz içki ve eğlence varken.
Eğlenirken fotoğraf çektirmeselermiş iyiymiş ama unutmuşlar sanırım.
En azından bu kez akıllılık edip sosyal medya hesaplarından paylaşmamışlar o tarafı iyi.
Siz sadece eğlendiklerini sanıyorsanız yanılıyorsunuz elbette.
Bir sürü toplantı yapıldı, bir sürü de karar alındı.
Hem de ne kararlar…
Melis Avcı ismini duymuşsunuzdur.
Hani Özcan Işıklar’ın Silivri Belediye Başkanı olduğu dönemde belediyenin basın danışmanı olarak görev yapıyordu.
Işıklar 2019 seçimlerinden sonra Tunç Soyer tarafından İzmir BŞB şirketi Grand Plaza’ya yönetim kurulu başkanı yapılınca Avcı da İzmir’e gelmişti.
Işıklar’ın “korumasında” İZTARIM’da AR-GE Müdürü olarak göreve başlamıştı.
Hızla yükselerek Kurumsal İletişim Direktörü olmuş, halen bu görevi yürütüyordu.
İşte Melis Avcı hakkında da Çeşme Altınyunus’ta yapılan “yıllık değerlendirme toplantısında” yeni bir karar çıktı.
Bayındır’daki süt fabrikasına paketleme elemanı ya da yeni açılan marketlerden birine tezgahtar olarak yollanmadı elbette.
Yeni görevi kurumsal iletişim ve pazarlamadan sorumlu genel müdür yardımcısı.
Ben de sizler gibi uzun süredir bunu düşünüyordum zaten.
Koskoca İZTARIM böyle bir genel müdür yardımcısı olmadan nasıl çalışacaktı?
Sonunda Melis Hanım atandı da uykularım kaçmaktan kurtuldu…
Başarılı hafta sonu Çeşme Altınyunus çalışma toplantısı sadece Melis Hanım’ın genel Müdür Yardımcısı olarak atanmasıyla bitmedi elbette.
Başka bir “önemli atama” kararı daha alındı.
Kıbrıs’tan “özel üniversite” bitirerek iktisat/işletme diploması alan Hünkar Duru da başka bir müdürlüğe atandı.
Onun ataması ise tam bir “liyakatsızlık” örneği.
İktisat mezunu Duru, artık İZTARIM’ın hukuk ve yasal uyum müdürü.
Hukuk kısmını biraz anlar gibi oldum.
Ancak “yasal uyum müdürü” ne demek bilemedim.
Zaten iktisatçı birinin “hukuk” alanında atamasının yapılması “yasal uyum” konusunda da sorun ama olsun.
Koca şirkette göze batmaz.
Hem zaten İzmir BŞB Başkanı Tunç Soyer de bu aralar “ipini kopardıkça” Ankara’nın yolunu tuttuğu için “liyakat” konusu gündeme bile gelmez.
Gerisi?
Gerisi, yedik içtik eğlendik; arada atama yaptık daha ne?
Bu arada sürekli İZTARIM konuştuk ama İzmir BŞB Başkanı Tunç Soyer’in Açıköğretim Fakültesi mezunu başkan atadığı Tarımsal Hizmetler Dairesi’nde de işler pek yolunda değil.
İZTARIM’dan sıra gelmiyor o kadar.
Gölge Büyükşehir Belediye Başkanı Neptün Hanım’ın “emir eri” olmak kolay değil elbette.
Ne güzel değil mi?
“Gözlerimi kaparım vazifemi yaparım” diyorsunuz işlet bitiyor.
Sonuçta bir “karakılçık” buğdayı kadar bile yol alamamışsınız.
Karakılçık deyince aklıma geldi?
Ne oldu acaba “karakılçık buğday” alımı işi?
Üretici elinde kağıtlar sokak sokak dolaşıyor.
Artık sevinçten mi yoksa delirdikleri için mi onu çözemedim.
Az kaldı hepsi çözülecek, sıcak koltuklar “cehenneme” dönecek.
Az kaldı, az kaldı…