A3 Haber

Yağma Hasan’ın böreği ya da “başka bir tarım mümkün…”

Yağma Hasan’ın böreği ya da “başka bir tarım mümkün…”

Yağma Hasan’ın böreği ya da “başka bir tarım mümkün…”
Kasım 22
11:07 2023

Kocaeli’nin Karamürsel Belediyesi’ne göre; ilçede 81 yıl önce Hasan Kılıç isimli esnaf sabahın beşinde açtığı incecik hamurlarla hazırladığı börek, seyyar arabasıyla satışa çıktığı anda tükenip bitiyormuş. Vatandaşın yağmalarcasına bitirdiği bu börek o yıldan bu zamana “Yağma Hasan’ın Böreği” olarak gelmiş.
Türk Dil Kurumu’na göre ise bu bir deyim. Kuruma göre ise “Yağma Hasan’ın Böreği” demek, hakkı olanın da olmayanın da kolayca yararlandığı, kimsenin korumadığı, her yanından sömürülen kaynak anlamına geliyor.
Yazıyı sonuna kadar sabredip okursanız, başlığa kaynak olan Yağma Hasan’ın Böreği hikayesinin gerçek hayatta nasıl gerçekleştiğine sizler de tanıklık etmiş olacaksınız.

Gazete haberlerine göre, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZENERJİ şirketi çok sayıda personel alımı yapacağını duyurdu.
Hem de KPSS (Kamu Personeli Seçme Sınavı) şartı aranmadan.
Duyurulan listeye bakarsanız ahçıdan kapı bekçisine hatta bahçıvana varana kadar alınacak kişi sayısı 300’den fazla.
Seçim öncesi iyi bir havuç.
Aslında bazen de tam tersi.
Üç yüz kişiyi sevindirirken, binlercesi de üzülecek.

Konumuz işte tam da bu alımlarla ilgili.
Daha doğrusu daha önceden yapılan bu tür “alımların” sonuçlarının ne olduğu ve nasıl bir sistem içinde çalıştığına ilişkin.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İZENERJİ gibi pek çok şirketi var.
Bunlardan biri de eski adı ile BAYSAN, yeni adı ile İZTARIM.

2019 yerel seçimleriyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Tunç Soyer, ilk iş olarak belediyenin bu şirketlerinin yönetim yapısını yeniden oluşturdu.
Bunlardan biri de GRAND PLAZA olarak bilinen belediyenin halk arasındaki yeme/içme şirketi.
Soyer’in seçim sonrası ilk icraatlarından biri de GRAND PLAZA’nın yönetim kurulu başkanlığına 2019’da Silivri Belediye Başkanlığı seçimlerini kaybeden Özcan Işıklar’ı getirmek oldu.
Gelen tepkiler üzerine Işıklar yönetim kurulu başkanlığından istifa etti.
Işıklar istifa etti ama beraberinde getirdiği isimler başka belediye şirketlerinde palazlanmaya, hatta etkili/yetkili yerlere gelerek hizmetlerine devam etti.

Örneğin Murat Onkardeşler.
Işıklar ekibinin “en sevilen” isimlerinden biri olan Onkardeşler hızla yükselerek önceki adı BAYSAN olan İZTARIM’ın Genel Müdürlüğü koltuğuna oturmayı başarıyor.
Sadece bununla kalmıyor elbette.
Işıklar’ın Silivri Belediye Başkanı olduğu dönemde Basın Danışmanı olarak görev yapan Melis Avcı da İZTARIM’da işe başlıyor, hem de AR-GE Müdürü olarak.
Şimdiki görevi ise Kurumsal İletişim Direktörü…
Bitti sananlar yanılır.
Işık’ın belediyede asistanlığını yapan ve aynı zamanda Murat Onkardeşler’in de “baldızı” olduğu bilinen Merve Madak da GRAND PLAZA’da önemli bir göreve getiriliyor.

Siyasetle ticaretin iç içe geçtiği bu yeni yapılanma elbette hep güllük gülistanlık olmadı.
Hele de “liyakat” yerine “siyasi referans” ile iş yapmaya kalkarsanız elbette sonuçları istediğiniz gibi gitmiyor.
İZTARIM’daki atamalarda benzeri sonuç verdi.
Atanan üç genel müdür yardımcısı Onkardeşler ile pek geçinemeyince görevden el çektirilmeseler bile “pasifize” edildi, sonrasında da görevden alındı.
Bunların içinde yazmadan geçilmeyecek önemli bir isim var.
Referansı CHP eski Genel Başkanı Murat Karayalçın olan Can Akın.
Akın, İZTARIM’dan ayrıldıktan sonra Ankara’ya geri döndü.
Bu dönüşün siyasi “bedelinin” ne olduğunu ise muhtemelen CHP’nin İzmir BŞB adayı belirlenirken göreceğiz.

Özcan Işıklar’ın tepkiler üzerine GRAND PLAZA’daki görevinden istifa etmesi ile İZTARIM’da Işıklar’a yakın isimlerin iş başı yapması elbette tesadüf değil.
Tesadüf olmayan bu gelişmeler genel müdür ya da kurumsal iletişim atamaları ile sınırlı kalmıyor elbette.
Bir başka gelişme de yaşanıyor.
Örneğin 30 milyon liraya yakın yatırım yapılarak yenilenen Ödemiş Et Tesisleri’nin müdürü İbrahim Zeybekler de görevden atılıyor.
Gerekçesi de “kurum değerlerine uymamak” diye uyduruk bir sebep.

Ödemiş Et tesisleri önemli.
Başındaki ismin görevden ayrılması ya da alınmasından sonra yerine gelen isim de.
Kim o isim?
Burhan Soyaslan.
Soyaslan’ın en büyük özelliği “et” üzerine ihtisaslaşması.
Nereden mi anlıyoruz?
Çünkü kendisi NBS Soyaslan Gıda şirketinin ortaklarından.
NBS Soyaslan şirketinin ticaret yaptığı yer çoğunlukla Silivri ve çevresi.
Cızbız Köfte ve Sucuk Evi’nin de işletmeciliğini yapan şirketin en büyük müşterisi bir dönemler Silivri Belediyesi.
Hatta üçüncü şubelerinin açılışını bizzat dönemin Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar yapıyor.
Başkan Işıklar’ın bu jestleri elbette karşılıksız kalmıyor.
NBS Soyaslan şirketi de Silivri Geleneksel Yoğurt Festivali’ne “sponsor” oluyor.
NBS Soyaslan şirketinin ortağı Burhan Soyaslan’ın Silivri’den kalkıp İzmir’in tarımını “güçlendirmek” geldiğine ve görev kabul ettiğine inanıp inanmamak elbette okuyucuların bileceği bir iş.
Ancak bu “sıcak” ilişki sadece belediye başkanı-işletmeci ilişkisi değil.
Soyaslan Gıda şirketinin Temmuz 2014’te aile dışından yeni bir ortağı oluyor.
Kim bu isim?
Serim Sencer Işıklar.
Yani, eski Silivri Belediye Başkanı, İzmir Büyükşehir Belediyesi GRAND PLAZA şirketinin yönetim kurulu başkanı olarak atandıktan sonra istifa eden Özcan Işıklar’ın öz oğlu.
Yani, “kurum değerlerine uymamak” gerekçesiyle işten çıkarılan İbrahim Zeybekler’in yerine Ödemiş Et Tesisleri’nin başına getirilen Burhan Soyaslan sadece et işinde “uzman olduğu için değil, Özcan Işıklar’ın oğlunun eski ortağı olması da “tercih” nedeni.

Özcan Işıklar’ın yeniden Silivri Belediye Başkanı seçilememesinin ardından İzmir tarımını “kurtarması” için Tunç Soyer tarafından davet edilmesiyle yaşanan değişim Murat Onkardeşler, Melis Avcı, Merve Madak ve Işıklar’ın oğlu Serim Sencer Işıklar’ın eski ortağı Burhan Soyaslan’ın iş başına getirilmesi ile sınırlı değil elbette.
Bir başka önemli isim daha var.
Onun da ismi Doğay Özer.
Sosyal medya hesaplarına göre Silivri Lisesi mezunu.
Anadolu Üniversitesi’nde Coğrafi Sistemler okuduktan sonra, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde okumaya devam ediyor.
Kendi deyimi ile PDS Mühendislik ile Doğay şirketlerinin de çalışanı.
PDS Mühendislik Kocaeli’nde aslında doğalgaz işleriyle uğraşan bir firma.
Sonradan ısıtma/soğutma işlerini yapan şirkete dönüşmüş.
Yine tamamen “tesadüf” eseri Özcan Işıklar’ın Silivri ekibi İZTARIM’da “işbaşı” yaptıktan sonra şansı açılan Doğay Özer ve çalışanı olduğunu yazdığı PDS Mühendislik, İZTARIM’ın Menemen Soğuk Hava Deposu, İzmir Alsancak’taki İZTARIM ofisleri başta olmak üzere pek çok işine “davetiye usulü” ile çağırılıp para kazanması sağlanmış.
Çünkü, İzmir’de bu işi yapacak “davet edilecek” firma yok.
Bu da İzmir’in ayıbı…

Doğay Özer gayet girişken bir isim.
Silivri’den İzmir’e geldikten sonra sadece PDS Mühendislik’te çalışmakla kalmamış.
Aynı zamanda Bayraklı Folkart Towers’da firmasına da büro açmış.
O firmanın adı da Doğay Tarım ve Gıda.
Markaları arasında Tabaksız, Teknosan, Kırmızı Beyaz gibi isimler var.
Kendisini aynen şöyle anlatıyor:
“Gözünü toprakta açıp, Bilgisayar Mühendisliği ve Aşçılık dahil bir çok akademik eğitim alan, üretim pratikleri ile birlikte 2015 yılından bu yana İzmir ve İstanbul Bölgesindeki Tarım değerlerini yurt dışında tanıtan Doğay ÖZER tarafından kurulan firmamız, geleneksel üretim yöntemlerini güncel lojistik pazarlama yöntemleri kullanarak üreticiden tüketiciye sağlıklı ve hesaplı gıda çözümleri sunuyoruz. Tabaksız markası ile yeni nesil mutfak çözümleri üretiyor, Soyaslan, Kasap’tan Et Yiyelim markalarımız ile eti özenle seçiyor değerinde işliyor, soğuk zincire özen göstererek işletmelerinize ve sofralarınıza sunuyoruz.”

Markaları arasında Soyaslan da var.
Anımsamadıysanız yazıda biraz geri gidip, Ödemiş Et Tesisleri’nde yaşanan gelişmelere, Burhan Soyaslan’a ve Serim Sencer Işıklar’a bakabilirsiniz.
Bir başka dikkat çeken marka ise Kasaptan Et ile bağlantılı Trakya Et şirketi.
Ya da bir başka deyişle Polonez Et.
Trakya Et Şirketi bir Türk şirketi gibi görünmekle birlikte aslında arapların.
Polonez de onun en önemli markası.
Ordulu iki kardeşin kurduğu şirket 2021 yılında büyümek amacıyla “yabancı” yatırımcı ile tanışmış.
Şirketin şu anda sahibi görünen kişi Majdi Kazem Abdulsalam Al-Sharif.
Elbette bu görünen isim.
Şirketin asıl sahibi SINIORA FOOD INDUSTRIES COMPANY.
Majdi Kazem de bu şirketin İcra Kurulu Başkanı.
Şirketin asıl sahibi ise Suudi iş insanı Tarek Omar Abdul Fattah Aggad.
Babası Omar Aggad tarafından kurulan iki firma olan Aggad Investment Company’nin yönetici direktörü ve Arap Filistin Yatırım Şirketi’nin başkanı.

Nereden nereye geldik.
İzmir tarımını kurtarsın diye Silivri’den “ithal” edilen isimlerden, uluslararası gıda şirketlerine kadar uzanan bir ağ zinciri.
İzmir köylüsünün sütünü, etini, tohumunu değerlendirmek için “başka bir tarım mümkün” diyerek yola çıkan, bunun için İzmir’de “yetişmiş” eleman bulamayıp Silivri’den “ithal” eden bir mantıktan, artık köylüden aldıklarının parasını bile aylarca vermeyen, sosyal demokrat ama uluslararası gıda karteline uzanan ilişki ağlarıyla sarılmış koca bir belediye şirketi.
Üstelik de İzmir’in nitelikli, eğitimli gençleri iş ararken ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sayıları “dört yüzü aşan mühendis mimar kadrolu, sendikasızlaştırılmış ve güvencesiz bırakılmış” şirket personeli eşit işe eşit ücret beklerken.

Yazının başında ne demiştim?
“Sonuna kadar sabredip okursanız, başlığa kaynak olan Yağma Hasan’ın Böreği hikayesinin gerçek hayatta nasıl gerçekleştiğine sizler de tanıklık etmiş olacaksınız…”
Karar sizin.
“Başka bir tarım mümkün” mü, yoksa yağma Hasan’ın böreği mi?

About Author

Serdar Öztürk

Serdar Öztürk

Related Articles

TÜM HABERLER