A3 Haber

Rabia Naz Vatan’ın şüpheli ölümü: “Olayların üstünü örterek bir yere varamayız”

Rabia Naz Vatan’ın şüpheli ölümü: “Olayların üstünü örterek bir yere varamayız”

Rabia Naz Vatan’ın şüpheli ölümü: “Olayların üstünü örterek bir yere varamayız”
Şubat 13
22:11 2021

Rabia Naz Vatan’ın şüpheli ölümüyle ilgili araştırma komisyonunda bulunan CHP’li Milletvekili Jale Nur Süllü, “Üstünü örtmeye çalışarak bir yere varılamayacağının artık görülmesi gerekir” diye konuştu.

A3 Haber Merkezi | TBMM Genel Kurulunda, Rabia Naz Vatan başta olmak üzere, şüpheli çocuk ölümlerinin araştırılması ve bu konuda alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun raporu üzerinde genel görüşme yapıldı.

“Gerçeğe ulaşıp anlatabilmeyi çok isterdim”

Rapor üzerine Genel Kurulda konuşan, komisyon üyesi CHP Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, “Kurumların geldiği durumda insanların umutları da yitip gidiyor. Sürekli, aklamaya, üstünü örtmeye çalışarak bir yere varılamayacağının artık görülmesi gerekir” dedi.

Komisyon çalışmalarının ardından bana Rabia Naz’a ne oldu derseniz, gerçeğe ulaşıp, anlatabilmeyi çok isterdim” diyen Jale Nur Süllü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Defalarca alınan tanık ifadelerindeki değişimler, korunmayan delillerin niteliğindeki bozulmalar, araştırılan ve ama bir o kadar da araştırılmayan iddialar, dinlenen onca tanığa, karşı dinlenmeyenler, yapılan onca işe karşın yapılmayanlar, yorumlarla olay öylesine içinden çıkılmaz hal almıştı ki verebilecek kesin delillere dayalı bir yanıtım yok. Ancak her biri, ülkemizdeki kurumların nasıl işlemez hale geldiğinin birer deliliydi. Ancak, Rabia Naz olayı özelinde, ülkemizdeki işleyişi de gözden geçirmemiz gerekir. Ambulans ve hastane kayıtlarının saklanmamasından tutun, Rabia Naz’ın kaybolan çorabına, röntgen çekilmemesine dek uzanan zincirde yolunda gitmeyen çok şey olduğu doğru.

“Savcılık yapması gereken pek çok şeyi yapmadı”

Olayın aydınlatılması noktasında çalışmaların eksik yapıldığını ve olayın tek sorumlusunun polisler olarak gösterilmeye çalışıldığını belirten Milletvekili Süllü, “İçişleri Bakanlığınca yürütülen soruşturmada görevli polislerin, ihmalinin ve görev kusurlarının, ortaya konduğunu, biliyoruz. Komisyon olarak, dinlediğimiz polislerden birkaçının kınama cezası ve görev yeri değişikliği ile karşılaştıklarını biliyoruz. Adli soruşturmalarda, suçun belli kişilere yüklenerek gerçek sorumluların, hesap vermemesi ile sonuçlandığı gibi, ‘küçük ilçe emniyeti polisi, eğitimsizlerdi. Görevlerini ihmal ettiler, delilleri gereği gibi saklamadılar’ gibi olayın tek sorumlusu olmaları da kabul edilemez. Soruşturmada asıl görevli ve yetkili makam Savcılığın yapması gereken pek çok şeyi yapmadığını komisyon olarak ortaya koyduk. Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun da soruşturmada görevli yargı mensuplarına ilişkin inceleme yaptığını biliyoruz. Defalarca sormamıza karşın, bu konuda hiçbir açıklamada bulunulmadı. Yargının ne denli siyasallaştığı bilindiğinden HSYK raporunun gizlendiğini de düşünmüyor değiliz. HSYK soruşturması konusunda bilgi edinmeden raporun yazım aşamasına geçilmesinin çok büyük eksiklik olduğunu da sizlerle paylaşmak isterim” diye konuştu.

Komisyonun araştırmalarının olayda bir aklama aracı olarak kullanıldığını vurgulayan Süllü, “Komisyon raporu, olayın aydınlatılamamasında siyasi baskı ve nüfuz kullanıldığına dönük kamuoyunda yaygın iddiaları yok etmek üzere bir aklama aracı olarak kullanılamaz. Raporda bu yönde bir ifade yer almaması gerektiği uyarısında bulunmuştuk. Raporda yer aldığı gibi, yer verilen ek görüş tamamen aklanma ve olayın düşme olduğunu ispata yönelik. Biz muhalefet şerhimizde hiç kimseye dönük bir suçlamada bulunmadık. Ancak, bunca adı geçmesine karşın Belediye Başkanının ifadesinin alınmamış olması, ilk kez komisyon olarak bizim dinlememiz ve dosyada tanık beyanları ile uyuşmayan noktalara dikkat çektik. Ancak, ilçe halkı bir şekilde kanaate varmış olmalı ki, 3 dönem belediye başkanlığı ardından, ilk yerel seçimlerde makamı kendisine teslim etmemiş” dedi.

Kurumların görevini yapamaması nedeniyle insanların umutlarını yitirdiğini belirten Süllü, şöyle konuştu: “Sürekli, aklamaya, üstünü örtmeye çalışarak bir yere varılamayacağının artık görülmesi gerekir. Ülkemizde, 11 yaşındaki bir kız çocuğunun aydınlatılamayan ölümündeki adalet arayışı, adalete güvenin ne denli sarsıldığının göstergesi olarak, alınması gereken çok ders barındırıyor ama almayı düşünenlere tabi.

Ne olmuştu?

11 yaşındaki Rabia Naz Vatan, 12 Nisan 2018 tarihinde Eynesil’deki evlerinin önünde yaralı halde bulunmuş, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Rabia Naz’ın ölümü kayıtlara intihar olarak geçse de adli tıp raporunda ölümün yüksekten düşme değil ‘bedensel travma’ sonucu gerçekleştiği kaydedilmiş, buna rağmen Rabia Naz soruşturmasında takipsizlik kararı verilmişti. Karara tepki gösteren baba Şaban Vatan, Giresun Sulh Ceza Hakimliği, soruşturmada verilen takipsizlik kararına yönelik itirazı da reddetmişti. Rabia Naz Vatan’ın ailesi son olarak Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu

About Author

Uğraş Vatandaş

Uğraş Vatandaş

Related Articles

TÜM HABERLER