CHP Sözcüsü Faik Öztrak, işsizlik verilerinden yola çıkarak bazı değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin aynı zamanda yüksek enflasyonla da sınandığını kaydeden Öztrak, Türkiye’nin sefalet endeksinde şampiyon olduğunu dile getirdi.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, temmuz ayı için yüzde 10.1 olarak açıklanan işsizlik verilerini değerlendirdi.

İşsizliği bu dünyada yaşanan ‘küçük kıyamet’ diye tanımlayan Öztrak, “İşsizi olan evde huzur olmaz. Evde yüzler gülmez. O ailedeki insanlar yaşayan ölülere döner. İşsizlik, ekonomi için de büyük bir kayıptır. Ekonomik potansiyelin kullanılamamasıdır. Beşeri kaynakların israfıdır” dedi; ardından şunları kaydetti:

“TÜİK ’in resmi işsiz sayısı Temmuz’da 113bin kişi azalarak, 3milyon 445bine gerilemiş. İlk bakışta tablo elbette sevindirici. Ama şeytan da ayrıntıda gizli.

“Bu boyutta artışı pandemiden bu yana ilk kez görüyoruz”

“Daha fazla süre çalışmak isteyen”, “İş bulma ümidini yitirdiği için iş aramayan” yurttaşlarımızı da kapsayan “gerçek işsiz” sayımız, Temmuz’da 781bin kişi artarak, 8milyon 415bine çıkmış. Gerçek işsiz sayısında tek ayda, bu boyutta artışı pandemiden bu yana ilk kez görüyoruz.

Anlatılan büyüme masallarına rağmen, işgücü piyasasında koşulların sıkılaştığı anlaşılıyor. Haftada 40 saatten çok çalışmak istediği halde çalışamayan (eksik istihdam), iş bulma ümidini yitirdiği için iş aramaktan vazgeçenlerin sayısı artıyor.

İşgücü piyasasındaki koşulların sıkılaştığını işgücüne katılım oranındaki düşüş de teyit ediyor. Ekonomimiz güya büyürken, çalışma çağındaki insanlarımız nedense işgücü piyasasına daha az giriyor. Bu da TÜİK ‘in resmi işsiz sayısının azalmasına destek veriyor.

Küçük bir örnek; İşgücüne katılım Temmuz’da % 52,6 yerine, Mayıs’taki % 53,4 seviyesinde kalsaydı, resmi işsiz sayısı 3 milyon 445 bin yerine, 3 milyon 949bin olacaktı. Son iki ayda işgücüne katılımdaki 1 puandan az bir düşüş, resmi işsiz sayısını 504bin aşağı çekmiş.

Türkiye bugün sadece işsizlikle değil, bu beceriksiz rejimin sebebi olduğu yüksek enflasyonla da sınanıyor. Birbirinden beter bu iki bela, milletimizi sefalet tuzağına hapsediyor. Türkiye’yi sefalet şampiyonu yapıyor. Sorunun sebebi olan çözümü olamaz. Çare belli; değişim.”