İzmir Bornova Belediyesi şirketi BORBEL ile Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel İş Sendikası arasındaki toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde uzlaşma sağlanamaması üzerine belediyeye grev kararı asıldı.

İzmir Bornova Belediyesine ait BORBEL şirketi ile işyerinde örgütlü Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube arasında devam eden ve 1580 işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığı için işçiler bugün grev kararını astı.

DİSK Genel İş Sendikası 7 No’lu Şube Başkanı Özgür Genç, 1580 işçiyi ilgilendiren TİS sürecinde belediye yönetiminin yüzde 30 zam önerdiğini söyledi.

TİS görüşmelerini iki dönemdir Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası’yla (SODEMSEN) yürüttüklerini hatırlatan Genç, şunları söyledi:

• “Grev gerçekleştiğinde Bornova halkının etkileneceğini biliyoruz ancak bunun sorumlusu emeğiyle geçinenler değil, işçiye yoksulluğu reva gören SODEMSEN ve CHP siyasetidir. Gerçekten sosyal bir belediyecilik yapılmak isteniyorsa pandemi ve deprem demeden çalışan işçinin talebi karşılanmalı.”

Bornova Belediyesinin, taleplerini kabul etmesi gerektiğini vurgulayan Genç, bunun için bütçelerinde gerekli kaynağın olduğunu bildiklerini aktardı.

Grev sürecine resmi olarak bugün girdiklerini anlatan Genç, şöyle konuştu:

• Yasal olarak 60 gün içerisinde grevimiz başlayacak. Buradan herkese bir kez daha ilan edelim. İşçinin onay vermediği bir sözleşme kaçınılmaz olarak grev demektir. Başka türlüsü bizim için kabul edilemez.”

Genç, grev kararını belediyenin giriş kapısına astıklarını kaydetti.

Kadıköy Belediyesi’ne de asılmıştı

DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası, İstanbul Kadıköy Belediyesiyle 2 bin 300 işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine, belediye binası girişine grev kararı asmıştı.

DİSK Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 1’inci Şube Başkanı Murat Aydoğan, açıklamasında, yaklaşık 3,5 aydır devam eden toplu sözleşme sürecinde idari maddelerin çoğu bitmişken maddi konularda henüz istedikleri oranda bir ilerleme katedemediklerini söyleyerek, Kadıköy Belediyesi ve Kadıköy’ün yaşam ve gelir koşulları göz önüne alındığında verilen tekliflerin hayatın gerçekliği dışında kaldığını söylemişti.