A3 Haber

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde vahim tablo: Sansür, baskı, soruşturma, tehdit, ceza…

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde vahim tablo: Sansür, baskı, soruşturma, tehdit, ceza…

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde vahim tablo: Sansür, baskı, soruşturma, tehdit, ceza…
Ocak 10
08:38 2023

Sansür yasasının yürürlüğe girdiği 2022’de gazeteciler 505 kez hakim karşısına çıktı, 30’u tutuklandı. 2005’te Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 98’inci olan Türkiye 2022’de 51 basamak düşerek 149’uncu sırada yer aldı.

CHP’nin gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde 2022 Basın Özgürlüğü Raporu’nu yayımladı. Rapora göre, 2022’nin hemen hemen her ayında en az 50 gazeteci hakim karşısına çıkarken, Gezi Davası, 25 Kasım protestoları ile 1 Mayıs gibi 10’dan fazla kitlesel protesto, yürüyüş ve basın açıklamasında 100’ün üzerinde gazetecinin haber takibi engellendi, gazeteciler fiziksel şiddete maruz kaldı.

Gazeteciler 505 kez hakim karşısına çıkarken, 30 gazeteci tutuklandı, 80 gazeteci gözaltına alındı, 18 gazeteci saldırıya uğradı. Gazetelere tazminat cezaları ve tekzip yağdı, televizyon kanalları karartıldı.

2022’de yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet haberlerinin yanı sıra yurtdışına giden yazılımcılar ile gazeteci derneklerinin hazırladığı ihlal raporlarına da erişim engeli geldi. Çakırözer, “Gazetecilere baskı, sansür, engelleme, tehdit bitmiyor! Gazeteciler haberleri, yazıları sosyal medya paylaşımları nedeniyle işsiz bırakılıyor, tehdit ediliyor, yargılanıyor, tazminat cezalarına çarptırılıyor, hapsediliyor. Siyasiler şikayet ediyor gazetelere, televizyonlara ceza yağıyor, davalar açılıyor. Televizyon kanalları karartılıyor. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde sözümüz söz: 2023 yılında tüm bu baskı ve sansürün bittiği, gazetecilerin özgürce mesleklerini yapabildiği bir Türkiye’yi kuracağız” dedi.

Raporda 2022 yılında yaşanan basın özgürlüğü ihlalleri tek tek sıralandı.

AKP’li yıllarda en az 848 gazeteci tutuklandı

Öte yandan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun raporunda da 2002 yılından 2022 yılı sonuna kadar en az 848 gazetecinin tutuklandığı bilgisine yer verildi.

Tanrıkulu, Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksinde 180 ülke içinde 149’uncu sırada yer aldığına dikkat çekerek, şunları kaydetti: “2022’de gazeteciler ve basın kuruluşlarına ilişkin en az 174 dava görüldü/duruşma yapıldı. Bu davalarda en az 263 gazeteci yargılandı. Bazı gazeteciler birden çok davada hakim karşısına çıktı. Davalarda en az 40 gazeteciye hapis ya da para cezası verildi. Gazetecilere toplamda en az 92 yıl 11 ay 15 gün hapis, en az 317 bin 900 TL para cezası verildi. En az 24 gazeteci beraat etti.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da “Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye 2005 yılında 98’inci sırada yer alırken, 2022 yılında 180 ülke içerisinde 149’uncu sırada yer aldı. AKP’li yıllar Türkiye’yi basın özgürlüğünde 51 sıra gerileterek küme düşürmüştür” mesajını paylaştı.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği de bir rapor yayımladı

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 2022 yılı Gazetecilere Yönelik Hak İhlalleri Raporu’nu açıkladı. Derneğin internet sayfasında yayınlanan raporda, AKP’nin Avrupa Birliği standartları vaadinin aksine 20 yıllık süreçte basın ve ifade özgürlüğünü tümüyle ortadan kaldırmak adına adımlar attığının altı çizildi. Gazeteciliği yönelik baskıların 2022’de arttığına işaret edilen raporda, “Gazeteciliği öldürmek anlamına gelen bu adımların en büyüğünü 2022 yılı içerisinde attı” denildi.

Beş başlıkta düzenlen rapordaki ihlal verilerine bakıldığında iktidarın gerçeklerden koktuğunu görmenin mümkün olduğunun altını çizen DFG, sahada görev yapan gazetecilerin polis saldırılarının ilk hedefi olduğu hatırlatıldı. Haber takibi sırasında gazetecilerin polis tarafından darp edildiğini, görüntü ve fotoğraf almalarının engellendiği belirtilerek, polisin Van’da gazetecilere silah çekerek ölümle tehdit edilmesi anımsatılarak, yıl içinde 132 kez gazetecilerin haber takibinin engellendiği ve 65 gazetecinin ise saldırıya uğradığı ifade edildi.

Basın ve ifade özgürlüğüne yönelik en büyük darbelerden birinin “Dezenformasyon Yasası” olarak düzenlenen ve kamuoyunda “sansür yasası” olarak nitelendirilen yasa vurulduğu değerlendirmesi yapılan raporda, yasanın basın meslek örgütlerinin tepkisine rağmen yasalaştığı hatırlatıldı. Sözde dezenformasyonu engellemek adına yapılan bu düzenleme ile iktidarın söylemleri dışında tüm haberlerin yargılama konusu yapılmasının yasal kılıfa büründürüldüğü, düzenlemeyle sadece gazetecilerin değil toplumun tamamının hedef alındığının altı çizildi. Basına yönelik baskılardan dolayı alternatif bir mecraya dönüşen sanal medyanın da yasayla hedef alındığını dile getirilen raporda, yasayla birlikte sanal medya paylaşımları nedeniyle açılan dava sayısında bir artış gözlemlendiğine dikkat çekildi. Yıl içinde 56 internet sitesinin kapatıldığı, bin 109 habere ve 2 bin 210 sanal medya içeriğine erişim engeli getirildiği kaydedilen raporda, “Taksim patlamasıyla birlikte hiçbir yasal dayanağı olmamasına rağmen internette bant daraltmasına gidilerek sanal medya hesaplarına ve internet sitelerine erişim engellendi. Sözde yanlış ve kötü görüntülerin yayılmasını engellemek adına yapılan bu uygulamayla gerçeklerin halktan gizlenmek istendiği gün gibi açığa çıktı. Patlamaya ve faile dair iktidar tarafından ortaya atılan her bir iddianın farklı şekillerde çürütülmesiyle birlikte bant daraltmayla yapılmak istenin sansür olduğu ortaya çıktı” ifadelerine yer verildi.

Raporda, yıl içinde 68 gazeteci hakkında soruşturma açıldığı 65’inin davaya dönüştüğü, 810 gazetecinin devam eden yargılamalarında 76 gazeteciden birine müebbet hapis, diğerlerine toplamda 181 yıl, 6 ay 22 gün hapis, 8 milyon 105 bin 707 TL para cezası verildiği belirtildi. Raporda, Türkiye’de Kürtçe yayın yapan tek gazete olan Xwebûn gazetesi hakkında toplatma kararı bulunmamasına rağmen dağıtımının engellendiği, birçok sayısına el konulduğu, gazetenin dağıtımı sırasında gazeteyi taşıyan firmaların sahiplerinin tehdit edildiği aktarıldı.

Gazetecilere yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında 39 gazetecinin tutuklandığı hatırlatılan raporda, son altı ayda 27 özgür basın çalışanının tutuklandığı anımsatıldı. 8 Haziran’da 20’si gazeteci 22 kişiyle birlikte gözaltına alındığı 16’sının tutuklandığı, DFG Eş Genel Başkanı Serdar Altan’ın da gözaltına alınarak tutuklananlar arasında olduğunun altı çizildi. Gazetecilerin gözaltına alınması sırasında ekipmanları el konulduğu, yapım şirketlerinde 30 gün boyunca aramalar yapıldığı aktarılan raporda, tutuklanan gazeteciler hakkında henüz iddianame hazırlanmadığı ifade edildi. Gazetecilere yönelik ikinci operasyonun Ankara merkezli yürütüldüğünü ve bu operasyonda 11 gazetecinin işkence ile gözaltın alındığı hatırlatılarak, “29 Ekim’de 11 gazeteciden 9’u tutuklanarak bir kez daha Kürt gazetecilerin hakikati açığa çıkarma mücadelesi baltalanmaya çalışıldı. Hakim karşısına çıkan arkadaşlarımıza haberleriyle birlikte derneğimize neden üye oldukları sorularak derneğimiz kriminalize edilmeye çalışıldı” denildi.

Raporda yer alan ihlaller şöyle sıralandı:

  • Saldırıya uğrayan gazeteci: 65
  • Öldürülen gazeteciler: 1
  • Evine baskın düzenlenen gazeteciler: 53
  • Gözaltına alınan gazeteciler: 116
  • Tutuklanan gazeteciler: 39
  • İşkence ve kötü muameleye maruz kalan gazeteciler: 118
  • Tehdit ve ajanlık dayatması: 42
  • Haber takibi engellenen gazeteciler: 132 olay
  • Hapishanelerde gazetecilere yönelik ihlaller: 96
  • Hakkında soruşturma açılan gazeteciler: 68
  • Hakkında dava açılan gazeteciler: 65
  • Cezalandırılan gazeteciler kişi sayısı: 76
  • Hapis cezası: 1 müebbet, 181 yıl, 6 ay, 22 gün
  • Para cezası: 8 milyon 105 bin 770 TL

Yargılaması devam eden gazeteciler

  • Duruşma sayısı: 455
  • Kişi sayısı: 810
  • Tutuklu gazeteci sayısı (04 Ocak 2023 itibariyle): 87
  • RTÜK cezaları yayın sayısı: 32
  • RTÜK ceza sayısı: 54 Yayın yasağı: 75
  • Kapatılan İnternet Sitesi : 56
  • Erişim engeli getirilen haberler : 1109
  • Erişim engeli getirilen sosyal medya içeriği: 2210

About Author

Ahmet

Ahmet

Related Articles

TÜM HABERLER