Meclis Genel Kurulu’nda tartışmalı baro teklifi düzenlemesi görüşmeleri başladı. Görüşmelerde usul ve anayasaya aykırılık tartışmaları yaşandı. Çoklu baro düzenlemesinin ilk gün mesaisinde teklifin ilk iki maddesi kabul edildi.

80 ildeki baroların karşı çıktığı ve baroları bölecek ve etkisizleştirecek olan çoklu baro sistemine ilişkin göürşmeler, TBMM Genel Kurulu’nda sürüyor.

Konunun gündeme geldiği günden beri karşı çıkan avukatlar, getirilmeye çalışılan sistemin avukatların gerçek sorunlarına çözüm üretmediği, aksine savunmayı etkisizleştireceğini ifade etmişti.

Teklifin tümü üzerindeki görüşmelere geçilmeden önce CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel ve HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, düzenlemenin TBMM İçtüzüğü ve anayasaya aykırı bir şekilde görüşüldüğünü iddia ederek, usul tartışması açılmasını istedi. İYİ Parti Grup Başkan Vekili Müsavat Dervişoğlu, “Teklif ile 2 bin avukatın bir araya gelmesiyle oluşacak her baro, belirli bir siyasal kampa dahil olacaktır. Ya da belirli ideolojik saiklerle hareket edecektir. Bu değişiklikle birlikte siyasallaşmış ve kamplaşmış yargı kurumu içinde bağımsız kalmayı başarabilmiş barolar da aynı çukurun içine sürüklenmektedir” dedi.

Müstakil ve siyasallaşmış baroların anayasaya aykırı olduğunu söyleyen Dervişoğlu, “Siyasilerin müdahil olduğu, bir telefon ile hukuka aykırı tutuklamaların yapıldığı, hukuka aykırı tahliyelerin gerçekleştiği, sokaktaki vatandaşın artık yargı erkine güven duymadığı, Türk adalet sistemi mevcut. Siyasallaşmış barolar, bu sistemde hakimlerin karar alma mekanizmalarını etkileyecek ve hakkaniyete uygun hüküm vermelerine engel olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Baroların, “hukukun siyasetini” yaptığını dile getiren Beştaş, iktidarın, kendisine bağlı yeni barolar kuracağını söyledi.

Beştaş, “İktidar ‘Ben İstanbul, Ankara ve İzmir barosunda yönetimi ele geçiremiyorum, orada benden değil hak ve özgürlüklerden yana olanlar kazanıyor.’ diyor. Delege sistemi değiştirilerek, Feyzioğlu ya devam ettirilecek ya da yeni Feyzioğlu bulunacak” dedi.

Çoklu baro sistemiyle yargının her alandaki ayrımcı yaklaşımını avukata göre de yapacağını söyleyen Beştaş, “Barolar bağımsız olmalıdır. İktidar partisine sesleniyorum: Yol yakınken bu teklife evet demeyin” diye konuştu.

“Tarihe de adalete de ihanettir”

CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, bir ilde bir baro olması gerektiğini ifade ederek, “Çünkü kamu tüzel kişisi bölünmez. Anayasaya açıkça aykırı. O zaman İstanbul’da bazı televizyon sahipleri bir araya gelsin kendi RTÜK’lerini kursun. Avukatların serbestçe, güçlü şekilde görevini yapabilmesi için bağımsız ve güçlü bir baroya üye olması gerekir. Baroları bölerseniz savunmayı alçaltırsınız. Bu teklif kanunlaşırsa bu tarihe de adalete de ihanettir” değerlendirmesinde bulundu.

Baroların bölünmesiyle meslek etiğinin yok olacağını öne süren Erkek, baroların, tarihi boyunca devlete, idareye karşı vatandaşı koruduğunu anlattı.

Erkek, vatandaşın, mahkemelerde kamu gücünden korkmayacak, kendini serbestçe temsil edecek avukatlar istediğini kaydederek, “Güçlü avukat, güçlü baroyla olur ama iktidarınızın bağımsız, güçlü yapılara karşı sorunu var. Bağımsız yargı, bağımsız baro, bağımsız Merkez Bankası, bağımsız RTÜK, TÜİK istemiyorsunuz. Onun için bağımsızlığı ve özgürlüğü zedeliyorsunuz. Çoklu baro vatandaşa yapılan bir kötülük olacak. Barolar asla siyaset yapmıyor, barolar insan hakları ve hukukun üstünlüğü mücadelesi yapıyor” diye konuştu.

AKP’li Özkan, teklifin anayasaya aykırı olmadığını iddia etti

AKP Grup Başkanvekili Cahit Ökan, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada yasa teklifinin Anayasa’ya aykırı olmadığını iddia ederek, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin örgütlenme özgürlüğü olduğunu savundu.

Özkan, yasa teklifinin avukatların ihtiyaçlarını gözeterek MHP’li vekillerle birlikte kılı kırk yararak hazırlandığını iddia etti.

Baroları bölecek olan bu tasarının bir “reform” olduğunu iddia eden Özkan, isim vermediği bir baro başkanı için Selim Kiraz’ın katillerini paylaştığını ifade etti ve “Baro başkanları ayrılıkçı açıklamalardan vazgeçerek üyelerini kucaklasın. O halde 2 bin avukat bir araya gelip baro kurmaz” sözlerini sarf etti.

AKP’li Özkan’a cevap veren CHP’li Engin Özkoç, “Teröre hizmet eden yüzde yüz sizsiniz. 15 Temmuz’da şehit yakınları için toplanan paraların üstüne oturan bir parti misiniz? Genel Başkanınız telefon ekranından halkı sokağa çağırırken kendisi korumalar ileydi. Siz FETÖ’nün ve PKK’nin yanında oldunuz” dedi.

Özkoç’un konuşması sürerken AKP’li vekillerin Özkoç’a hakeret etmeleriyle birlikte tansiyon yükseldi ve oturuma ara verildi.

Ahmet Şık’tan Bülent Turan’a: Kes sesini

Bağımsız İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’ın Genel Kurul’daki konuşması esnasında yaşanan tartışmanın ardından oturuma tekrardan ara verildi. Şık’ın konuştuğu esnada oturduğu yerden sesini yükselten Bülent Turan’a Ahmet Şık, “Kes sesini. Ne çenesi düşük adamsın” dedi. Şık’ın sözlerine tepki gösteren Turan, ayağa kalktı. Milletvekillerinin araya girmesi ile olay yatıştı.

Erdoğan’a tiran dediği için Ahmet Şık’a uyarı cezası

AKP Grup Başkan Vekili Bülent Turan, bağımsız İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’ın konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiğini iddia ederek, özür dilemesi gerektiğini ve özür dilemediği takdirde geçici olarak Genel Kurul salonundan çıkarılması veya oturuma katılmama cezası verilmesi gerektiğini söyledi.

TBMM Başkanvekili Celal Adan da Şık’ın geçici olarak Genel Kurul oturumlarına katılmama cezası verilmesini Genel Kurulun önerisine sundu. TBMM Başkan Vekili Celal Adan oturuma ara verdi.

Aradan sonra TBMM Başkanvekili Celal Adan, bağımsız İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’a Erdoğan’a “tiran” dediği için uyarı cezası verildiğini açıkladı.

“Türkiye işsizliği açlığı çözdü de sıra buna mı geldi?”

Teklifin birinci bölümü üzerinde söz alan İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, düzenlemenin neden geldiğine bir anlam veremediklerini belirterek “Türkiye işsizliği, açlığı ve diğer sorunları çözdü de yapacak bir iş kalmadığı için mi bu düzenleme gündeme geldi? Bunu anlamak mümkün değil. Vatandaşlara bunu izah edemiyoruz” dedi.

“Türkiye’de yargı vasfını yitirmiştir”

HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, devletin yasama, yürütme ve yargı organlarından oluştuğuna işaret ederek “Ancak Türkiye’de yargı, yargı olmaktan çıkarak vasfını yitirmiştir. Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala örnekleri ortada” dedi.

CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, AKP’nin adliyeleri böldüğünü şimdi de sıranın barolara geldiğini söyledi. Adliyelerin cemaat ve tarikatlar tarafından paylaşıldığını belirten Tezcan, “Adliyeler Hakyolcular, Süleymancılar ve Menzilciler diye ayrılmış. Baroları bölmek, ülkeyi bölmenin başka adıdır. Camiye, kışlaya, okula, adliyeye siyaseti sokmayın. Bunun için itiraz ediyoruz” açıklamasında bulundu.

AKP’nin 18 yıldır iktidarda olduğunu söyleyen AKP’li Hamza Dağ, “Bu teklifle, barolar arasında daha fazla avukatı kendi bünyesinde tutmak için rekabet ortaya çıkacak. Adalet ve daha iyi hizmet yapma rekabeti olacak” diyerek, barolardan özel şirketlermiş gibi bahsetti.

Teklifin ilk iki maddesi kabul edildi

TBMM Genel Kurulunda, çoklu baro teklifinin ilk iki maddesi kabul edildi.

Genel Kurul’da kabul edilen maddelere göre, aynı ilde birden fazla baronun bulunması halinde baroya yazılma talebi herhangi bir baroya yapılabilecek.

Aynı ilde birden fazla baro varsa avukatlık stajının ikinci altı aylık kısmı, staj yapılan baroya kayıtlı bir avukatın yanında gerçekleştirilebilecek.

Teklifin ikinci maddesinin kabul edilmesinin ardından TBMM Başkan Vekili Adan, birleşimi saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı.