AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında AKP için dava adamı, hizmet adamı, milletin adamı olarak görev yapacak ilçe başkanları, il başkanları, belediye başkanları ve kadrolarının lazım olduğunu söyleyerek, “Bize hesabi değil, hasbi olanlar lazım. Eğer hesap adamı olursa çökeriz; ama hasbi olursa, Allah’ın izniyle kaleleri düşüre düşüre yola devam ederiz” dedi.
Bununla da yetinmedi.
Erdoğan, “Milletvekili veya il başkanlarının akrabalarını partinin yönetimine koymamaya dikkat edin. Aşiretleşmeyelim” diye uyardı.

Bu konuşmaların üzerinden yıllar geçti.
Bir değil birkaç yerden “huzur hakkı” alanlar, kimi devlet şirketlerinin yönetim kurulu üyeliklerine yapılan atamalar yazıldı çizildi.
İktidar böyledir aslında.
Bir nevi “bal tutan parmağını yalar” özdeyişini yaşarız.

Erdoğan’ın deyimi ile memleketin bu ilginç “hasbi” olmayan ama “hesap adamı” olanlara çevremizde de rastlamak mümkün.
Alıştık demeyelim çünkü böyle şeylere alışılmaz.
Alıştırılmaya çalışıyoruz ama alışmayacağız demek daha doğrusu.

2009 yılında yapılan yerel seçimlerde İzmir AKP’den 40 isim arasında bir isim de İzmir İl Genel Meclisi üyesi olarak seçildi.
İzmir kamuoyu bu ismi pek tanımıyordu.
Siyasetteki yükselişi hızla sürdü.
Kimdi bu isim?
Mustafa Alper Güldalı.

Güldalı 2009 ile 2014 yılları arasında İzmir İl Genel Meclisi’nde AKP’den meclis üyesi olarak görev yaptıktan sonra kulvarı değiştirdi.
Bu kez hedefinde belediye meclis üyeliği vardı.
O dönem Balçova’da oturuyor olmasına rağmen, Buca’dan belediye meclis üyesi olarak seçilerek 2014 yılından Nisan itibaren bu görevini sürdürmeye başladı.

Aynı dönemde, İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde de belediye başkanlığını AKP’li Arif Uğurlu seçilmişti.
Uğurlu başkanlık koltuğuna oturur oturmaz belediyenin şirketi olan Kemalpaşa-Bel İmar Teknik ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti’nin de yönetim kurulu başkanı oldu.
Bu şirket belediyenin işçi alımlarının yanı sıra diğer hizmet alımlarıyla da ilgileniyordu.
Kemalpaşa Belediye Başkanı Akif Uğurlu, 8 Aralık 2014’te 2014/037 sayılı karar ile şirketin Kemalpaşa Belediyesi adına yetkili ismi değiştirdi.

Yeni gelen isim tanıdık biriydi.
AKP’nin Buca Belediye Meclis Üyesi Mustafa Alper Güldalı.
Güldalı Balçova’da oturup, Buca Belediyesi’nde meclis üyeliği yapıp aynı zamanda da Kemalpaşa Belediyesi’nin şirketinde tüzel kişi temsilcisi olarak zor bir görevi üstlenmişti.
Bu görev zaman zaman tartışmaları da beraberinde getirdi.

Kemalpaşa Belediyesi memurlarından Ercan Okumuş belediye binasında dayak yediği gerekçesiyle Kem-Bel Müdürü Mustafa Alper Güldalı ve belediye personeli İrfan Çelenkoğlu’ndan şikayetçi oldu. Okumuş’un, yaşadıklarından sonra darp raporu aldığı öğrenildi.

Bu iddianın ardından bir yenisi daha geldi.
İzmirli gazeteci Mustafa Çetin, Kanal 35 isimli kuruluşta çalıştığı dönemde Güldalı’nın kendisini taciz ve tehdit ettiğini öne sürdü. 
Çetin, “18 Ekim 2014’de AKP Buca ilçesi delege seçimlerinin yapıldığı Rüya Vadisi düğün salonunda delege seçimlerini takip etmek için orada bulunuyordum. Mahalle başkanları listelerde kendilerinin önerdiği isimlerin olmadığını görünce yüksek sesle parti yöneticileriyle sözlü tartışmaya başladı. Ben de ortalık yatışsın diye mahalle başkanlarına medya mensubu olduğumu belirtip, şikayetleri ne ise söylemelerini istedim. Gerginliğin yaşandığı ortamdan onları alıp dışarı çıkardım sakince ve onlar şikayetlerini anlatmaya başladığı sırada Buca Belediyesi AKP Meclis üyesi Mustafa Alper Güldalı tarafından sözlü olarak taciz edildim. (Şimdi ben bu kameraya vursam kaç parçaya ayrılır) gibi herkesin içinde sözlü sataşmalar yaptı” şeklinde ifade verdi

Her iki şikâyetin de çok ciddiye alınmadığını biliyoruz.
Bu konuda açılmış bir hukuki soruşturma sonuca açılan dava ya da parti içinde yürütülen bir işlem olmadığı ortada.
Biz konumuza geri dönelim.
Mustafa Alper Güldalı bir yanda Buca’da AKP meclis üyeliğini diğer yanda da Kemalpaşa Belediye şirketindeki “genel müdürlük” görevini sürdürürken bu kez bir başka tartışmada karşımıza çıktı.

Mustafa Alper Güldalı’nın genel müdürlüğünü yaptığı AKP’li Kemalpaşa Belediyesi’nin şirketine ait 35 PAU 73 plakalı aracın İzmir milletvekili adayı bir isme verildiği ortaya çıktı.
Kemalpaşa Belediyesi Başkanı Arif Uğurlu, araç tahsisinin kiralama usulüyle yapıldığını ifade etti.
AKP’nin milletvekili adayı isim de “Araç belediyenin şirketine ait ve bu tür kiralamalar yapılabiliyor. Bir işadamı da seçimde kullanmamız için kiraladı” diye kendini savundu.
Aracı belediye şirketinden kiralayarak AKP’li vekil adayına tahsis eden işadamının ismi ise hiçbir zaman ortaya çıkmadı.
Kimdi acaba?

Aylar yılları kovaladı ve bunca tartışmanın ardından Mustafa Alper Güldalı 12 Aralık 2018’de Kemalpaşa Belediyesi’nin şirketindeki müdürlük görevinden ayrıldı.
Tesadüftür yerine gelen Yıldız Türkücü de Güldalı gibi Buca’da oturuyordu.
Demek ki Kemalpaşa’da bu görevi üstlenecek yetenekte kimse bulunamamıştı.

Takvimler yine bir seçim dönemini gösteriyordu.
Bu kez Mart 20129’da yerel seçimler kapıyı çalmıştı.
AKP İstanbul, Ankara, Antalya, Mersin de belediyeleri kaybetti.
İzmir için fazla söze gerek yok zaten.
Ama bir ilginçlik daha yaşandı AKP İzmir’de.

Daha önce Balçova’da oturup Buca’dan belediye meclis üyesi seçilen Mustafa Alper Güldalı, bu kez de Buca’da otururken Karabağlardan belediye meclis üyesi seçildi. Hatta Karabağlar belediyesi meclis grup başkanı bile oldu.
Sert eleştirileri ile bu kez de Karabağlar’dan sesi yükseliyordu.

2019 yerel seçimlerinde İzmir’in Aliağa ilçesinde ise belediye başkanlığı seçimlerini MHP’nin adayı Serkan Acar kazandı.
Acar başkanlık koltuğuna oturduktan sonra daha Aliağa Belediyesi Jeotermal Anonim Şirketi’nin yönetim kurulunda değişiklik yaptı.
Yönetim kurulu başkan yardımcısı olarak atanan bir isim elbette tanıdıktı.
Mustafa Alper Güldalı.

2009 yılından 2020 yılına kadar 11 yıllık sürede, siyasette bir ismin nasıl yükseldiğini okudunuz yukarıdaki satırlarda.
Mustafa Alper Güldalı’nın siyasetteki bu hızlı yükselişinin ve her daim kendisine yer açabilmesinin nedeni neydi acaba?
Sadece yetenekleri mi?
Elbette hayır.

Mustafa Alper Güldalı’nın annesi Hale Güldalı.
Siyaset ile ilgisi yok, kendini halinde bir hanımefendi.
Ama kız kardeşi önemli bir isim.
Kimdir o isim?
Bir dönemin AKP İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı, şimdinin ise 9 Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Nükhet Hotar.

Zaten Kemalpaşa Belediyesi’nin şirket aracının (bir iş adamı tarafından) kiralanarak seçim çalışmalarına verildiği dönemin vekil adayı da Prof. Nükhet Hotar.
Yeğeninin müdür olduğu şirket para kazansın diye yapmıştır deyip geçelim.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ne demişti?
“Bize hesabi değil, hasbi olanlar lazım…”
“Akrabalarınızı parti yönetimine koymamaya dikkat edin. Aşiretleşmeyelim…”
Yaşananlar gösteriyor ki;
“Memleket işi gönül işi” diye oy istediler ama pek de öyle değilmiş.
AKP’lileri belediyelerde yer bulamadık, alın size MHP’li belediye.
Vatana millete hayırlı olsun…