Kapsamlı bir araştırma, seks işçisi aktivistlerin, dünyada insan hakları savunucuları arasında en fazla risk altında olan grup olduğunu ve birden fazla şiddet içeren saldırıyla karşı karşıya olduğunu ortaya çıkardı.

The Guardian’ın haberine göre, insan hakları örgütü Front Line Defenders tarafından yayımlanan araştırma, toplulukların haklarını savunan seks işçilerinin rutin olarak maruz kaldıkları ihlallere karşı daha savunmasız olduğunu tespit etti.

Tanzanya, Kırgızistan, El Salvador ve Myanmar’da 300 kişinin deneyimlerinden yararlanılan rapor, insan haklarını savunan seks işçilerinin maruz kaldığı cinsel saldırı, yönetici ve müşteri tehditleri, ev ve ofis baskınları, fiziksel saldırılar ve polis gözetimi vakalarına odaklanıyor.

Front Line Defenders araştırma ve görünürlük koordinatörü ve raporun baş yazarı Erin Kilbride “Seks işçisi hak savunucuları, topluluklarının adalete, sağlık hizmetlerine, barınma ve gıdaya erişim haklarını korumak için aşırı kişisel riskler alıyor ve acil müdahalelere yanıt veriyor” dedi.

Tipik olanın ötesinde ihlallere maruz kaldıklarını söyleyen bölgelerindeki seks işçileri, cezaevinde işkence, sokakta isimle tehditler, sosyal medyada hedefli taciz ve bir polis komiseri ile bir savunma toplantısı karşılığında seks talepleri aldıklarını söylediler. Ayrıca müşterilerden gelen saldırılarla da karşı karşıya kaldılar.

Seks işçisi aktivistlerin, insan hakları bağlamında tehdit altında olduklarına dair çok büyük kanıtlar olmasına rağmen, bu tür saldırılar insanlar tarafından, seks işçisi olmanın bir sonucu varsayılıyor ve hak ihlalleri reddediliyor.