Yevgeniy Prigozhin.
Ticarete sosisli sandviç satarak başladı.
Sonrasında St. Petersburg’un ilk bakkal zincirini yarattı.
Yükselişinin zirvesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e ilk kişisel hizmet veren lüks restoranı New Island’ı açtı.
Milyar dolarlık askeri ve devlet okulu yiyecek içecek ve inşaat sözleşmeleriyle “Putin’in şefi” lakabını kazandı.

Kendisi kabul etmese de Yevgeniy Prigozhin aynı zamanda “Rus sivil özel ordusu” olarak da bilinen Wagner Group’un kurucusu.
Donald Trump’un 2016’da ABD Başkanı olarak seçildiği başkanlık seçimlerine müdahale ettiği gerekçesiyle hakkında iddianame düzenlenen 13 kişiden biri.
Prigozhin’in Rus sivil özel ordusu Wagner ilk olarak Kırım’ın Rus işgali sırasında ortaya çıktı. “Küçük yeşil adamlar” olarak bilinen grup Rus askeri birliklerine, Ukrayna askeri tesislerini silahsızlandırma çalışmalarında yardım etti.
Ardından Suriye’de Esad güçlerinin yanında sivilleri eğitti.
En son Kaddafi’den sonra karışan Libya’daydı.

Yevgeniy Prigozhin’in Rus sivil özel ordusu Wagner şimdi de Ukrayna’da ortaya çıktı.
Suriye’deki Rus güçleri, Rusya’nın Ukrayna’ya savaş başlatmasıyla birlikte kendi saflarında savaştırmak üzere Suriye’den paralı asker toplamak için harekete geçti.
Bunun için Şam, Halep, Hama, Lazkiye, Deyrizor, Rakka ve Dera illerinde toplam 14 kayıt merkezi açıldı.
Ukrayna’ya götürülmek istenen savaşçılara en az 6 aylık sözleşme yapılarak bu süre zarfında aylık 300 ile 600 ABD doları arasında değişen maaş ödeneceği açıklandı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güvenlik Konseyi toplantısında, Orta Doğu’dan gelecek “gönüllü savaşçıların” Ukrayna’ya çatışma bölgelerine ulaştırılması talimatı verdi.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu da 16 bin “gönüllünün” Ukrayna ordusuna karşı savaşmak istediğini belirterek “Bu talepler para için değil de bu kişilerin arzuları olduğu için tabii ki buna olumlu cevap vermeyi doğru buluyoruz. Birçoğunu biliyoruz, son on yılda en zor zamanda DEAŞ terör örgütüne karşı mücadelede yardımcı oldular” dedi.

Elbette gelişmeler bununla kalmadı.
Rusya Devlet Başkanı Putin, son yıllarda yirmiden fazla Afrika ülkesiyle ikili askeri iş birliği anlaşmaları imzaladı.
Bu anlaşmalar çerçevesinde Rusya adına Wagner’in eğittiği “paralı askerlerin” 10 bin kişiye ulaştığı tahmin ediliyor.
Mali, Nijer ve Mozambik’te eğitilen yerel birliklerin Rusların kontrolünde Ukrayna’ya karşı savaştırılacak olma riski ABD ve AB’yi alarma geçirdi.

Rusya’nın ekonomisini hedef alan yaptırımların yanı sıra ABD ve AB işte tam da bu yüzden Putin’e yakın Rus oligarkların mal varlıklarına el koymaya başladı.
Rus oligarklarının servetinin en az 118 milyar dolar olduğu sanılırken, bu paranın önemli kısmının Wagner üzerinden Rus ordusuna destek olacak paralı askerler için harcanacağı kuşkusunun AB ve ABD’yi böyle bir karar almaya ittiği açık.
Amaç, Putin’in “savaş ekonomisini” iyice kıstırmak.

İşte tam da bu noktada düğümün merkezi Türkiye.
Türkiye Rusya-Ukrayna savaşında taraf olmayacağını, Rusya’ya karşı alınan ekonomik ambargoya da katılmayacağını açıkladı.
Rus oligarkların henüz ABD ve AB’nin “el koymadığı” servetleri için yeni adresin Türkiye olacağı ve Türkiye’nin de buna sıcak baktığı biliniyor.
Önümüzdeki haftalarda Türkiye’nin ekonomik verilerine bakarak bunu anlayabilmek daha kolay olacak.
Ancak böyle bir sonucun da ABD ve AB’nin Türkiye’ye karşı tavrının ne olacağı kuşkusunu derinleştiriyor.

Putin ve Rus oligarkların Türkiye üzerinden yapmayı planladıkları bu gelişme elbette tek reçete değil.
Yerel kaynakları göre Rusya Devlet Başkanı Putin, Çin’in yanı sıra kendisine yakın bulduğu eski SSCB ülkelerinin liderleri ile sık sık görüşüyor.
Türkiye üzerinden geliştireceği yöntemin engellenmesi durumunda Putin’in bu kes de o ülkeleri devreye sokacağı tahmin ediliyor.
Hatta bu konuda özellikle Azerbaycan ve Azerbaycan kökenli kimi iş insanlarına bu konuda özel görev verdiği belirtiliyor.
Kim olabileceklerini elbette tahmin edersiniz.

Putin’in oligarklarının henüz el konulmamış serveti, Rus-Ukrayna savaşının belirleyici ögelerinden olacağı açık.
ABD VE AB ise henüz bu hamleye nasıl bir karşılık vereceğini açık etmiş değil.
Türkiye’yi ziyaret eden Almanya Başbakanı’nın bu konuda “özel” görüş bildirip bildirmediği de bilinmiyor.
Belki de Türkiye’nin “nabzını” yokladı.
Gerçek olan, aynı zamanda da açık açık görünenlerdir.
O yüzden de Rusya-Ukrayna savaşı bundan sonra “oligarklar” savaşıdır.
Kaç tanesi servetini batıracak birlikte göreceğiz…