Eski Başbakan, TBMM Başkanı ve AKP İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın eşi Semiha Yıldırım’ın yeğeni Ender Haberdar’ın, borç ve faiz batağında olduğu ifade edilen AKP’li Sancaktepe Belediyesi’nden 9 yılda en az 368 milyon TL’lik ihale aldığı ortaya çıkmıştı.
Bu haber üzerine ne belediyeden ne Haberdar ailesinden ne de de Yıldırım cephesinden herhangi bir açıklama gelmedi.

Peki kimdi bu Ender Haberdar ve ticari basamakları nasıl hızla yükselmişti?
Kaç yaşında ticarete atılmış, kimlerle ortaklık yapmıştı?
Bunun için Ender Haberdar ve şirketi Atlas İnşaat Limited Şirketi’ni incelemek gerekli.
Ne oldu, nasıl oldu yine parayı izleyerek bulacağız.

Ender Haberdar genç bir iş insanı, henüz 50 yaşında.
Atlas İnşaat ile ticaret hayatına atılalı ise 26 yıl olmuş, yani 24 yaşındayken başlamış.
Başlayış o başlayış.
Şimdilerde varlıklı bir iş insanı…

Atlas İnşaat’ın kuruluş tarihi 25 Şubat 1994.
İstanbul Kadıköy Kuşdili Caddesi’nde ete kemiğe bürünmüş.
Sermayesi: 40 milyon lira.
Kurucuları kim?
13 milyon 360 bin liralık hisse ile Ender Haberdar, 13 milyon 320 bin liralık hisse ile Hasibe Sibel Barsbay ve 13 milyon 320 bin liralık hisse ile Erdal Çiçek.

İki yıl sonra ortaklardan Sibel Barsbay 6 milyon 640 bin liralık hissesini Ender Haberdar’a, 6 milyon 640 milyon liralık hissesini Cüneyd Barsbay’a sattı.
Diğer ortak Erdal Çiçek ise 13 milyon 320 bin liralık hissesini Cüneyd Barsbay’a devretti.
İki yıl sonra ise Atlas İnşaat’ın sermayesi 2 milyar liraya çıkarıldı.
Artık yarısı Ender Haberdar’ın yarısı ise Cüneyd Barsbay’ındı.

7 Nisan 2007’de ise Cüneyd Barsbay 1 milyarlık hissesinin 350 milyon liralık kısmını Selahaddin Alıç’a devretti. Böylece Atlas İnşaat yeniden üç ortaklı oldu.
Artık şirketin 650 milyon liralık hissesi Ender Haberdar’ın, 650 milyon liralık hissesi Cüneyd Barsbay’ın, 700 milyon liralık hissesi ise Selahaddin Alıç’ın oldu.

Ender Haberdar’ı tanıyorsunuz.
Cüneyd Barsbay ise inşaat mühendisi. Hisseleri devraldığı Hasibe Sibel Barsbay ise soy adından anlaşılacağı üzere eşi.
O da yüksek mimar.
Atlas İnşaat’tan ayrıldıktan sonra kendi şirketlerini kurdular halen kamu ve özel sektörde inşaat işleri yapıyorlar.
Peki kim bu üçüncü ortak Selahattin Alıç?
AKP iktidarı ile Türkiye’nin gündemine gelen “helal” tartışmasının şimdilerde baş aktörü.
Kısa adı HADEM olan Helal Denetim ve Sertifikalandırma Merkezi’nin yönetim kurulu başkanı.
İşi; tükettiğimiz gıda, kozmetik, ilaç ve temizlik ürünleri başta olmak üzere, hayatımızda kullandığımız ihtiyaç maddelerinin İslam dinine uygun olup olmadığını denetlemek ve üreticilere “helal” sertifikası vermek.
Nereden nereye?

Kaldığımız yerden devam edelim.
1999’da merkezini Acıbadem Caddesi Kadıköy İstanbul’a taşıyan Atlas İnşaat’ta 2001’de Selahaddin Alıç 350 milyon liralık hissesini Cüneyd Barsbay’a, 350 milyon liralık hissesini de Ender Haberdar’a devrederek ortaklıktan çıkınca yeniden iki ortaklı halle döndü.

2001’de sermayesini 150 milyar, 2003’de ise 500 milyar liraya yükseltilen Atlas İnşaat da 2005 yılında artık 499 milyar 975 YTL’lik hisse Ender Haberdar’ın, 25 YTL’lik hisse de Cüneyd Barsbay’ındı.
İki yıl sonra şirket Mecidiye Mahallesi Koşuyolu Kadıköy İstanbul adresine taşındı.
Helal Denetim ve Sertifikalandırma Merkezi’nin yönetim kurulu başkanı olarak tanıdığımız eski ortak Selahaddin Alıç, ikinci kez 2007’de yeniden Atlas İnşaat’a ortak oldu.
Cüneyd Barsbay’ın 25 YTL’lik hissesini devralan Selahaddin Alıç böylece Ender Haberdar’ın küçük ortağı oldu ve şirketin sermayesi de 3 milyon YTL’ye yükseltildi.

2008’de ambalaj atıklarının geri kazanımı için tesis kurmak, katı atık ve çöp nakil işi yapmak ve her türlü işçilik temini ihalelerine katılmayı da faaliyet alanına alan Atlas İnşaat için 2009 ve 2010 atılım yılı oldu
Şirketin sermayesi 2009’da 3 milyon 600 bin liraya, 2010’da ise 4 milyon 500 bin liraya çıkarıldı.
“Çok iş yapıp iyi kazanç elde etmişler” diyebilirsiniz.
Ama kazın ayağı öyle değil.

AKP İktidarı 2008 yılının Kasım ayında 5811 sayılı yasayı TBMM’de kabul etti.
22 Kasım 2008’de Resmî Gazete’de yayınlanan “BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASIHAKKINDA KANUN” iktidarın deyimi ile Varlık Barışı idi.
Kanunun amacı olarak da “Bu Kanunun amacı; gerçek ve tüzel kişilere ait olup yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının ekonomiye kazandırılması ve taşınmazların kayda alınması ile yurt içinde bulunan ancak işletmelerin öz kaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermaye yapılarının güçlendirilmesini sağlamak” olarak açıklandı.

İşte yeğen Haberdar’ın Atlas İnşaat şirketi hem 2009 hem de 2010 yılında bu kanundan yararlanarak şirketin sermayesini iki yılda 1,5 milyon lira artırmayı başardı.
Ne ile?
AKP iktidarının getirdiği Varlık Barışı yasası ile.
Ne diyelim “helal” olsun…

Atlas İnşaat’ın şansı dönmüştü artık.
Varlık Barışı’ndan da yararlanarak artırılan sermayede iki de küçük ilave vardı.
Buna göre, sermaye artışı olarak belirtilen 900 bin liranın tamamı ile İstanbul Şile’de F23D09D4A pafta 663 ada 7 parseldeki arsa 250 bin liraya, F23D09D4A pafta 667 ada 3 parseldeki arsa da 650 bin liraya alınarak şirket sermayesine eklenmişti.
Son yerel seçimlerde AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı kimdi?
Binali Yıldırım…
Sizce bu arsalar İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından yerel seçimlerden hemen önce yapılan imar değişikliği ile kat kat değerlenmiş midir?
Bence de…
Şans kapıyı iki kere çalar mı?
Türkiye’de iseniz ikiden de fazla da çalabilir…

Yerel seçimler bitti, AKP ve Binali Yıldırım seçimi kaybetti ama yeğen Haberdar’ın işleri yürüyordu.
Bunca iş yapan şirketin elbette daha iyi yerde faaliyet göstermesi gerekiyordu.
2010’da bu kez Koşuyolu Mahallesi İmar Limited Sokak Kadıköy İstanbul adresine taşındılar.
Aynı yıl Ender Haberdar 2 milyon 295 bin liralık hissesini babası Haydar Haberdar’a devretti.
Artık Haydar Haberdar, Ender Haberdar ve Selahaddin Alıç Atlas İnşaat’ın yeni ortaklarıydı.

İşler iyi gidiyordu.
2012’de Haydar Haberdar 2 milyon 295 bin liralık hissesini, Selahaddin Aliç de 25 liralık hissesini Ender Haberdar’a devretti.
Böylece Atlas İnşaat tek başına artık Ender Haberdar’ın oldu.
Şirketin tek sahibi olan Ender Haberdar üç yıl sonra, 23 Aralık 2015’de şirket sermayesinin 4 milyon 500 bin liradan 20 milyon liraya çıkarılmasına karar verdi.
Arttırılan 15 milyon 500 bin sermayenin 12 milyon 568 bin 113 lirasının geçmiş yıl karlarından, 6 milyon 460 bin lirasının sermaye düzeltimi olumlu farklarından, 2 milyon 925 bin 425 lirasının da şirket ortağının şirketten olan ortak alacağından karşılanmasına karar verildi.
2009 ve 2010’da Varlık Barışı’ndan yararlanarak artırılan sermayeden sonra Atlas İnşaat üç yılda 13 milyona yakın kar elde ederek artık koca bir şirket olmuştu.
Ender Haberdar da bu arada iyi kazanç elde etmişti.
Üç yılda 3 milyon liraya yakın gelir…

Atlas İnşaat büyümeyi sürdürdü.
2016’da ortaklar kurulu kararı şirketin faaliyet konuları genişletildi ve enerji yatırımları da dahil olmak üzere yeni iş kolları eklendi.
2017’de şirketin sermayesi 40 milyon liraya çıkarıldı.
Arttırılan 20 milyon liranın 7 milyon 146 bin 718 lirasının geçmiş yıl kârlarından, 12 milyon 853 bin 281 lirasının şirket ortağının alacağından karşılanmasına karar verildi.
Bu görünüşe göre Atlas İnşaat iki yılda 7 milyon, Ender Haberdar ise 13 milyon liraya yakın kazanç elde etmişti.
Bu yükseliş hiç durmadı.

2018’de şirket sermayesi 40 milyon liradan 75 milyon liraya, 30 Nisan 2019’da ise 100 milyon liraya çıkarıldı.
Atlas İnşaat kurulduğu 1994’deki üç ortaklı küçük şirket değildi artık.
Ender Haberdar’ın tek sahibi olduğu 100 milyon liralık (yeni TL ile) büyük bir yapıydı.
Ender Haberdar 26 yaşında kurduğu şirketin keyfini sürebilirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimleri iptal edilmiş ama AKP’nin çoğunluğunu kazandığı ilçe belediyelerine dokunulmamıştı.
Enişte Binali Yıldırım ikinci seçimi de kaybetti.
Öyle görünüyor ki, enişte kaybederken yeğeni hep kazanmıştı.
Ender Haberdar’ın, borç ve faiz batağında olduğu ifade edilen AKP’li Sancaktepe Belediyesi’nden 9 yılda en az 368 milyon TL’lik ihale alması rastlantı mı?
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’un tarihi sözleriyle noktalayalım öyleyse:
“Hiçbir şey olmasa bile, kesinlikle bir şeyler oldu…”