“Bazı dostlarım beni arayıp bugün ya da yarın seni tamamen bitirmeye yönelik operasyonlar yapacaklar dedi. Kendisine gülüp teşekkür ettim. Bitti denilen hikâye her zaman yeniden başlar. Anladın mı Azem Kardeş?”
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, sosyal medya hesabından bir video yayımlayarak kendisine yönelik operasyon iddialarına böyle yanıt verdi.

Mesajın yayınlandığı yer olarak Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai şehri gösterildi.
Sedat Peker’in bir süredir yaşadığı belirtilen Dubai’deki görüntüleri yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Zaten bir süredir Peker’in video yayınlamasına, Türkiye’ye yönelik sosyal medya paylaşımı yapmasına izin verilmiyordu.
Kendisini Dubai’de rahat hissetmeyen Peker’in bu paylaşımı, 24 Kasım 2021 sonrası yapılacağı söylenen BEA-Türkiye görüşmelerinin de önemli maddesi olarak aktarıldı.

Oysa Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin arası 15 Temmuz başarısız darbe girişiminden bu yana neredeyse “sıfır” düzeyinde.
Türkiye BAE’nin darbeyi desteklediğini iddia ederken, yıllardır başta Libya başta olmak üzere Suriye ve pek çok konuda karşı taraflarda.
Sedat Peker konusu ise bunların tuzu biberi.

Sedat Peker Türkiye’den ayrıldıktan sonra uzun süre Balkanlar’da yaşadı.
Oradaki en büyük koruyucuları, kendi ülkelerinin “milliyetçi” diye tanımlanan yer altı dünyası üyeleriydi.
Aslında sorunun yanıtı tamamen ekonomik.
Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından kendilerini Varşova Paktı dışında bulan Sovyet güdümündeki ülkeler ne yapacaklarını şaşırdılar.
Üretim olmayan ülkelerinde ekonomiyi ayakta tutmalarının tek yolu vardı, kara para.
Kaynağının sorulmadığı milyar dolarlar, kısa sürede Balkanlardaki bu ülkeleri kara para cenneti, dolayısıyla da yer altı dünyasının cazibe merkezi haline getirdi.

Sedat Peker de Türkiye’den çıktığında ilk olarak Kuzey Makedonya’ya gitti.
Bir yol sonra diplomatik baskılar sonucu Kosova’ya geçmek zorunda kaldı.
Bir süre Arnavutluk’ta yaşadı.
Sonunda Karadağ’a geçti.
Orada da yaşama alanı daralınca Tunus üzerinden Dubai’ye yerleşti.

Sedat Peker’in Dubai macerası iyi gidiyordu.
Ne zaman Türkiye diplomatik yollardan Birleşik Arap Emirlikleri’ne baskı yapmaya başladı, o zaman önce videolarına, ardından da sosyal medya paylaşımlarına kısıtlama getirdiler.
Önce kimi gazetecileri üzerinden yapmaya çalıştığı paylaşımlar da engellenince Peker’in paylaşımları gittikçe azalmaya başladı.
Şimdilerde ise iyice zorlanmaya başladı.

Sedat Peker’i Balkanlarda koruyan en önemli isim Telman İsmailov.
Bir zamanlar Rusya Devlet Başkanı Putin’in oligarkları arasında önemli yeri olan İsmailov, kazandığı paraları Rusya dışına çıkarmaya başlayınca tepki çekti.
Önce Rusya’daki yatırımlarına el konuldu, ardından da hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

Telman İsmailov, Rusya’nın isteği üzerine geçtiğimiz Ekim ayında Karadağ’da gözaltına alındı.
Şaşkınlık yaratan bu durum kısa sürede çözüme ulaştı.
Rusya’nın iade talebini reddeden Karadağ devleti, Telman İsmailov’a siyasi sığınma hakkı verdi.
Bu sonuç, kimi Balkan ülkelerinde yerleşen “yeraltı düzeninin” devam edeceği mesajının güçlü bir işaretiydi.
İsmailov, aynı zamanda bölgede Sedat Peker’in de “yaşamasını” sağlayan önemli isimlerin başında geliyordu.
Bir de Azem Galica.
O da tıpkı Türkiye’de bir dönem etkili olan Sedat Peker gibi Kosova’nın yer altı dünyasının önemli ismi.
Kaldığı süre içinde Sedat Peker’i Kosova’ya ağırlayan, siyasi önemli isimlerle görüştüren ve Karadağ, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk’taki yeraltı dünyası ile ilişkili önemli isim.

İşte tam da bu yüzden Sedat Peker’in Dubai’den verdiği mesaj önemli.
Birleşik Arap Emirlikleri Ulusal Güvenlik Danışmanı Şeyh Tahnoun Bin Zayed Al Nahyan geçtiğimiz Ağustos ayı sonunda Ankara’da AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildi.
Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed el Nahyan’ın da önümüzdeki günlerde Ankara’ya gelmesi bekleniyor.
Her ne kadar Libya, Suriye gibi önemli konular dururken Sedat Peker’in Dubai’deki durumunun gündeme gelip gelmeyeceği bilinmese de durum pek de iç açıcı değil.
Zaten Sedat Peker’in de kendisine uygulanan “ambargodan” memnun olduğu söylenemez.

İşte tam da bu karmaşık ilişkiler ağının ortasında Sedat Peker’in jet-ski üzerinden verdiği “Azem kardeş” masajı önemli.
Peker’in “yer değiştirme” konusunda en azından düşündüğü belli.
Bunun için de hem en önemli destekçisi Telman İsmailov’un Rusya’ya karşı gücünü göstermesi, hem de Kosova’daki gelişmeleri izlediği de belli.
Dubai’den ayrılmak gibi niyeti olduğunu verdiği mesajla azından iletti.
Mesajın alındığı da belli.

Şimdi Sedat Peker’in anlattıklarına bakarak fikir yürütebiliriz.
Türkiye’de işlenen Azerbaycan, Rusya kökenli yer altı dünyası üyelerinin cinayetleri, Alaattin Çakıcı ve Kürşat Yılmaz gibi eski tüfeklerin yeniden “piyasaya” sürülmesi kartların yeniden karıldığının açık işareti değil mi?
Üstelik de Türkiye’nin dış politikada yeni bir eksene doğru kayması ve yaklaşan seçimleri de göz önüne alırsak Sedat Peker için yaşayabileceği en iyi yer neresi?
Araplar mı, milliyetçi Balkan mafyası mı?
Türkiye’nin tercihi, Sedat Peker’in de tercihini belirleyecektir.