İzmir’de kurdukları “FETÖ Borsası” ile pek çok iş insanından tehdit yoluyla para aldıkları, bazı iş insanlarını korkutmak için silahlı saldırıda bulundukları gerekçesiyle hakkında dava açılan ve uluslararası yakalama kararı bulunan Serkan Kurtuluş, Türkiye’nin isteği ile yakalanarak tutuklandığı Arjantin Cezaevi’nde itiraflarını sürdürüyor. Gülen cemaatinin medya yapılanması davasında İstanbul 25. Ağır Ceza
1995 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından Yalova’dan ikinci sırada aday gösterilse de CHP’nin Yalova’dan vekil çıkaramamasıyla meclise giremedi. 1998’de CHP’nin Yalova il başkanı seçildi. 2002 seçimlerinde CHP Yalova milletvekili olarak meclise girdi. İlk döneminde, Deniz Baykal’ın CHP liderliğine karşı muhalefet gösterip, 2004’te olağanüstü kurultay düzenlenmesine dair bir deklarasyon imzaladı.
Kent konseyleri, aslında kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzmanlaşmanın esas olduğu demokratik yapılar ile yönetişim mekanizması olarak düşünülmüştür. Öyle mi olmuştur. Maalesef hayır… Bırakın tartışmayı, demokratik yapıları bile kalmamıştır. Bir nevi belediyelerin yarı resmi STK’si haline gelmiştir. Kimlerin seçileceğini
Şehirleri ortak akılla tartışarak ve demokratik yapılarla yönetilmesi fikri bizim değildir. Avrupa Birliği’nin “ortak” almak için koyduğu şartlardan biridir. Yoksa bizim neyimize Kent Konseyi falan kurmak? O yüzden de demokrasi kurar gibi yaptığımız, sonrasında belediye başkanlarının iki dudağı arasına sıkıştırdığımız yapılardır kent konseyleri. Peki şehirde yaşayanların umurunda mıdır? Katkı sunarlar
5393 sayılı Belediye Kanunu ve 26313 sayılı Kent Konseyi Yönetmeliği’ne dayanarak kurulmuş yapılara Kent Konseyi denir. Bu işin resmi kısmı. Amacı olarak da kent yaşamında, kent vizyonunun ve hemşerilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme,
Bir sorudan yola çıktık. Şehirleri kim yönetiyor? Bu sorunun yanıtı sadece şehirleri değil, bir araya geldiklerinde Türkiye’yi de kimin yönettiği gerçeğini ortaya çıkarıyor elbette. Bir örnek oluştursun diye İzmir’den başladık. Bilgiye kolay ama bir o kadar da zor ulaşılan çağda yaşıyoruz. Bir nevi iğne ile kuyu kazmak gibi. Üç kişi
Türkiye Tütüncüler Bankası – Tütünbank Türkiye Bağcılar Bankası – Bağbank Pek anımsayanınız olmayabilir. Tütünbank, İzmirli sanayici Selçuk Yaşar’ın kurduğu Yaşar Holding’in bankasıydı. Yaşar Holding, yıllarca bünyesinde tuttuğu Tütünbank’ın ismini Sakıp Sabancı’dan gelen öneriyle önce Yaşarbank olarak değiştirdi. Ancak IMF’yle devreye sokulan program çerçevesinde Yaşarbank da ilk el konulan bankalar arasında
Prof. Mübeccel Belik Kıray. Hem İzmir doğumlu hem de İzmir Kız Lisesi mezunu. Türk Sosyal Bilimler Derneği adına 1972 yılında “Örgütleşemeyen Kent, İzmir’de İş Hayatının Yapısı ve Yerleşme Düzeni” isimli bir araştırma yaptı. Araştırma aynı dernek tarafından kitaplaştırıldı. Kıray’ın öncülüğündeki araştırmaya Prof. Şerif Mardin, Prof. Ruşen Keleş, Doç. Cevat Geray,